fuleli futbolcu

allah'ını seven şu takıma bir daha bu tarz bir kanat oyuncusu almasın. bu tür oyuncularda birinci öncelik rakibin içinden geçmek, ikinci opsiyon ise güçlü ayağına çekip şut atmak standart donanım olarak ekleniyor galiba. bizim gibi oynadığı maçlarda topa sahip olan, oyuna hakimiyet kuran takımlarda faydasını pek göremiyoruz. bu oyuncular kontratak futboluna daha yatkınlar. ya gerçekten donanımlı, hücum repertuarı geniş ve meziyetlerini kaliteli olarak gerçekleştirebiliyor olanını alın*, ya da kewell gibi, arda gibi, engin gibi topu aldığında ilk opsiyonu kafasını öne eğip rakibin döşüne doğru hücum etmeyen, tam tersi, topu aldığında kafasını kaldırıp bakan oyuncu* alın. bari en azından takımın bir kanatı böyle olsun. her iki kanatta da rodrigues gibi, onyekuru gibi, bruma gibi dribblingten başka bir şey bilmeyen oyuncular olmasın.

feghouli mesela, hem topla süratli, birebirde adam geçen, hem de kafasını kaldırmasını bilen, topu olumlu kullanabilen biriydi, taa valencia dönemlerinde. şimdi ise patlayıcılığı tükenmiş, yalnızca oyun aklı ve top tekniği ile iş yapıyor. oyun aklı o kadar iyi ki, bu bile zaman zaman standart üstü bir verim vermesine olanak sağlıyor.

fatih terim, daha önce bunu defalarca bilinçli olarak denemiş ve faydasını da yine defalarca görmüş biridir.

görmek istemiyorum artık 168 boyunda bit gibi 10 kere topu alıp, hepsinde içeri girmeyi deneyen tipler.

bi kafanızı kaldırıp içeri bakın be.

edit: bruma yerine feghouli yazmışım ilk başta.