25
başakşehir ile uefa elemelerinde eşleşen ingiliz premier lig takımı. tarihlerinde genel olarak premier lig'e çıkıp inen, ingiltere'nin çaykur rizespor'u ayarında bir ekip olmalarına rağmen geçen sene inanılmaz bir başarıya imza atarak 7. oldular ve avrupa'da oynamaya hak kazandılar.
kadroları transfermarkt'ta başakşehir'in iki-üç katı değerde olabilir, fakat bu sadece ingiltere'deki transfer enflasyonundan kaynaklı. kadroları yan yana koyarsanız burnley'de mesela edin visca ayarında bir oyuncu yok. premier lig'de tüm sezon sadece 39 gol yediler, fakat defanslarındaki en iyi oyuncu james tarkowski iki sene önce üçüncü ligden 600 bin pounda geldi. kalecileri nick pope bir senede üçüncü kalecilikten ingiliz milli takımına seçilmeyi başardı. zamanında michael keane diye bir stoperleri vardı, bu adamı geçen yaz 30 milyon pound'a okutup kimseyi almadan daha da iyi bir savunmaya dönüştüler.
peki bu adamlar nasıl burada?
teknik direktörleri eski kasap stoper sean dyche, ilginç bir taktik deha. bildiğin ingiliz anadolu takımı gibi 4-4-2 ile savunmaya kapansa da büyük ihtimal bir iki seneye dünya futbolunu etkileyecek işler yapıyor. takım savunurken iki 4'lü blok çok derine çekiliyor, ve arka hat çok dar oynuyor. şu resimde (https://www.coachesvoice.com/...18/04/Chelsea-5.png) göreceğiniz üzere bekler stoperlerin omuz dibinde savunuyor. genel olarak tüm amaçları iki şeyi sağlamak: bir, derinden ve açıktan orta açtırmaya çalışmak. stoperlerinin hepsinin hava hakimiyeti çok iyi (klasik ingiliz stoperleri), ve kafayı kaldırmadan açılan ortaları rahatça geri gönderebiliyorlar. iki, ve daha önemlisi şu, kasten ceza sahası yayının önünü bomboş bırakıyorlar. istersen sabaha kadar uzaktan şut çekmene izin veriyorlar, ön liberoları jack cork ile ileride basıp bu topları kesmeye çalışıyorlar, yoksa çok iyi bir disiplin ile (bu da dyche'ın işi) kalenin iki yanında pozisyonlarını koruyan stoperler (tarkowski ve mee) topu blokluyorlar. futbol istatistiklerinin ve genel mantığın de doğrulayacağı üzere futboldaki en kötü yüzdeli şut uzaktan kalenin ortasına giden şutlar. az çok bu şutu atmaya zorladıkları için kalecileri kolayca kaleye ulaşan bu nadir topları alabiliyor. yani anlayacağınız planlamadan burnley'e karşı oynarsanız dandik hücumlarıyla bir ya da belki iki gol iteliyorlar, siz de sabaha kadar şut çekmenize rağmen ciddi bir şans elde edemiyorsunuz.
işbu entry yazıldığında burnley, avrupa ligi elemeleri ilk maçında kendisinden daha iyi kadrosu bulunan başakşehir ile karşılaştı. avrupa'nın diğer ucunda oynadıkları maça 4 tane as orta saha ve forvet oyuncularından yoksun çıktılar. peki taktik deha abdullah avcı'nın başakşehir'i bu maçta ne yaptı?
evet bildiniz. 17 şut, kaleyi bulan sadece bir. dokuz şutlarını kaleye gitmeden kesmişler. başakşehir'in ciddi şansı yok. sean dyche'ın sıkıcı fakat hayranlık uyandıran dünyasına hoşgeldiniz.
kadroları transfermarkt'ta başakşehir'in iki-üç katı değerde olabilir, fakat bu sadece ingiltere'deki transfer enflasyonundan kaynaklı. kadroları yan yana koyarsanız burnley'de mesela edin visca ayarında bir oyuncu yok. premier lig'de tüm sezon sadece 39 gol yediler, fakat defanslarındaki en iyi oyuncu james tarkowski iki sene önce üçüncü ligden 600 bin pounda geldi. kalecileri nick pope bir senede üçüncü kalecilikten ingiliz milli takımına seçilmeyi başardı. zamanında michael keane diye bir stoperleri vardı, bu adamı geçen yaz 30 milyon pound'a okutup kimseyi almadan daha da iyi bir savunmaya dönüştüler.
peki bu adamlar nasıl burada?
teknik direktörleri eski kasap stoper sean dyche, ilginç bir taktik deha. bildiğin ingiliz anadolu takımı gibi 4-4-2 ile savunmaya kapansa da büyük ihtimal bir iki seneye dünya futbolunu etkileyecek işler yapıyor. takım savunurken iki 4'lü blok çok derine çekiliyor, ve arka hat çok dar oynuyor. şu resimde (https://www.coachesvoice.com/...18/04/Chelsea-5.png) göreceğiniz üzere bekler stoperlerin omuz dibinde savunuyor. genel olarak tüm amaçları iki şeyi sağlamak: bir, derinden ve açıktan orta açtırmaya çalışmak. stoperlerinin hepsinin hava hakimiyeti çok iyi (klasik ingiliz stoperleri), ve kafayı kaldırmadan açılan ortaları rahatça geri gönderebiliyorlar. iki, ve daha önemlisi şu, kasten ceza sahası yayının önünü bomboş bırakıyorlar. istersen sabaha kadar uzaktan şut çekmene izin veriyorlar, ön liberoları jack cork ile ileride basıp bu topları kesmeye çalışıyorlar, yoksa çok iyi bir disiplin ile (bu da dyche'ın işi) kalenin iki yanında pozisyonlarını koruyan stoperler (tarkowski ve mee) topu blokluyorlar. futbol istatistiklerinin ve genel mantığın de doğrulayacağı üzere futboldaki en kötü yüzdeli şut uzaktan kalenin ortasına giden şutlar. az çok bu şutu atmaya zorladıkları için kalecileri kolayca kaleye ulaşan bu nadir topları alabiliyor. yani anlayacağınız planlamadan burnley'e karşı oynarsanız dandik hücumlarıyla bir ya da belki iki gol iteliyorlar, siz de sabaha kadar şut çekmenize rağmen ciddi bir şans elde edemiyorsunuz.
işbu entry yazıldığında burnley, avrupa ligi elemeleri ilk maçında kendisinden daha iyi kadrosu bulunan başakşehir ile karşılaştı. avrupa'nın diğer ucunda oynadıkları maça 4 tane as orta saha ve forvet oyuncularından yoksun çıktılar. peki taktik deha abdullah avcı'nın başakşehir'i bu maçta ne yaptı?
evet bildiniz. 17 şut, kaleyi bulan sadece bir. dokuz şutlarını kaleye gitmeden kesmişler. başakşehir'in ciddi şansı yok. sean dyche'ın sıkıcı fakat hayranlık uyandıran dünyasına hoşgeldiniz.