• 1
    buradaki çoğu yazarın hayali olduğunu düşündüğüm hayatı yaşayan bir abimiz kendisi. macerası da aşağıda. gerçekler beklentilerle hiç uyuşmadı ama sonuçta bir dünya kupasında messili arjantin milli takımı'nın teknik ekibinde görev aldı.

    --- alıntı ---

    matias manna, futbol tutkunu bir blog yazarıydı. özellikle barcelona'nın ve guardiola'nın oynadığı futbola ilgi duyuyordu. onun bu tutkusu ona kahramanıyla bir tanışma fırsatı verdi ve bu tanışma sonunda bir futbol kariyeri başladı.

    9 kasım 2006, sabahın erken saatleri. guardiola, buenos aires'in palermo semtindeki küçük bir otelde uyandı. kahvaltıya doğru yol alırken ispanyol film yönetmeni david trueba ona eşlik ediyordu. bu sırada guardiola arkadaşını, kendisinin futbol kariyerine aşırı derecede ilgi duyan genç bir arjantinli'nin onlara kahvaltıda eşlik edeceğini söyleyerek uyardı. bu kahvaltının uzaması demekti ancak trueba'nın otelden en kısa sürede ayrılıp şirketine gitmesi gerekiyordu. bu genç arjantinli'nin adı matias manna'ydı. 23 yaşındaki genç uzun ve zayıftı. manna, futbol tutkusunu şekillendiren cruyffçu guardiola ile tanışmaktan oldukça memnundu. manna, guardiola'ya blogunun -paradigma guardiola- linklerini attıktan sonra buluşma için onay alabilmişti. blogda, guardiola'nın futbol kariyerinin ikna edici biçimde ayrıntılı analizleri vardı. manna kahvaltıda, televizyonda yayınlanmış müsabakalardan aldığı video görüntülerinden yaptığı barcelona analizlerini gösterdi. kısa süre içerisinde ikisini de zekası ve tutkusuyla etkilemişti. pep ve trueba otelde kalıp onu dinlemeye devam ettiler. trueba daha sonra "guardiola'nın barcelona'sı tarafından verilen keyfi somutlaştıran herhangi biri varsa, o da palermo'daki kahvaltı masasındaki matias'tı," diye yazdı. yunanistan ve italya'nın uluslararası düzeyde 4-4-2 ile başarıya ulaştığı bir dönemde manna, cruyff ve van gaal'in sistemlerinin 4-4-2'nin dönemsel başarısının arkasında kalmış olduğuna ve geleceğin bu teknik adamların mantalitesi olan 'total futbol' ile şekilleneceğine inanıyordu.

    takıntının başlangıcı

    1990'ların başında ispanyol futbolu, arjantin'de yayınlanmaya başladığından beri manna barcelona tarafından büyülendi. formalar, stadyumlar, oyuncular ve tabiki guardiola. manna'nın annesi madrid'e bir seyahatinde oğluna forma almak istemişti. başka bir formaya yönelmişken satıcı, "bundan alın, madam. onlar daha iyi oynuyor," dedi. böylelikle manna, guardiola'nın ikonik 4 numarasını sırtına geçirdi ve tutku başlamış oldu. manna arjantin ulusal ligi'nde bochofilo bachazo de san vicente takımına kaptanlık yaparken guardiola gibi oynamaya çalışıyordu. o günleri "çok zayıftım," diyerek hatırlıyor. "diğerlerinden daha fazla koşamazdım, daha iyi şut atamazdım ve topa iyi kafa vuramazdım. pep ne yapıyorsa onu yapardım. tamamen futbol için bir şeyler hissetmekti mesele."

    blog

    manna okulda başarılıydı ve futbol kariyeri düşüşe geçtiğinde rosario international university'ye kayıt yaptırarak eğitimine devam etti. dijital iletişim alanında yüksek lisans yapmadan önce sosyal iletişim eğitimi aldı ve 2006 yılında bir öğretim görevlisi olarak çalışmaya devam ederken blog yazmaya başladı. "blogu, kullanılmayan bir oyun stilinin felsefesinin bir modeli olarak başlattım" diyor. "blogun amacı, öldürülen bir oyun stilini savunmaktı. guardiola'nın o sırada bir oyuncu olarak ifade ettiği futbol fikirlerini sergilemek istedim. barcelona'nın son 30 yıldır dile getirdiği oyun tarzının hayranıyım. guardiola, cruyff'un kurduğu okulun fikir ve kanaatlerini hiç kimse gibi söylemedi." "başlangıçta az sayıda ziyaretçi vardı ancak bu istikrarlı bir gruptu. bana öyle geliyordu ki, bunlardan bazıları, guardiola'nın arkadaşları veya çevresinde yaşayan insanlardı. blogu, para kazanmak için bir iletişim aracı olarak kullanmadım. çalışmak ve analiz yapmak için bir araç olarak kullanmayı tercih ettim. yazmayı seviyorum ve blogun daha açıklayıcı olması için videoları da kullandım. bu, iki takıntımı sergilemek anlamına geliyordu: antrenman metodları, oyun analizi ve bu ikisi arasındaki bağlantı. bunlar, benim üzerine düşünmeyi sevdiğim iki şey."

