1
cezasahasındaki 10 kusurlu hareketten birinin icra edilmesi ile rakip takım oyuncusunu ceza sahası içerisinde kaleci ile 11 metrelik bir mesafede başbaşa bırakan faul atışına penaltı deniyor. son zamanlarda oyuncularımız futbolun nimeti olan penaltıları kimi zaman kaleciye kimi zaman direğe nişanlasa da geçmiş yıllarda futbolun gol kısayolu tuşu sayesinde galatasaray müzesine birçok kupa, taraftarın kalbine ise heyecan, üzüntü veya mutluluk dolu hatıralar girdi.
önce sizleri tam 20 yıldır penaltıcı bulma konusunda çeşitli bahtsızlıklar yaşayan fatih hocamızın bizleri 90'lara götüren bir serzenişiyle başbaşa bırakıyorum. `http://gss.gs/XMG`
şimdi kulaklıklarınızı takın, bilgisayarınızı ofis ortamının aksine çevirin ve 11 metrenin galatasaray'daki mazisini beraber arşınlayalım.
1- 28 kasım 1996 gençlerbirliği galatasaray maçı : http://gss.gs/lqR
2017-2018 sezonunun ikinci yarısında gomis'in 3 kez üst üste penaltı kaçırmasına rağmen göztepe karşısında şampiyonluk maçında fatih terim'in yine penaltıyı kara pantere kullandırtmasının altındaki inat sanırım bu maçta geliyor. imparator'un saçlarının üst tarafının hala sağlam durduğu galatasaray teknik adamlığı kariyerinin başlarındaki bir türkiye kupası maçı. kazananın çeyrek finale adını yazdıracağı maç her şeyiyle klasik bir ankara deplasmanını andırıyor. başkanlık koltuğunda sigarasını içen ilhan cavcav, ayazın taraftarların içine işlediği bir ankara akşamı, kalede taraftarlara korku defansa endişe rakiplere güven veren hayrettin demirbaş, yıllardır yeşilden ziyade sarıdan tonlar sunan ankara 19 mayıs stadı ve ankara'nın başına musallat olalı iki yıl geçmiş dünyaca ünlü melih gökçek sırıtışı. evet size garip gelecek belki ama melih gökçek o tarihte de ankara büyükşehir belediye başkanı.
şu aralar mancheste united formasını terleten romelu lukaku'nun babası roger lukaku'nun ayağından gelen gol ile rahmetli cavcav'ın sigarasını yakan gençlerbirliği ilerleyen dakikalarda küçük hakan'ın soldan bindirmesi ile gelen gole engel olamıyor, kader ağlarını örüyor, galatasaray'ın kupadaki kaderi hayrettin'in ellerine bırakılıyor ve fatih terim'in kafasından bir avuç tel beyazlamaya fırsat bulamadan 19 mayıs stadı'nın çimlerine düşüyordu. galatasaray ile kazandığı 7 lig şampiyonluğuna karşın sadece 2 türkiye kupası olan terim belki de bu maçla beraber kupayı rotasyon turnuvası olarak görmeye başlıyordu.
dünya futbol tarihine en çok penaltı atılan 3. maç olarak geçen müsabakada galatasaraylı futbolcular yemin etmişçesine atışlarını fileler ile buluştururken gençlerbirliği futbolcularının kullandığı her penaltıda hayrettin demirbaş ise kalenin tam ortasında kendini yere bırakmak suretiyle filelere giden topu izliyordu. 16 başarılı penaltı atışının sonunda kubilay türkyılmaz penaltıyı kaçıran ilk futbolcu olduğunda tüm gözler kaleci hayrettin'e çevriliyordu. 23 yaşındaki genç osman penaltı noktasının başına ikinci gez gol için gelirken hayrettin tüm cüssesiyle 25 milyon taraftarın ağırlığını omuzlarında taşıyordu. top penaltı noktasına konuluyor, yıllar sonra düdüğü george hagi'nin saldırısına maruz kalacak erol ersoy muazzez abacı'yı andıran saçlarını savurarak işaretini veriyor, osman geliyor, hayrettin müthiş bir şekilde kendi soluna doğru atlıyor, top ise soğuk bir ankara akşamının sızısını tüm ağırlığıyla hayrettin ile farklı köşelere gidiyordu.
galatasaray türk futbol tarihinin en uzun penaltı atışmasını kaybederken taraftarı gülümseten tek detay; hayrettin'in 17 penaltı atışında sadece üç kez topla aynı köşeye hareketlenmesi ama hiç müdahalede bulunamayarak isviçreli bir istatistik bilimcisinin ölümüne sebebiyet vermesi oluyordu.
2- 12 nisan 1997 istanbulspor galatasaray maçı- http://gss.gs/Oyd
galatasaray ve penaltı kelimelerini art arda okuyunca aklınıza gelen ilk kelimenin gol değil de arif erdem olmasının hikayesinin bu maçla başladığını biliyor muydunuz?
şampiyonluk düğümünün 30. haftadaki galatasaray-beşiktaş derbisinde çözüleceği düşünülürken galatasaray kadrosunda aykut kocaman ve oğuz çetingibi iki veteranın olduğu istanbulspor'u 29. hafta maçında sağlı sollu ataklarla darmadağın ediyordu. son yirmi dakikaya girilirken 2-0 önde olan galatasaray'ın maçı kazanacağına kesin gözüyle bakanlar bu maçın bitimiyle beraber 20 yıl daha konuşulacağından habersizlerdi. 74. ve 78. dakikada iki gol bulan istanbulsporlu'ların sevinçleri ali sami yen'de matem ve gözyaşıyla dolu bir maç sonu yaşanacağını beşiktaş taraftarına müjdeler gibiydi. kalan dakikalarda panikle futbolun en eski taktiği olan doldur-boşalta dönen sarı kırmızılılar aradığı golü bir türlü bulamıyordu.
maçın bitimine sadece bir düdük kala cezasahasına şişirilen topa hareketlenen arif erdem rakibinin kontrolsüz düşüşünü fırsat bilerek kendini usulca yere bırakırken hakem vahap beyaz yaklaşık otuz metreden attığı deparla galatasaraylı ortsa saha oyuncularının önünde penaltı noktasını işaret ederek arif'e afife jale tiyatro ödülünü kazandırıyordu. istabulsporlu'ların uzun süren itirazlarına rağmen hagi topu kaleci ile ayrı köşelere gönderip sarı kırmızılılara şampiyonluğu bitime 4 hafta kala müjdeliyordu.
maçın bitmesi ise tansiyonu daha da yükseltiyor. dönemin ali koç'u, istanbulspor başkanı cem uzan ekranlardan hakemlere yönelik zehir zemberek açıklamalar yaparak vahap beyaz'a düdüğü asması konusunda yoğun telkinler yapsa da malikanesinden beyaz ile alakalı herhangi bir ilişki kasedi çıkmadığı için yaptırımda da bulunamıyordu. yıllarca türk futboluna yerleşecek olan "hele bir yugoslav'dan hiç haketmedim" sözüyle sarı siyahlıların teknik direktörü saffet susiç'i hedef alan fatih terim birkaç sene sonra dağılacak olan yugoslavya'nın da belki fitilini ateşliyordu. işin ilginç yanı ise susiç'in de yugoslavya mağduru bir boşnak olmasıydı.
o dönemin çok tartışılan konusu ise bu penaltının galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmadığıydı. rasim kara önderliğindeki beşiktaş'ın 2 puan önünde çıktığı istanbulspor maçını kazanan galatasaray sonraki hafta inönü'de siyah beyazlılarla berabere kalıyor ve ligi de beşiktaş'ın 8 puan önünde şampiyon olarak tamamlıyordu.
3- 25 ağustos 2014 galatasaray fenerbahçe maçı - http://gss.gs/faJ
2013-2014 sezonunupierre webo, emmanuel emenike, moussa sow ve dirk kuyt'tan oluşan forvet hattıyla şampiyon kapatan ersun yanal'ın fenerbahçe'si sezon öncesi hazırlık kampında azizsilin iğnesine maruz kalıyordu. basına sızdırılan soyunma odası konuşmasıyla görevden alınan ersun yanal'a karşı taraftarın önemli bir kısmı aziz yıldırım'a isyan bayrağını açmıştı. işte bu ortamda takımı ismail kartal'a emanet eden fenerbahçe ve italyan teknik direktörü fetişi halkasına mancini'nin ayrılmasından sonra prandelli ile devam eden galatasaray, türkiye'nin en yetersiz üç stadından biri olan manisa stadyumu'nda süper kupa finaline çıkıyordu.
