3043
alex de souza’nın biyografi kitabını okuyanların, kendisinin ne denli tehlikeli bir karakter olduğunu, detaylarıyla öğreneceği teknik direktör.
daum’un ayağının kaydırılması, alex’in takımdan gönderilmesi, aziz yıldırım’ın (kendisi o dönemde şeksiz şüphesiz kulübün tek sahibi olduğu için) sonsuz desteğini arkasında alması gibi konuları tüm detaylarıyla anlatmıştır alex. iyi bir fenerbahçeli olduğunu iddia eden herkesin, efsane kabul ettiği oyuncusunun hayatını anlattığı kitabı okuması gerekir diye düşünüyorum. kitabı okuyanın da aykut kocaman’ın, bırakın takımın başına geçmesini, fenerbahçe ile yanyana anılmasına bile razı olmaması gerekir ama bakıyorsunuz tam tersi saha dışı etkenleri bir kenara bıraktım, saha içinde çekilmez bir futbol oynatan adamı ısrarla takımın başında tekrar görmek isteyip efsane muamelesi yapan bir kitle var. kaldı ki aykut kocaman’ın bu ayak oyunları futbolculuğu döneminden itibaren başlamıştır.
(bkz: sakaryalılar grubu)
öte yandan, ufacık zeka kırıntısına sahip olan bir insanın, bu tür oyunları, ekibiyle birlikte kusursuz oynayan bir adamın şikesiz 17’de 16 yaparak şampiyon olduğuna inanması imkansızdır. üstelik arkasında aziz yıldırım gibi bir karanlık güç varken. ve biraz zeka kırıntısına sahip olan bir fenerbahçelinin, fenerbahçe sevgisi suistimal edilerek adliye ve hapishane önlerinde nasıl kullanıldığını, birilerinin paçayı kurtarmak için kendilerini nasıl piyon olarak sahaya sürdüğünü anlaması gerekir.
daum’un ayağının kaydırılması, alex’in takımdan gönderilmesi, aziz yıldırım’ın (kendisi o dönemde şeksiz şüphesiz kulübün tek sahibi olduğu için) sonsuz desteğini arkasında alması gibi konuları tüm detaylarıyla anlatmıştır alex. iyi bir fenerbahçeli olduğunu iddia eden herkesin, efsane kabul ettiği oyuncusunun hayatını anlattığı kitabı okuması gerekir diye düşünüyorum. kitabı okuyanın da aykut kocaman’ın, bırakın takımın başına geçmesini, fenerbahçe ile yanyana anılmasına bile razı olmaması gerekir ama bakıyorsunuz tam tersi saha dışı etkenleri bir kenara bıraktım, saha içinde çekilmez bir futbol oynatan adamı ısrarla takımın başında tekrar görmek isteyip efsane muamelesi yapan bir kitle var. kaldı ki aykut kocaman’ın bu ayak oyunları futbolculuğu döneminden itibaren başlamıştır.
(bkz: sakaryalılar grubu)
öte yandan, ufacık zeka kırıntısına sahip olan bir insanın, bu tür oyunları, ekibiyle birlikte kusursuz oynayan bir adamın şikesiz 17’de 16 yaparak şampiyon olduğuna inanması imkansızdır. üstelik arkasında aziz yıldırım gibi bir karanlık güç varken. ve biraz zeka kırıntısına sahip olan bir fenerbahçelinin, fenerbahçe sevgisi suistimal edilerek adliye ve hapishane önlerinde nasıl kullanıldığını, birilerinin paçayı kurtarmak için kendilerini nasıl piyon olarak sahaya sürdüğünü anlaması gerekir.