    buluşma

    manna'nın guardiola'nın yöntemlerine olan ilgisi üniversitede başladı ve barcelona'yı kapsayan yerel basını daha iyi takip etmek için bir katalan dil kursu alma şansı yakaladı. katalan yayıncısı regio7, guardiola ile bir röportaj yaptı. pep nadiren röportaj verirdi ve manna regio7'deki gazetecinin ona yakın olabileceğini düşünerek gazeteciden pep'le bir bağlantı kurmasını ve onu bloguna yönlendirmesini istedi. gazeteci manna'nın talebini kabul etti ve pep'in telefon numarasını buldu. manna, "guardiola, 2005'te arjantin'deki banfield'a gitmeye yakındı ve başkanlarıyla temas halindeydi" diyor. "onu aradım ama cevap yoktu ben de mesaj bıraktım. bir pazar günü san vicente'deki ailemin evinden tekrar aradım. sonra, hafta boyunca tekrar tekrar aradım. paradigma'yı gördü ve bana teşekkür etti. 2006'da beni buenos aires'teki oteline davet etti. onunla ve david trueba ile tanıştığımda guardiola'ya dört veya beş kitap verdim, tam olarak kaç tane olduğunu hatırlamıyorum ama bunlardan biri marcelo bielsa hakkındaydı. en çok ilgisini çeken kitap bielsa ile ilgili olan kitaptı ve okumaya başladı. bir süre üst kata çıktı. david'le barda onu beklerken, kitabın ilk bölümünü bitirmiş şekilde geri döndü." ertesi gün guardiola juan roman riquelme'nin de yardımıyla bielsa'yla bir buluşma ayarladı. bir sabah konuşması olması gereken buluşma, bielsa'nın guardiola
    üzerindeki etkisi nedeniyle ünlü 11 saatlik konuşmaya dönüştü. "guardiola buluşmadan sonra bana bir mesaj attı. mesajda 'futbolu en iyi bilen kişiyle birlikteydim' yazıyordu. pazartesi gecesi rosario'ya döndüm ve bir sonraki gece görüşeceğimizi söyledi ama sonunda konuşamadık çünkü onların sohbeti çok uzun sürdü."

    büyük kırılma

    guardiola'nın manna ile tekrar buluşmak için birden çok nedeni olabilirdi. bielsa biyografisi verebileceği en iyi hediyelerden biriydi. manna, "bielsa'nın bir arkadaşını tesadüfen tanıyordum ve bundan yaklaşık iki ay sonra nasıl çalıştığını göstermek için beni ofisine götürdü" diyor. "bu kişi yaptıklarını görmemi istedi. geldiğimde, bielsa ne yaptığını anlatmaya başladı ve guardiola'ya onun hakkındaki kitabı verdiğimi fark etti. daha sonra şili'yi devraldığında analist olarak onunla başladım ve 23 yaşındaydım. bielsa'nın testleri ve analizleri kendimi geliştirmemde büyük rol oynadı. aynı zamanda çok sayıda insanla tanıştım. 2010'da onun takımının bir üyesi olarak 2010 dünya kupası'na gittim ve jorge sampaoli'nin yardımcılarından biriyle tanıştım. daha sonra bu kişi şili için sampaoli ile beraber tekrar çalışmama vesile olacaktı."tüm bu süre boyunca manna, 2010 yılında barcelona makinesinin nasıl çalıştığını göstermek için onu bizzat davet eden guardiola ile temas halinde kaldı. "barcelona b'den sorumlu olduğu dönemde bana birçok şey anlattı" diyor. "birbirimize e-posta gönderdik ve oyunculara nasıl koçluk yaptığını ve nasıl oldukları anlattı. internetten maçlarını izliyordum. a takımın teknik direktörü olduğunda doğum günümdü. ronaldinho ve deco'nun ayrılacağını açıkladı. gün içinde doğum günümü kutladı. güzeldi." güney afrika'daki dünya kupası'ndan sonra bielsa şili milli takımı'ndaki görevinden ayrılıp athletic bilbao menajeri oldu. manna da şili'deki görevinden ayrıldı ve antrenörlük için kendisini geliştirmeye başladı. blogu hala aktifti. guardiola'nın camp nou'da yer almasıyla ve barcelona'nın oyunuyla birlikte günde 4 bin ziyaretçisi olmuştu. 2012 yılında, trueba'nın önsözünü yazdığı, bloguyla aynı isimde bir kitap yazdı. porto da dahil olmak üzere birçok teknik ekip takımlarını taktik olarak eğitmek için kitaptaki materyalleri kullandıklarını söylediler. manna, antrenör lisanslarını arjantin futbol birliği'nden aldı. uniham de santa fe ve san martin de san juan'da arjantin primera division'daki eski bir fulham oyuncusu olan facundo sava ile birlikte çalıştı.