önceki iki kupa finalinde fenerbahçe'ye karşı oyun anlamında büyük üstünlük kurarak şampiyon olan sarı kırmızılılar maça finallerin takımı olmanın motivasyonuyla çıkarken fenerbahçe önceki sezonun şampiyonu titriyle sahadaydı. fernando muslera ve fenerbahçe forvetleri arasında geçen mücadelede 120 dakika boyunca eşitlik bozulmayınca kupanın sahibini belirlemek penaltı atışlarına kalıyordu. olcan adın ve dirk kuyt'ın başarılı atışlarından sonra selçuk inangalatasaray kariyerindeki ilk penaltı kaçırışını finale saklıyordu. fernando muslera, caner erkin ve mehmet topuz'un penaltılarını art arda kurtardığında felipe melo da kaleyi tutturamayanlar arasında ismini yazdırıyordu. finalin en etkileyici penaltısı ise bambaşka bir vuruş tarzını futbol literatüne yekta kurtuluş penaltısı ismiyle hediye eden yekta'dan gelmişti. oldukça güvensiz adımlarla topa doğru koşan yekta, yerden yumuşak bir vuruşla kalenin tam ortasını hedefleyerek volkan'ı şaşırtmayı denese de volkan demirel gelen topu zorlanmadan kucağına alıyordu. bir diğer örneği panenka penaltısı aksine sadece tek kez denenen yekta kurtuluş penaltısı bir daha teşebbüs edilmemesi suretiyle literatürden kaldırılıyordu. kalan penaltıları gole çeviren fenerbahçe sarı kırmızılıları devirip süper kupa'nın sahibi olsa da tarihçiler bu durumu pirus zaferi olarak adlandırıyordu. ersun yanal'ın oturttuğu hücumcu fenerbahçe felsefesini bir daha denememek üzere kaybeden sarı lacivertliler ismail kartal'dan sonra aykut kocaman döneminde de ersun yanal tezahüratlarıyla kadıköy'ü inleteceklerini bilmiyorlardı.
sezona kupa kaybederek başlayan galatasaray sezon içinde bolca tökezlese de hamza hamzaoğlu döneminde türkiye kutsal üçlemesini yaparak (lig+kupa+süper kupa) fenerbahçe'nin bu maçta aldığı ve 2018 yılına kadar kazanamayacağı kupalara nazire yapacaktı.
4- 24 kasım 2012 elazığspor galatasaray maçı - http://gss.gs/t3z
2011-2012 sezonunu kadıköy'de şampiyonluk kupasını kaldırarak tamamlayan galatasaray 2012-2013 sezonuna da hızlı başlıyordu. takıldığı maçlara rağmen rakiplerinin de yakalayamadığı galibiyet serileri ile liderlik koltuğunu bırakmayan cimbom, 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçı rehavetiyle soğuk ve zorlu elazığ deplasmanına gidiyordu. klasik bir yılmaz vural takımı olarak büyük takımlara karşı allah allah tekbir hücumu şeklinde başlayan elazığspor bazı pozisyonlar bulsa da sarı kırmızılıların maçı ilk yarıda net bir skorla bitirmesi işten bile değildi. nitekim galatasaray çok geçmeden aradığı golü de buluyor ve elazığspor'un arkada bıraktığı geniş serengeti düzlüklerinde ceylan avına çıkan aslanlar gibi pozisyon kovalıyordu.
fakat; cüneyt çakır'a ikinci derecede adam yaralama suçundan 11 maç men cezasının bitmesinden sonra yavaş yavaş takıma adapte olmaya çalışan engin baytar'ın oyundan çıkışı maç içinde küçük bir milat oluyordu. yerine giren emre çolak üç adet yüzde yüzlük pozisyonu cömertçe harcıyor ve maçın son dakikalarında orta sahada topu kaptırıyordu. kaptırılan top galatasaray cezasahasına yıldırım gibi düşerken fernando muslera'nın zamanlama hatası ile hakem penaltı noktasını işaret ediyordu. muslera mutlak gol pozisyonunu engellediği gerekçesi ile oyundan ihraç edilirken oyuncu değiştirme hakkı kalmayan fatih terim, nuri alçovari gözlerle taffarel'i kesiyordu. şok içerisinde taffarel'in oyuna dahil olması için yaklaşık 10 yıllık bir gecikme olduğunun farkına varan kulübede gözler muslera'nın eldivenlerini giymeye başlayan felipe melo'ya çevriliyordu. sezer öztürk'ün penaltıyı atmak için topu aldığını gören yılmaz vural can havliyle "göksuuu, göksu'ya attırın, göksuuuu" diyerek kalp ritminin sınırlarını zorlarken galatasaraylı taraftarlar ekran başında pitbull'a gözlerini kitlemişlerdi. hakemin işaretiyle vuruşunu yapan göksu bir futbolcuya az nasip olacak şeylerden birini felipe melo'ya armağan ediyordu. sağına doğru atlayan felipe melo sadece penaltıyı değil, zorlu deplasmanda son dakikada kaçmak üzere olan 3 puanı ve liderlik koltuğunu da kurtarıyordu.
galatasaray ise penaltı konusunda türk futbol tarihine penaltı kurtaran orta saha*, penaltı atan kaleci* şeklinde farklı bir görev tanımını da yazdırıyordu.
5- 13 nisan 2008 ankaraspor fenerbahçe maçı - http://gss.gs/gKZ
galatasaraylı bir futbolcu tarafından kullanılmasa da galatasaray tarihine geçecek bir penaltıyla bağrımıza bastığımız mateja kejman'ı saygıyla andığımız bir an ile devam ediyoruz. fenerbahçe'nin son maçta denizlispor deplasmanında bıraktığı 2005-2006 sezonu şampiyonluğunun yaralarının zico ve azizsilin ile sarıldığı zamanın bitişi de bu penaltıyla oluyor. 2006 dünya kupası bitiminde japonya'dan apar topar getirilen zico takımını brezilya çetesi ile beraber ilk yılında şampiyon yapıyor. tarihindeki son şampiyonlar ligi macerasına katılacağı sanki içine doğan aziz yıldırım ise zico'ya hediye olarak dünya futbol tarihinin en tanınan sol beki roberto carlos'u hediye ediyordu.
sezona klasik fenerbahçe başlangıcı yaparak kalli'li galatasaray'ın gerisinde kalan sarı lacivertliler ise bir arap atı misali sonradan açılarak tarihinin en büyük avrupa başarısı olan şampiyonlar ligi çeyrek finali'ne penaltılarda uefa kupasının daimi favorisi sevilla'yı eleyerek çıkıyor. ligde galatasaray'ın 2 puan ilerisinde son dört haftaya girilirken kara bulutlar amazon'a çöker gibi brezilyalı fenerbahçe'nin üzerine çöküyor. chelsea deplasmanında alınan 2-0'lık mağlubiyet ile yarı final rüyasından uyanan fenerbahçe, teselliyi ankaraspor deplasmanında aradığı dakikalarda alex ve wederson işbirliği ile ankara deplasmanında samba yapmaya başlıyor. galibiyet için dakikaları sayan fenerbahçe 90+2'de el ile oynayan risp sayesinde bir de penaltı kazanıyordu. mateja kezman penaltıyı kullanmak için alex'den topu isterken brezilyalı'nın gözleri bir an tercüman samet'i arıyor. kısa bir tereddütten sonra topu veren alex'in verdiğinin top değil de şampiyonluk kupası olduğunu anlaması için ise birkaç hafta daha beklemesi gerekiyordu.
kezman ceza sahasının dışına kadar geriliyor, senecky kale çizgisinden öne atlamak için bekliyor, aziz yıldırım bir an denizlispor maçını hatırlıyor, zico alex'in ismini haykırıyor, kezman topa geliyor, senecky kendisinin sağına doğru atlıyor, top fenerbahçe'nin şampiyonluk ümitlerinin temsili gibi yükseliyor yükseliyor fakat kaleyi bulmuyor. aut atışı ile başlayan oyunda o günden sadece birkaç yıl sonra futbol sahasında hayata gözlerini yumacak olan meksikalı de nigris'in kafası ile indirdiği top serdar kulbilge'yi çaresiz bırakan mehmet yılmaz'ın hanesine 90+5. dakikada gol olarak yazılıyordu. bu gol ile psikolojik üstünlüğü kaybeden fenerbahçe iki hafta sonra volkan ve edu'nun çarpışmasıyla liderliği de kaybedecek ve son viraj dönülürken şampiyonluğu galatasaray'a kaptıracaktı.
6- 12 ağustos 2012 galatasaray fenerbahçe maçı - http://gss.gs/tOJ
2011-2012 sezonunu kadıköy'de kupayı kaldırarak şampiyon olarak tamamlayan galatasaray sezonu süper kupa galibiyetiyle açmak isterken fenerbahçe "kadıköy'deki karanlık seremoninin" intikamını erzurum'da almak istiyordu. geçen sezon oynanan maçlarda galatasaray oyun ve iştah olarak rakibine karşı büyük bir üstünlük sağlasa da aralarında oynanan maçlarda tarafların birer galibiyeti iki de beraberliği bulunuyordu. burak yılmaz, noureddine amrabat, hamit altıntop veumut bulut transferleriyle güçlenen galatasaray mücadeleye derbilerin psikolojik üstünlük alameti felipe melo'nun transferinin yetişmemesi sebebiyle engin baytar ile çıkıyordu.
galatasaray'ın önde baskı ve iştahlı oyununa karşılık veremeyen fenerbahçe devreye 1-0 geride girmek üzereyken 35 metre çarpraz mesafeden alex'in kullandığı serbest vuruş tekrarlatılıp 5 metre avans veriliyordu. barajda hamit altıntop'a çarpan top yükselerek fernando muslera'nın kapsama alanından kurtulup ağlarla buluşurken devre eşitlikle sonuçlanmıştı. ikinci yarı daha dengeli ilerleyen oyunda selçuk inan maestroluk örneği içeren bir pasla sezonun sürpriz golcüsü olacak umut bulut'u defansın arkasına sarkıtıyor ve galatasaray bir kez daha öne geçiyordu. maç artık galatasaray'ın kontrolünde pas oyunu ile biter şeklinde beklentileri ise engin baytar kariyeri ile beraber bitiriyordu. sarı lacivertlilerin ikinci golünün hemen öncesinde topu eliyle düzelten christian baroni'ye hakem cüneyt çakır'ın devam işareti vermesinin akabinde engin adaleti kendine has şekilde çakır'ın yakasını düzelterek veriyordu. bu hareketi engin'in oyundan ihracına kariyerinin ise amerika birleşik devletleri amatör liglerinden türkiye alt liglerine uzanacağı 11 maçlık rekor cezanın kapısını aralıyordu.
kalan dakikalarda gol olmadı ve maç uzatmaya gitti yazısını hazırlayan spor yazarlarına uyum sağlayan caner erkin arkasından gelen umut bullet'ı görmüyor ve ayağına basmak suretiyle penaltıya sebebiyet veriyordu. bullet galatasaray kariyerine iki gol ve bir penaltı yaptırarak müthiş şekilde bir başlangıç yaparak sezonun ilk yarısında atacağı gollerin sinyalini veriyordu. çok değil bundan birkaç ay sonra sergilediği performans ile alex ferguson'dan bir golcü için daha güzel bir soyadı olamaz şeklinde bir de iltifat da alacaktı.
galatasaray bu maçla beraber müzesini bir kupayla daha zenginleştirirken fenerbahçe'ye karşı geçen sezon ele geçirdiği psikolojik üstünlüğü bir sonraki sezona da taşıyordu.
7- 20 mayıs 2018 göztepe galatasaray maçı - http://gss.gs/47V
`
üç kupayla kapatılan hamza hamzaoğlu döneminden sonra şampiyonluk potasında olmayı bile unutan galatasaray'da sular durulmuyor teknik direktörler birbiri ardına görevlerinden uzaklaştırılıyordu. riekerink ile şampiyonluk umutlarını bir başka bahara bırakacağını gören yönetim şok bir karar ile karabükspor'un teknik direktörünü bir kız kaçırma oyununa dahil edip takımı gençigor tudor'a teslim ediyordu. kalan sezonda kaybedilen beşiktaş derbisinden sonra şampiyonluktan kesilen umut ve takım üzerindeki ilginç deneylerden sonra takım 4. olarak uefa biletini zor olsa da alıyordu.
taraftarın sevgilisi wesley sneijder, armindo bruma ve lukas podolski gibi yıldızlarla yollarını ayıran sarı kırmızılılar maicon pereira rogue, fernando reges, younes belhanda, bafetimbi gomis, sofiane feghouli, mariano fereira de filho ve papa alioune ndiayetransferleri ile rakip takımlara göz dağı verirken uefa mali kriterlerine ise boş bir özgüvenle meydan okuyordu. sezon başındaki ikinci tromsö felakatine rağmen tudor ile yola devam ediliyor ve galatasaray, ligin ilk 8 maçında 22 puan toplayarak lig erken bitti dedikodularını dinlemeye başlıyordu. zorlaşan fikstür ve üst üste puansız ayrılınan deplasmanlardan sonra ligin ilk yarısının bitimine bir hafta kala igor tudor ile yollar ayırılıyordu. fatih terim'i ikna eden dursun özbek ise elindeki imparator kozuyla baskın seçime giderek diktatörlüğünün 3 yıl daha devam etmesi için erken seçim kararı alıyordu. galatasaray'da taraftarın dediği olur mottosunu unutan dursun özbek sürpriz bir sonuçla mustafa cengiz yönetimine seçimi kaybettiğinde otelindeki galatasaray bayrağını apar topar indiriyordu.
florya'nın anahtarını kendisine teslim eden yönetim, abdürrahim albayrak ve ümit davala-hasan şaş teknik ekibi ile şampiyonluk voltranını oluştran galatasaray ara ara tökezlese de gençlerbirliği deplasmanına kadar liderlik koltuğundan pek kalkmıyor. ankara'da son dakikada kaybederek liderliği başakşehir'e kaptıran galatasaray'ı; trabzonspor, başakşehir ve beşiktaş'ın aralarında bulunduğu 6 haftalık zor bir fikstür bekliyordu. ankara dönüşü takımı havaalnında karşılayıp florya'ya kadar takip eden taraftar şampiyonluk fitilini ateşlerken fatih terim'in dolan gözleri galatasaray taraftarında şampiyonluğun teminatı olarak görülüyordu. nitekim iç sahadatrabzon, başakşehir, beşiktaşmaçlarını hak ederek, oynayarak, ruhunu ortaya koyarak kazanan galatasaray, alanyaspor ve akhisarspor deplasmanlarından da güç de olsa üçer puan dönüyordu. son haftaya girilirken, şampiyonluk bileti izmir'de göztepe ile oynanacak olan maçta belirlenecekken galatasaray için şampiyonluğun anahtarı kaybetmemekten geçiyordu.
izmir'de şampiyonluk stresi ile başlayan galatasaray dönem dönem zorlansa da ilk yarı eşitlikle sonuçlanıyordu. şampiyonluğa kalan 45 dakikada bornova stadı'nda kale arkasında kurulan portatif tribünde maçı takip eden 500 galatasaray'lının bulunduğu tarafa hücum edecek sarı kırmızılılarda gözler 28 golle alex de souza'nın en fazla gol atan yabancı oyuncu rekoruna ortak olan gomis'e çevriliyordu. tempoyu koruyan galatasaray'da hızlanan yuto nagatamo'nun ceza sahasına gönderdiği topu kontrol eden gomis rakibi tarafından yere düşürülünce hakem, göztepeliler'in isyan marşı eşliğinde penaltı noktasını gösteriyordu. ligin ikinci yarısında konyaspor, beşiktaş ve akhisarspor maçlarında gole çeviremediği penaltılarla eleştiri oklarının hedefi olan gomis topu eline aldığında galatasaraylılar endişe ve tereddüt içinde birbirlerine bakıyordu. kenardaki fatih terim'den alınan onay sonrası topu penaltısına diken gomis'in karşısında kalesindeki son üç penaltıdan ikisini kurtaran portekizli beto dikiliyordu. yavaşça topa doğru koşan gomis'in kaleciyle topun aynı köşelere gittiğini gören galatasaraylı taraftarlarda kalıcı kronik ritm bozukluğu yaratan saniyenin yarısı kadar olan süre bitmek bilmiyor, beto bir sakız gibi kalesinde uzuyor, top ise hızlanacağı yerde gitgide yavaşlıyordu. başkan ve teknik direktör değişikliğinin bir totem haline geldiği galatasaray şampiyonluk geleneği ise beto-gomis mücadelesinde fransız oyuncunun tarafını tutuyor ve kara panter az sayıdaki taraftarını dizleri üzerinde selamlıyordu.
kalan dakikalarda başka gol olmayınca galatsaray 21.şampiyonluğunu ilan ediyor, özlediği şampiyonlar ligi'ne iki sezon aradan sonra geri dönüyor ve "büyük hayallerim var" diyen fatih terim'e yepyeni bir avrupa macerasının kapıları açılıyordu.
hayat, neden olmasın?
8- 3 kasım 1999 galatasaray milan maçı - mhttp://gss.gs/GJr
nasıl ki osmanlı devleti'nin imparatorluğa dönüşündeki temel taş istanbul'un fethiydi, nasıl ki istanbul'u fethetmenin yolu rumeli hisarını yapmaktan geçiyordu; işte bu maç da bizim istanbul'un fethine çıktığımız, rumeli hisarının inşasına başladığımız ilk mücadeleydi. gruplarda beş maç oynanmışken oluşan puan durumu rus ruletini andırıyordu. milan'ın istanbul'da alacağı her sonuç italyanların avrupa'daki kaderini tayin edecekti. alacakları galibiyetle şampiyonlar ligi'ne devam edecek olan ac milan, türk devi ile beraber kalması halinde uefa kupasına devam edecekti. tek ihtimali olan insanların hikayesinin 1'e 250 veren bahisçilere galip geleceği tek ihitmalde ise sarı kırmızılıların milan'ı yenerek kırmızı siyahlıların avrupa macerasına son noktayı koyması gerekiyordu.
işte bu ahval ve şerait altında başlayan maçta italyanlar daha sonra liberya başkanı olacak fifa 98 kahramanı george weahile öne geçiyordu. yenilen golün tesellisini sağ bek'in unutlmaz ismi şimdilerin kilise papazı capone ile bulacak olan cimbom devreye bearaberlikle girmeyi başarıyordu. ikinci yarıya da gol ile başlayan milan oyunun hakimiyetini de eline aldığında maçın bitimine beş dakika kala bazı taraftarlar mecidiyeköy trafiğine kalmadan evlerinin yolunu tutmaya başlamıştı. işte tam bu esnada şimdilerde televizyonlarda ismi alınmayan devrik kral sağdan gelen ortaya yükselmiyor adeta alçalıyordu. diz hizasında gelen topa düzgün bir kafa vuruşuyla ağlara gönderdiğinde abbiatiyerinden kıpırdamadan kalan dakikalara bakıyordu. sarı kırmızılıların uzun boylu santraforu topu ağlardan çıkardığında skor tabelasında milan için uefa vakti yazsa da galatasaray için tek ihtimal hala, başına sponsorluk ismi almayan türkiye 1. ligi idi. gelen gol ile ali sami yen cehennematmosferine bürünüyor ve maç sonunda bir italyan efsanesi paolo maldini'nin ağzından "kimse beni bu statta 25 bin kişi olduğuna inandıramaz" itirafı geliyordu. aynı maldini bu maçın intikamını babası cesare yardımıyla fatih terim'in milano'dan gönderilmesiyle 2 yıl sonra alacaktı. fakat şimdi hesap kesme zamanı türkler'in, fatih terim'in ve tek ihtimali olan insanlarındı.
golden tam üç dakika sonra uzatma dakikalarına girdiğimizdeümit davala kale sahasının tam önüne harika bir top kesiyor fakat altın ayak ödüllü türk santraforumuzla beraber yükselemeyen italyan defansı ceza sahası içerisindeki 10 kusurlu hareketten birini yapıyordu. bir italyan devinin aleyhine, avrupa'ya veda etmesine sebep olacak penaltıyı 90.dakikada veren ispanyol hakemlopez nieto'nun düdüğünü sıcak bir mayıs akşamı popescu'nun penaltı atışından önce de çalacak olması; uefa yolculuğumuzu başlatan nieto'nun bir mayıs gecesi uefa yolculuğumuzu kupayla sonlandırarken de son düdüğü çalması kaderin en güzel cilvesi olacaktı. topun başına tüm soğukkanlılığıyla gelen ümit davala ile beraber tüm türkiye evlerde, kahvelerde, yurtlarda televizyona doğru yaklaşacaktı. ümit'in vuruşuyla ağlara giden top, yedek kulübesinden sağ korner direğine koşan futbolcular, avrupa birliği uyum yasalarına inat patlayan silahlar ve canlı yayında sarsıla sarsıla ciddi bir beyin travmasının eşiğinden dönen suat'ın eşi selen kaya bu zaferin birer hatırası olarak sıcak bir mayıs akşamı kopenhag'da gözler yaşlı bir şekilde hatırlanacaktı.
bu gol ile beraber; 17 ağustos 1999 depremi ile manen, 1999 ekonomik krizi ile madden sarsılan türk halkı adeta kötü günlere inat tek bir yürek olarak son bir umutla galatasaray ile beraber uefa yolculuğuna başlayacaktı.
9- 25 ağustos 2000 galatasaray real madrid maçı - http://gss.gs/ZRA
bir tesadüf ederi 17 mayıs 2000 akşamında arsenal'i yenerek uefa kupasını müzesine götüren galatasaray, şampiyonlar ligi şampiyonu real madrid ile sıcak bir ağustos akşamında kozlarını paylaşıyordu. çekirgenin rapid maçı ile başlayıp 17 kez sıçradığını gören avrupalı bahisçiler bir kez daha aynı hataya düşerek finalde real madrid'i favori göstermişlerdi. pek de haksız değiller miydi acaba? takımın imparatoru italya seferine çıkmış ve hagi ile popescu'nun köylüsü lucescu takımın başına getirilmişken takımın hücumdaki en güçlü silahı kule santrafor da torino'lu şaban lakabını takanları utandırmak için inter milan ile sözleşme imzalamıştı. bir cem uzan transferi olarak takıma rekor ücretle katılan mario jardelin ise süper lakabını isminin önüne eklemesi için önünden 90 dakika vardı. işte bu şartlar altında, bambaşka bir sistemle sahaya çıkan galatasaray'a şans vermeyenler ve süper kupa tarihinin en farklı sonucunun çıkacağına dair bahse girenler vardı. fakat bilmedikleri şey; bu hikaye tek ihtimali olan insanlarındı ve sıcak bir ağustos akşamında en büyük kupa onların elinde yükselmedikçe bu hikaye bitmeyecekti.
başa baş ve kora kor başlayan maç karşılıklı ataklarla geçilirken sol kanatta buluştuğu topla orta sahadan ceza sahasına doğru yaldır yaldır gelen hakan ünsalgüzel bir verkaçla ceza sahasına giriyordu. saçlarıyla 1980'li yıllara hoş bir atıfta bulunan ivan campos, küçük hakan'ın bu gelişine dur demek isterken hamlesinde geç kalıyor ve hakem hiç tereddüt etmeden penaltı noktasını işaret ediyordu. george hagi mi ümit davala mı kullanacak diye birbirine bakan taraftarlar topu mario jardel'in ellerinde görünce şaşırıyorlardı. türk basının eşi ve özel hayatı hakkında yaptığı haberleri ciddiye almasa da daha sonra eşi tarafından aldatılacak ve akıl hastanesinde bir süre tedavi görecek olan jardel şimdi brezilya milletvekili olarak bugünleri hatırlar mı bilemem fakat türk futbolseverler onun topa sakince gelip kaleciyle ayrı köşelere atmasını asla unutmayacaklardı.
maçın ikinci yarısına oyun temposunu düşürerek başlayan sarı kırmızılılar 78.dakikaya kadar maçı kontrol altında tutuyordu. fakat daha sonra sahneye çıkan hakem ilahi adaletin acı bir şekilde kralın takımı aleyhine tecelli etmesini ister gibi ucuz bir penaltı kararı veriyordu. eli vücuduyla tek bir parça olmuş suat kaya'ya çarpan top için çıkan penaltı kararına uzun süren itirazlar olsa da raul topun başına geçiyor ve sakin bir vuruşla yedi numaralı formasına bir gol daha yazdırıyordu. kalan sürede gol olmayınca uzatmaya giden maçta fatih terim'in yıllar sonra söyleceği "allah'ın adaleti şaşmaz" vecizesi bir kabus gibi real madrid'in üstüne çökecekti. kazananın altın gol ile belli olacağı maçta hagi yıllarca youtube'da trend video olacak şekilde roberto carlos'a unutulmaz bir bacak arası çalımı atıyor ve birkaç sene sonra dünya kupası'nda köşede yakaladığı carlos'un üstünden aşırarak çalım atan ilhan mansız'a ilham veriyordu.
ilk yarıda küçük hakan'ın yaptığı bindirmeye nazire yaparcasına sağ kanatta aldığı topla çizgiden ceza sahasına doğru ilerleyen fatih akyelilerleyen zamanlarda da real madrid'in belalısı olacağının müjdesini tüm ispanyollara veriyordu. muhteşem bir momentumla hareketlenen ve zamanın göreliliğini hiçe sayan fatih'in yerden sert kestiği topa penaltı noktası üzerinden küçük bir samba dokunuşu yapan mario jardel; türk futbol tarihine en büyük kupasını, galatasaray'a avrupa'nın bir numaralı koltuğuna yükselme şerefini, türkiye halkının yanı sıra gariban orta doğu ve afrika halklarına kazanma ümidini veriyor ve isminin başına yıllarca tezahürat edilecek olan süper lakabını ekletiyordu.
milenyum'un üç avrupa kupasından ikisini evine götüren cimbom'a kaybeden real madrid ise bu hezimet sonrası oynadığı hiçbir avrupa kupası finalini kaybetmeyerek kaybederken de kazanmayı öğreniyordu.
"eveeet, evet, evet, evet, evet. rapid maçı ile başladık, size hep bir şeyler söyledik.dedik ki arkadaş, biz bu işin sonuna kadar gideriz, gidersiniz. allah'a şükürlerolsun ki aslan gibi bir periyot çizdiniz, aslan gibi top oynadınız, `bugün 17 mi 18 mi?17. avrupa kupası maçımıza çıkıyoruz `ve bunun adı da final. yine söylüyorum, kazanacaksınız, kazanmak için uğraşacaksınız. ama netice ne olursa olsun siz benim gönlümde hep kazandınız,hep şampiyonsunuz. ve öyle kalacaksınız. allah yardımcınız olsun".
şimdi sıra geldi galatasaray ve türk futbol tarihinin en önemli penaltı atışına. ülkemize bir avrupa kupası'ndan çok daha fazlasını kazandıran bu önemli penaltıyı, öncesinde yaşananları ve sonrasındaki zafer kutlamaları için plaseyi sağ iç köşeye bırakmanız yeterli.
http://plasedergi.com/...en-10-penalti-atisi/
önce sizleri tam 20 yıldır penaltıcı bulma konusunda çeşitli bahtsızlıklar yaşayan fatih hocamızın bizleri 90'lara götüren bir serzenişiyle başbaşa bırakıyorum. `http://gss.gs/XMG`
şimdi kulaklıklarınızı takın, bilgisayarınızı ofis ortamının aksine çevirin ve 11 metrenin galatasaray'daki mazisini beraber arşınlayalım.
1- 28 kasım 1996 gençlerbirliği galatasaray maçı : http://gss.gs/lqR
2017-2018 sezonunun ikinci yarısında gomis'in 3 kez üst üste penaltı kaçırmasına rağmen göztepe karşısında şampiyonluk maçında fatih terim'in yine penaltıyı kara pantere kullandırtmasının altındaki inat sanırım bu maçta geliyor. imparator'un saçlarının üst tarafının hala sağlam durduğu galatasaray teknik adamlığı kariyerinin başlarındaki bir türkiye kupası maçı. kazananın çeyrek finale adını yazdıracağı maç her şeyiyle klasik bir ankara deplasmanını andırıyor. başkanlık koltuğunda sigarasını içen ilhan cavcav, ayazın taraftarların içine işlediği bir ankara akşamı, kalede taraftarlara korku defansa endişe rakiplere güven veren hayrettin demirbaş, yıllardır yeşilden ziyade sarıdan tonlar sunan ankara 19 mayıs stadı ve ankara'nın başına musallat olalı iki yıl geçmiş dünyaca ünlü melih gökçek sırıtışı. evet size garip gelecek belki ama melih gökçek o tarihte de ankara büyükşehir belediye başkanı.
şu aralar mancheste united formasını terleten romelu lukaku'nun babası roger lukaku'nun ayağından gelen gol ile rahmetli cavcav'ın sigarasını yakan gençlerbirliği ilerleyen dakikalarda küçük hakan'ın soldan bindirmesi ile gelen gole engel olamıyor, kader ağlarını örüyor, galatasaray'ın kupadaki kaderi hayrettin'in ellerine bırakılıyor ve fatih terim'in kafasından bir avuç tel beyazlamaya fırsat bulamadan 19 mayıs stadı'nın çimlerine düşüyordu. galatasaray ile kazandığı 7 lig şampiyonluğuna karşın sadece 2 türkiye kupası olan terim belki de bu maçla beraber kupayı rotasyon turnuvası olarak görmeye başlıyordu.
dünya futbol tarihine en çok penaltı atılan 3. maç olarak geçen müsabakada galatasaraylı futbolcular yemin etmişçesine atışlarını fileler ile buluştururken gençlerbirliği futbolcularının kullandığı her penaltıda hayrettin demirbaş ise kalenin tam ortasında kendini yere bırakmak suretiyle filelere giden topu izliyordu. 16 başarılı penaltı atışının sonunda kubilay türkyılmaz penaltıyı kaçıran ilk futbolcu olduğunda tüm gözler kaleci hayrettin'e çevriliyordu. 23 yaşındaki genç osman penaltı noktasının başına ikinci gez gol için gelirken hayrettin tüm cüssesiyle 25 milyon taraftarın ağırlığını omuzlarında taşıyordu. top penaltı noktasına konuluyor, yıllar sonra düdüğü george hagi'nin saldırısına maruz kalacak erol ersoy muazzez abacı'yı andıran saçlarını savurarak işaretini veriyor, osman geliyor, hayrettin müthiş bir şekilde kendi soluna doğru atlıyor, top ise soğuk bir ankara akşamının sızısını tüm ağırlığıyla hayrettin ile farklı köşelere gidiyordu.
galatasaray türk futbol tarihinin en uzun penaltı atışmasını kaybederken taraftarı gülümseten tek detay; hayrettin'in 17 penaltı atışında sadece üç kez topla aynı köşeye hareketlenmesi ama hiç müdahalede bulunamayarak isviçreli bir istatistik bilimcisinin ölümüne sebebiyet vermesi oluyordu.
2- 12 nisan 1997 istanbulspor galatasaray maçı- http://gss.gs/Oyd
galatasaray ve penaltı kelimelerini art arda okuyunca aklınıza gelen ilk kelimenin gol değil de arif erdem olmasının hikayesinin bu maçla başladığını biliyor muydunuz?
şampiyonluk düğümünün 30. haftadaki galatasaray-beşiktaş derbisinde çözüleceği düşünülürken galatasaray kadrosunda aykut kocaman ve oğuz çetingibi iki veteranın olduğu istanbulspor'u 29. hafta maçında sağlı sollu ataklarla darmadağın ediyordu. son yirmi dakikaya girilirken 2-0 önde olan galatasaray'ın maçı kazanacağına kesin gözüyle bakanlar bu maçın bitimiyle beraber 20 yıl daha konuşulacağından habersizlerdi. 74. ve 78. dakikada iki gol bulan istanbulsporlu'ların sevinçleri ali sami yen'de matem ve gözyaşıyla dolu bir maç sonu yaşanacağını beşiktaş taraftarına müjdeler gibiydi. kalan dakikalarda panikle futbolun en eski taktiği olan doldur-boşalta dönen sarı kırmızılılar aradığı golü bir türlü bulamıyordu.
maçın bitimine sadece bir düdük kala cezasahasına şişirilen topa hareketlenen arif erdem rakibinin kontrolsüz düşüşünü fırsat bilerek kendini usulca yere bırakırken hakem vahap beyaz yaklaşık otuz metreden attığı deparla galatasaraylı ortsa saha oyuncularının önünde penaltı noktasını işaret ederek arif'e afife jale tiyatro ödülünü kazandırıyordu. istabulsporlu'ların uzun süren itirazlarına rağmen hagi topu kaleci ile ayrı köşelere gönderip sarı kırmızılılara şampiyonluğu bitime 4 hafta kala müjdeliyordu.
maçın bitmesi ise tansiyonu daha da yükseltiyor. dönemin ali koç'u, istanbulspor başkanı cem uzan ekranlardan hakemlere yönelik zehir zemberek açıklamalar yaparak vahap beyaz'a düdüğü asması konusunda yoğun telkinler yapsa da malikanesinden beyaz ile alakalı herhangi bir ilişki kasedi çıkmadığı için yaptırımda da bulunamıyordu. yıllarca türk futboluna yerleşecek olan "hele bir yugoslav'dan hiç haketmedim" sözüyle sarı siyahlıların teknik direktörü saffet susiç'i hedef alan fatih terim birkaç sene sonra dağılacak olan yugoslavya'nın da belki fitilini ateşliyordu. işin ilginç yanı ise susiç'in de yugoslavya mağduru bir boşnak olmasıydı.
o dönemin çok tartışılan konusu ise bu penaltının galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmadığıydı. rasim kara önderliğindeki beşiktaş'ın 2 puan önünde çıktığı istanbulspor maçını kazanan galatasaray sonraki hafta inönü'de siyah beyazlılarla berabere kalıyor ve ligi de beşiktaş'ın 8 puan önünde şampiyon olarak tamamlıyordu.
3- 25 ağustos 2014 galatasaray fenerbahçe maçı - http://gss.gs/faJ
2013-2014 sezonunupierre webo, emmanuel emenike, moussa sow ve dirk kuyt'tan oluşan forvet hattıyla şampiyon kapatan ersun yanal'ın fenerbahçe'si sezon öncesi hazırlık kampında azizsilin iğnesine maruz kalıyordu. basına sızdırılan soyunma odası konuşmasıyla görevden alınan ersun yanal'a karşı taraftarın önemli bir kısmı aziz yıldırım'a isyan bayrağını açmıştı. işte bu ortamda takımı ismail kartal'a emanet eden fenerbahçe ve italyan teknik direktörü fetişi halkasına mancini'nin ayrılmasından sonra prandelli ile devam eden galatasaray, türkiye'nin en yetersiz üç stadından biri olan manisa stadyumu'nda süper kupa finaline çıkıyordu.
önceki iki kupa finalinde fenerbahçe'ye karşı oyun anlamında büyük üstünlük kurarak şampiyon olan sarı kırmızılılar maça finallerin takımı olmanın motivasyonuyla çıkarken fenerbahçe önceki sezonun şampiyonu titriyle sahadaydı. fernando muslera ve fenerbahçe forvetleri arasında geçen mücadelede 120 dakika boyunca eşitlik bozulmayınca kupanın sahibini belirlemek penaltı atışlarına kalıyordu. olcan adın ve dirk kuyt'ın başarılı atışlarından sonra selçuk inangalatasaray kariyerindeki ilk penaltı kaçırışını finale saklıyordu. fernando muslera, caner erkin ve mehmet topuz'un penaltılarını art arda kurtardığında felipe melo da kaleyi tutturamayanlar arasında ismini yazdırıyordu. finalin en etkileyici penaltısı ise bambaşka bir vuruş tarzını futbol literatüne yekta kurtuluş penaltısı ismiyle hediye eden yekta'dan gelmişti. oldukça güvensiz adımlarla topa doğru koşan yekta, yerden yumuşak bir vuruşla kalenin tam ortasını hedefleyerek volkan'ı şaşırtmayı denese de volkan demirel gelen topu zorlanmadan kucağına alıyordu. bir diğer örneği panenka penaltısı aksine sadece tek kez denenen yekta kurtuluş penaltısı bir daha teşebbüs edilmemesi suretiyle literatürden kaldırılıyordu. kalan penaltıları gole çeviren fenerbahçe sarı kırmızılıları devirip süper kupa'nın sahibi olsa da tarihçiler bu durumu pirus zaferi olarak adlandırıyordu. ersun yanal'ın oturttuğu hücumcu fenerbahçe felsefesini bir daha denememek üzere kaybeden sarı lacivertliler ismail kartal'dan sonra aykut kocaman döneminde de ersun yanal tezahüratlarıyla kadıköy'ü inleteceklerini bilmiyorlardı.
sezona kupa kaybederek başlayan galatasaray sezon içinde bolca tökezlese de hamza hamzaoğlu döneminde türkiye kutsal üçlemesini yaparak (lig+kupa+süper kupa) fenerbahçe'nin bu maçta aldığı ve 2018 yılına kadar kazanamayacağı kupalara nazire yapacaktı.
4- 24 kasım 2012 elazığspor galatasaray maçı - http://gss.gs/t3z
2011-2012 sezonunu kadıköy'de şampiyonluk kupasını kaldırarak tamamlayan galatasaray 2012-2013 sezonuna da hızlı başlıyordu. takıldığı maçlara rağmen rakiplerinin de yakalayamadığı galibiyet serileri ile liderlik koltuğunu bırakmayan cimbom, 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçı rehavetiyle soğuk ve zorlu elazığ deplasmanına gidiyordu. klasik bir yılmaz vural takımı olarak büyük takımlara karşı allah allah tekbir hücumu şeklinde başlayan elazığspor bazı pozisyonlar bulsa da sarı kırmızılıların maçı ilk yarıda net bir skorla bitirmesi işten bile değildi. nitekim galatasaray çok geçmeden aradığı golü de buluyor ve elazığspor'un arkada bıraktığı geniş serengeti düzlüklerinde ceylan avına çıkan aslanlar gibi pozisyon kovalıyordu.
fakat; cüneyt çakır'a ikinci derecede adam yaralama suçundan 11 maç men cezasının bitmesinden sonra yavaş yavaş takıma adapte olmaya çalışan engin baytar'ın oyundan çıkışı maç içinde küçük bir milat oluyordu. yerine giren emre çolak üç adet yüzde yüzlük pozisyonu cömertçe harcıyor ve maçın son dakikalarında orta sahada topu kaptırıyordu. kaptırılan top galatasaray cezasahasına yıldırım gibi düşerken fernando muslera'nın zamanlama hatası ile hakem penaltı noktasını işaret ediyordu. muslera mutlak gol pozisyonunu engellediği gerekçesi ile oyundan ihraç edilirken oyuncu değiştirme hakkı kalmayan fatih terim, nuri alçovari gözlerle taffarel'i kesiyordu. şok içerisinde taffarel'in oyuna dahil olması için yaklaşık 10 yıllık bir gecikme olduğunun farkına varan kulübede gözler muslera'nın eldivenlerini giymeye başlayan felipe melo'ya çevriliyordu. sezer öztürk'ün penaltıyı atmak için topu aldığını gören yılmaz vural can havliyle "göksuuu, göksu'ya attırın, göksuuuu" diyerek kalp ritminin sınırlarını zorlarken galatasaraylı taraftarlar ekran başında pitbull'a gözlerini kitlemişlerdi. hakemin işaretiyle vuruşunu yapan göksu bir futbolcuya az nasip olacak şeylerden birini felipe melo'ya armağan ediyordu. sağına doğru atlayan felipe melo sadece penaltıyı değil, zorlu deplasmanda son dakikada kaçmak üzere olan 3 puanı ve liderlik koltuğunu da kurtarıyordu.
galatasaray ise penaltı konusunda türk futbol tarihine penaltı kurtaran orta saha*, penaltı atan kaleci* şeklinde farklı bir görev tanımını da yazdırıyordu.
5- 13 nisan 2008 ankaraspor fenerbahçe maçı - http://gss.gs/gKZ
galatasaraylı bir futbolcu tarafından kullanılmasa da galatasaray tarihine geçecek bir penaltıyla bağrımıza bastığımız mateja kejman'ı saygıyla andığımız bir an ile devam ediyoruz. fenerbahçe'nin son maçta denizlispor deplasmanında bıraktığı 2005-2006 sezonu şampiyonluğunun yaralarının zico ve azizsilin ile sarıldığı zamanın bitişi de bu penaltıyla oluyor. 2006 dünya kupası bitiminde japonya'dan apar topar getirilen zico takımını brezilya çetesi ile beraber ilk yılında şampiyon yapıyor. tarihindeki son şampiyonlar ligi macerasına katılacağı sanki içine doğan aziz yıldırım ise zico'ya hediye olarak dünya futbol tarihinin en tanınan sol beki roberto carlos'u hediye ediyordu.
sezona klasik fenerbahçe başlangıcı yaparak kalli'li galatasaray'ın gerisinde kalan sarı lacivertliler ise bir arap atı misali sonradan açılarak tarihinin en büyük avrupa başarısı olan şampiyonlar ligi çeyrek finali'ne penaltılarda uefa kupasının daimi favorisi sevilla'yı eleyerek çıkıyor. ligde galatasaray'ın 2 puan ilerisinde son dört haftaya girilirken kara bulutlar amazon'a çöker gibi brezilyalı fenerbahçe'nin üzerine çöküyor. chelsea deplasmanında alınan 2-0'lık mağlubiyet ile yarı final rüyasından uyanan fenerbahçe, teselliyi ankaraspor deplasmanında aradığı dakikalarda alex ve wederson işbirliği ile ankara deplasmanında samba yapmaya başlıyor. galibiyet için dakikaları sayan fenerbahçe 90+2'de el ile oynayan risp sayesinde bir de penaltı kazanıyordu. mateja kezman penaltıyı kullanmak için alex'den topu isterken brezilyalı'nın gözleri bir an tercüman samet'i arıyor. kısa bir tereddütten sonra topu veren alex'in verdiğinin top değil de şampiyonluk kupası olduğunu anlaması için ise birkaç hafta daha beklemesi gerekiyordu.
kezman ceza sahasının dışına kadar geriliyor, senecky kale çizgisinden öne atlamak için bekliyor, aziz yıldırım bir an denizlispor maçını hatırlıyor, zico alex'in ismini haykırıyor, kezman topa geliyor, senecky kendisinin sağına doğru atlıyor, top fenerbahçe'nin şampiyonluk ümitlerinin temsili gibi yükseliyor yükseliyor fakat kaleyi bulmuyor. aut atışı ile başlayan oyunda o günden sadece birkaç yıl sonra futbol sahasında hayata gözlerini yumacak olan meksikalı de nigris'in kafası ile indirdiği top serdar kulbilge'yi çaresiz bırakan mehmet yılmaz'ın hanesine 90+5. dakikada gol olarak yazılıyordu. bu gol ile psikolojik üstünlüğü kaybeden fenerbahçe iki hafta sonra volkan ve edu'nun çarpışmasıyla liderliği de kaybedecek ve son viraj dönülürken şampiyonluğu galatasaray'a kaptıracaktı.
6- 12 ağustos 2012 galatasaray fenerbahçe maçı - http://gss.gs/tOJ
2011-2012 sezonunu kadıköy'de kupayı kaldırarak şampiyon olarak tamamlayan galatasaray sezonu süper kupa galibiyetiyle açmak isterken fenerbahçe "kadıköy'deki karanlık seremoninin" intikamını erzurum'da almak istiyordu. geçen sezon oynanan maçlarda galatasaray oyun ve iştah olarak rakibine karşı büyük bir üstünlük sağlasa da aralarında oynanan maçlarda tarafların birer galibiyeti iki de beraberliği bulunuyordu. burak yılmaz, noureddine amrabat, hamit altıntop veumut bulut transferleriyle güçlenen galatasaray mücadeleye derbilerin psikolojik üstünlük alameti felipe melo'nun transferinin yetişmemesi sebebiyle engin baytar ile çıkıyordu.
galatasaray'ın önde baskı ve iştahlı oyununa karşılık veremeyen fenerbahçe devreye 1-0 geride girmek üzereyken 35 metre çarpraz mesafeden alex'in kullandığı serbest vuruş tekrarlatılıp 5 metre avans veriliyordu. barajda hamit altıntop'a çarpan top yükselerek fernando muslera'nın kapsama alanından kurtulup ağlarla buluşurken devre eşitlikle sonuçlanmıştı. ikinci yarı daha dengeli ilerleyen oyunda selçuk inan maestroluk örneği içeren bir pasla sezonun sürpriz golcüsü olacak umut bulut'u defansın arkasına sarkıtıyor ve galatasaray bir kez daha öne geçiyordu. maç artık galatasaray'ın kontrolünde pas oyunu ile biter şeklinde beklentileri ise engin baytar kariyeri ile beraber bitiriyordu. sarı lacivertlilerin ikinci golünün hemen öncesinde topu eliyle düzelten christian baroni'ye hakem cüneyt çakır'ın devam işareti vermesinin akabinde engin adaleti kendine has şekilde çakır'ın yakasını düzelterek veriyordu. bu hareketi engin'in oyundan ihracına kariyerinin ise amerika birleşik devletleri amatör liglerinden türkiye alt liglerine uzanacağı 11 maçlık rekor cezanın kapısını aralıyordu.
kalan dakikalarda gol olmadı ve maç uzatmaya gitti yazısını hazırlayan spor yazarlarına uyum sağlayan caner erkin arkasından gelen umut bullet'ı görmüyor ve ayağına basmak suretiyle penaltıya sebebiyet veriyordu. bullet galatasaray kariyerine iki gol ve bir penaltı yaptırarak müthiş şekilde bir başlangıç yaparak sezonun ilk yarısında atacağı gollerin sinyalini veriyordu. çok değil bundan birkaç ay sonra sergilediği performans ile alex ferguson'dan bir golcü için daha güzel bir soyadı olamaz şeklinde bir de iltifat da alacaktı.
galatasaray bu maçla beraber müzesini bir kupayla daha zenginleştirirken fenerbahçe'ye karşı geçen sezon ele geçirdiği psikolojik üstünlüğü bir sonraki sezona da taşıyordu.
7- 20 mayıs 2018 göztepe galatasaray maçı - http://gss.gs/47V
`
üç kupayla kapatılan hamza hamzaoğlu döneminden sonra şampiyonluk potasında olmayı bile unutan galatasaray'da sular durulmuyor teknik direktörler birbiri ardına görevlerinden uzaklaştırılıyordu. riekerink ile şampiyonluk umutlarını bir başka bahara bırakacağını gören yönetim şok bir karar ile karabükspor'un teknik direktörünü bir kız kaçırma oyununa dahil edip takımı gençigor tudor'a teslim ediyordu. kalan sezonda kaybedilen beşiktaş derbisinden sonra şampiyonluktan kesilen umut ve takım üzerindeki ilginç deneylerden sonra takım 4. olarak uefa biletini zor olsa da alıyordu.
taraftarın sevgilisi wesley sneijder, armindo bruma ve lukas podolski gibi yıldızlarla yollarını ayıran sarı kırmızılılar maicon pereira rogue, fernando reges, younes belhanda, bafetimbi gomis, sofiane feghouli, mariano fereira de filho ve papa alioune ndiayetransferleri ile rakip takımlara göz dağı verirken uefa mali kriterlerine ise boş bir özgüvenle meydan okuyordu. sezon başındaki ikinci tromsö felakatine rağmen tudor ile yola devam ediliyor ve galatasaray, ligin ilk 8 maçında 22 puan toplayarak lig erken bitti dedikodularını dinlemeye başlıyordu. zorlaşan fikstür ve üst üste puansız ayrılınan deplasmanlardan sonra ligin ilk yarısının bitimine bir hafta kala igor tudor ile yollar ayırılıyordu. fatih terim'i ikna eden dursun özbek ise elindeki imparator kozuyla baskın seçime giderek diktatörlüğünün 3 yıl daha devam etmesi için erken seçim kararı alıyordu. galatasaray'da taraftarın dediği olur mottosunu unutan dursun özbek sürpriz bir sonuçla mustafa cengiz yönetimine seçimi kaybettiğinde otelindeki galatasaray bayrağını apar topar indiriyordu.
florya'nın anahtarını kendisine teslim eden yönetim, abdürrahim albayrak ve ümit davala-hasan şaş teknik ekibi ile şampiyonluk voltranını oluştran galatasaray ara ara tökezlese de gençlerbirliği deplasmanına kadar liderlik koltuğundan pek kalkmıyor. ankara'da son dakikada kaybederek liderliği başakşehir'e kaptıran galatasaray'ı; trabzonspor, başakşehir ve beşiktaş'ın aralarında bulunduğu 6 haftalık zor bir fikstür bekliyordu. ankara dönüşü takımı havaalnında karşılayıp florya'ya kadar takip eden taraftar şampiyonluk fitilini ateşlerken fatih terim'in dolan gözleri galatasaray taraftarında şampiyonluğun teminatı olarak görülüyordu. nitekim iç sahadatrabzon, başakşehir, beşiktaşmaçlarını hak ederek, oynayarak, ruhunu ortaya koyarak kazanan galatasaray, alanyaspor ve akhisarspor deplasmanlarından da güç de olsa üçer puan dönüyordu. son haftaya girilirken, şampiyonluk bileti izmir'de göztepe ile oynanacak olan maçta belirlenecekken galatasaray için şampiyonluğun anahtarı kaybetmemekten geçiyordu.
izmir'de şampiyonluk stresi ile başlayan galatasaray dönem dönem zorlansa da ilk yarı eşitlikle sonuçlanıyordu. şampiyonluğa kalan 45 dakikada bornova stadı'nda kale arkasında kurulan portatif tribünde maçı takip eden 500 galatasaray'lının bulunduğu tarafa hücum edecek sarı kırmızılılarda gözler 28 golle alex de souza'nın en fazla gol atan yabancı oyuncu rekoruna ortak olan gomis'e çevriliyordu. tempoyu koruyan galatasaray'da hızlanan yuto nagatamo'nun ceza sahasına gönderdiği topu kontrol eden gomis rakibi tarafından yere düşürülünce hakem, göztepeliler'in isyan marşı eşliğinde penaltı noktasını gösteriyordu. ligin ikinci yarısında konyaspor, beşiktaş ve akhisarspor maçlarında gole çeviremediği penaltılarla eleştiri oklarının hedefi olan gomis topu eline aldığında galatasaraylılar endişe ve tereddüt içinde birbirlerine bakıyordu. kenardaki fatih terim'den alınan onay sonrası topu penaltısına diken gomis'in karşısında kalesindeki son üç penaltıdan ikisini kurtaran portekizli beto dikiliyordu. yavaşça topa doğru koşan gomis'in kaleciyle topun aynı köşelere gittiğini gören galatasaraylı taraftarlarda kalıcı kronik ritm bozukluğu yaratan saniyenin yarısı kadar olan süre bitmek bilmiyor, beto bir sakız gibi kalesinde uzuyor, top ise hızlanacağı yerde gitgide yavaşlıyordu. başkan ve teknik direktör değişikliğinin bir totem haline geldiği galatasaray şampiyonluk geleneği ise beto-gomis mücadelesinde fransız oyuncunun tarafını tutuyor ve kara panter az sayıdaki taraftarını dizleri üzerinde selamlıyordu.
kalan dakikalarda başka gol olmayınca galatsaray 21.şampiyonluğunu ilan ediyor, özlediği şampiyonlar ligi'ne iki sezon aradan sonra geri dönüyor ve "büyük hayallerim var" diyen fatih terim'e yepyeni bir avrupa macerasının kapıları açılıyordu.
hayat, neden olmasın?
8- 3 kasım 1999 galatasaray milan maçı - mhttp://gss.gs/GJr
nasıl ki osmanlı devleti'nin imparatorluğa dönüşündeki temel taş istanbul'un fethiydi, nasıl ki istanbul'u fethetmenin yolu rumeli hisarını yapmaktan geçiyordu; işte bu maç da bizim istanbul'un fethine çıktığımız, rumeli hisarının inşasına başladığımız ilk mücadeleydi. gruplarda beş maç oynanmışken oluşan puan durumu rus ruletini andırıyordu. milan'ın istanbul'da alacağı her sonuç italyanların avrupa'daki kaderini tayin edecekti. alacakları galibiyetle şampiyonlar ligi'ne devam edecek olan ac milan, türk devi ile beraber kalması halinde uefa kupasına devam edecekti. tek ihtimali olan insanların hikayesinin 1'e 250 veren bahisçilere galip geleceği tek ihitmalde ise sarı kırmızılıların milan'ı yenerek kırmızı siyahlıların avrupa macerasına son noktayı koyması gerekiyordu.
işte bu ahval ve şerait altında başlayan maçta italyanlar daha sonra liberya başkanı olacak fifa 98 kahramanı george weahile öne geçiyordu. yenilen golün tesellisini sağ bek'in unutlmaz ismi şimdilerin kilise papazı capone ile bulacak olan cimbom devreye bearaberlikle girmeyi başarıyordu. ikinci yarıya da gol ile başlayan milan oyunun hakimiyetini de eline aldığında maçın bitimine beş dakika kala bazı taraftarlar mecidiyeköy trafiğine kalmadan evlerinin yolunu tutmaya başlamıştı. işte tam bu esnada şimdilerde televizyonlarda ismi alınmayan devrik kral sağdan gelen ortaya yükselmiyor adeta alçalıyordu. diz hizasında gelen topa düzgün bir kafa vuruşuyla ağlara gönderdiğinde abbiatiyerinden kıpırdamadan kalan dakikalara bakıyordu. sarı kırmızılıların uzun boylu santraforu topu ağlardan çıkardığında skor tabelasında milan için uefa vakti yazsa da galatasaray için tek ihtimal hala, başına sponsorluk ismi almayan türkiye 1. ligi idi. gelen gol ile ali sami yen cehennematmosferine bürünüyor ve maç sonunda bir italyan efsanesi paolo maldini'nin ağzından "kimse beni bu statta 25 bin kişi olduğuna inandıramaz" itirafı geliyordu. aynı maldini bu maçın intikamını babası cesare yardımıyla fatih terim'in milano'dan gönderilmesiyle 2 yıl sonra alacaktı. fakat şimdi hesap kesme zamanı türkler'in, fatih terim'in ve tek ihtimali olan insanlarındı.
golden tam üç dakika sonra uzatma dakikalarına girdiğimizdeümit davala kale sahasının tam önüne harika bir top kesiyor fakat altın ayak ödüllü türk santraforumuzla beraber yükselemeyen italyan defansı ceza sahası içerisindeki 10 kusurlu hareketten birini yapıyordu. bir italyan devinin aleyhine, avrupa'ya veda etmesine sebep olacak penaltıyı 90.dakikada veren ispanyol hakemlopez nieto'nun düdüğünü sıcak bir mayıs akşamı popescu'nun penaltı atışından önce de çalacak olması; uefa yolculuğumuzu başlatan nieto'nun bir mayıs gecesi uefa yolculuğumuzu kupayla sonlandırarken de son düdüğü çalması kaderin en güzel cilvesi olacaktı. topun başına tüm soğukkanlılığıyla gelen ümit davala ile beraber tüm türkiye evlerde, kahvelerde, yurtlarda televizyona doğru yaklaşacaktı. ümit'in vuruşuyla ağlara giden top, yedek kulübesinden sağ korner direğine koşan futbolcular, avrupa birliği uyum yasalarına inat patlayan silahlar ve canlı yayında sarsıla sarsıla ciddi bir beyin travmasının eşiğinden dönen suat'ın eşi selen kaya bu zaferin birer hatırası olarak sıcak bir mayıs akşamı kopenhag'da gözler yaşlı bir şekilde hatırlanacaktı.
bu gol ile beraber; 17 ağustos 1999 depremi ile manen, 1999 ekonomik krizi ile madden sarsılan türk halkı adeta kötü günlere inat tek bir yürek olarak son bir umutla galatasaray ile beraber uefa yolculuğuna başlayacaktı.
9- 25 ağustos 2000 galatasaray real madrid maçı - http://gss.gs/ZRA
bir tesadüf ederi 17 mayıs 2000 akşamında arsenal'i yenerek uefa kupasını müzesine götüren galatasaray, şampiyonlar ligi şampiyonu real madrid ile sıcak bir ağustos akşamında kozlarını paylaşıyordu. çekirgenin rapid maçı ile başlayıp 17 kez sıçradığını gören avrupalı bahisçiler bir kez daha aynı hataya düşerek finalde real madrid'i favori göstermişlerdi. pek de haksız değiller miydi acaba? takımın imparatoru italya seferine çıkmış ve hagi ile popescu'nun köylüsü lucescu takımın başına getirilmişken takımın hücumdaki en güçlü silahı kule santrafor da torino'lu şaban lakabını takanları utandırmak için inter milan ile sözleşme imzalamıştı. bir cem uzan transferi olarak takıma rekor ücretle katılan mario jardelin ise süper lakabını isminin önüne eklemesi için önünden 90 dakika vardı. işte bu şartlar altında, bambaşka bir sistemle sahaya çıkan galatasaray'a şans vermeyenler ve süper kupa tarihinin en farklı sonucunun çıkacağına dair bahse girenler vardı. fakat bilmedikleri şey; bu hikaye tek ihtimali olan insanlarındı ve sıcak bir ağustos akşamında en büyük kupa onların elinde yükselmedikçe bu hikaye bitmeyecekti.
başa baş ve kora kor başlayan maç karşılıklı ataklarla geçilirken sol kanatta buluştuğu topla orta sahadan ceza sahasına doğru yaldır yaldır gelen hakan ünsalgüzel bir verkaçla ceza sahasına giriyordu. saçlarıyla 1980'li yıllara hoş bir atıfta bulunan ivan campos, küçük hakan'ın bu gelişine dur demek isterken hamlesinde geç kalıyor ve hakem hiç tereddüt etmeden penaltı noktasını işaret ediyordu. george hagi mi ümit davala mı kullanacak diye birbirine bakan taraftarlar topu mario jardel'in ellerinde görünce şaşırıyorlardı. türk basının eşi ve özel hayatı hakkında yaptığı haberleri ciddiye almasa da daha sonra eşi tarafından aldatılacak ve akıl hastanesinde bir süre tedavi görecek olan jardel şimdi brezilya milletvekili olarak bugünleri hatırlar mı bilemem fakat türk futbolseverler onun topa sakince gelip kaleciyle ayrı köşelere atmasını asla unutmayacaklardı.
maçın ikinci yarısına oyun temposunu düşürerek başlayan sarı kırmızılılar 78.dakikaya kadar maçı kontrol altında tutuyordu. fakat daha sonra sahneye çıkan hakem ilahi adaletin acı bir şekilde kralın takımı aleyhine tecelli etmesini ister gibi ucuz bir penaltı kararı veriyordu. eli vücuduyla tek bir parça olmuş suat kaya'ya çarpan top için çıkan penaltı kararına uzun süren itirazlar olsa da raul topun başına geçiyor ve sakin bir vuruşla yedi numaralı formasına bir gol daha yazdırıyordu. kalan sürede gol olmayınca uzatmaya giden maçta fatih terim'in yıllar sonra söyleceği "allah'ın adaleti şaşmaz" vecizesi bir kabus gibi real madrid'in üstüne çökecekti. kazananın altın gol ile belli olacağı maçta hagi yıllarca youtube'da trend video olacak şekilde roberto carlos'a unutulmaz bir bacak arası çalımı atıyor ve birkaç sene sonra dünya kupası'nda köşede yakaladığı carlos'un üstünden aşırarak çalım atan ilhan mansız'a ilham veriyordu.
ilk yarıda küçük hakan'ın yaptığı bindirmeye nazire yaparcasına sağ kanatta aldığı topla çizgiden ceza sahasına doğru ilerleyen fatih akyelilerleyen zamanlarda da real madrid'in belalısı olacağının müjdesini tüm ispanyollara veriyordu. muhteşem bir momentumla hareketlenen ve zamanın göreliliğini hiçe sayan fatih'in yerden sert kestiği topa penaltı noktası üzerinden küçük bir samba dokunuşu yapan mario jardel; türk futbol tarihine en büyük kupasını, galatasaray'a avrupa'nın bir numaralı koltuğuna yükselme şerefini, türkiye halkının yanı sıra gariban orta doğu ve afrika halklarına kazanma ümidini veriyor ve isminin başına yıllarca tezahürat edilecek olan süper lakabını ekletiyordu.
milenyum'un üç avrupa kupasından ikisini evine götüren cimbom'a kaybeden real madrid ise bu hezimet sonrası oynadığı hiçbir avrupa kupası finalini kaybetmeyerek kaybederken de kazanmayı öğreniyordu.
"eveeet, evet, evet, evet, evet. rapid maçı ile başladık, size hep bir şeyler söyledik.dedik ki arkadaş, biz bu işin sonuna kadar gideriz, gidersiniz. allah'a şükürlerolsun ki aslan gibi bir periyot çizdiniz, aslan gibi top oynadınız, `bugün 17 mi 18 mi?17. avrupa kupası maçımıza çıkıyoruz `ve bunun adı da final. yine söylüyorum, kazanacaksınız, kazanmak için uğraşacaksınız. ama netice ne olursa olsun siz benim gönlümde hep kazandınız,hep şampiyonsunuz. ve öyle kalacaksınız. allah yardımcınız olsun".
şimdi sıra geldi galatasaray ve türk futbol tarihinin en önemli penaltı atışına. ülkemize bir avrupa kupası'ndan çok daha fazlasını kazandıran bu önemli penaltıyı, öncesinde yaşananları ve sonrasındaki zafer kutlamaları için plaseyi sağ iç köşeye bırakmanız yeterli.
http://plasedergi.com/...en-10-penalti-atisi/