    takım konuşmalarında devrim

    manna, sava ile birlikte çalışırken üniversite eğitimine devam ediyordu. aynı zamanda 'sandball' adlı bir projeyle de uğraşıyordu. 'sandball' takım konuşmalarını ve antrenmanları kökünden değiştirebilecek bir projeydi. "bu, union de santa fe'deyle bağlantılı bir fikirdi. fikir, takım konuşmalarının gelişmesini istemekten geldi" diyor manna. "sadece teknik direktörün konuşma şeklini ve oyuncunun dinleme şeklini değiştirmek istedik. daha fazla etkileşime izin vermek istedik ve lisans programında gördüğüm çeşitli platformları kullanarak bunu başardık. daha önce tüm bunlar nasıl yapılıyorsa bunu iyi yönde değiştirmeyi başardık. takım konuşmalarında teknik direktörü öğretmen gibi her şeyi açıklayan biri ve soyunma odasını da bir sınıf gibi hissediyordum. bir sınıfta olabilecek en kötü şey - bunu üniversitede öğretmen olduğum zamanlardan biliyorum- öğretmenin çok fazla konuşmasıdır. ders boyunca sınıfta bir etkileşim olmalı ve 'sandball' etkileşim yaratmanın bir şekliydi. menajerler ve oyuncular arasındaki takım konuşmaları iletişimciler için bir müdahale alanıydı. bu alanlarda olduğum her zaman yardımcı olmaya çalıştım. eğitim açısından bana göre koçun fikirlerini doğru bir şekilde iletebilmesi ve oyuncuların bu fikirlere kendi fikirleriyle katılabilmeleri benim için çok önemli. eğitimimin futbola katkıda bulunmamda bana yardımcı olduğunu düşünüyorum." oyun tarzı bir kontrolör içeren program, menajerlerin talimatlarını bilgisayar ekranında göstermelerini sağlıyor. 2014'te şili milli takımı'nın başında olan sampaoli'nin ilgisini çeken program şili tarafından dünya kupası boyunca kullanıldı. brezilya'daki 2014 dünya kupası'nda yaşanan hayal kırıklığından sonra, sampaoli'nin asistanı juanma lillo'nun yanı sıra manna, 2015 copa america'yı kazanma konusunda kültürel bir değişimi tetiklemede etkili oldu. "jorge bana güven veriyor," diyor manna. "analist, antrenör ekibinin ayrı bir unsuru değildir. takım çalışmasına, işbirliğine ve dayanışmaya inanıyoruz. oyuncular için önemli yardımcılarız ve en iyi antrenörlerin oyuncuların niteliklerini geliştirenler olduklarını düşünüyorum. sampaoli, maç gününde oyuncuların tüm potansiyelini ortaya çıkarır. şili ile yaptığımız şey meşhurdur; nasıl kazandık, oyun tarzıyla. 2015 copa america'ya dair muhteşem anılarım var. kişisel düzeyde çok zengin bir deneyim oldu. ekip, fikirleri gerçeğe dönüştürdü."

    pep ile çalışmak?

    sevilla ile avrupa'da gösterdiği başarıyla unai emery paris saint-germain'in yolunu tuttu ve sampaoli de emery'nin boşalttığı koltuğa getirildi. aynı yaz pep, manchester city'nin menajeri olmuştu. matias manna'nın da pep'in yanına city'ye gideceğine dair dedikodular çıkmaya başlamıştı fakat manna onun için rüya gibi olan bu spekülasyonları önemsemiyordu. "bu şili basınında çıktı çünkü manchester city için bir oyuncudan bahsetmiştim," dedi. "ancak sampaoli bana daha önce hiçbir antrenöre teklif edilmeyen çok önemli bir rol teklif etti. ortak bir anlayışa sahiptik. onunla çalışmayı seviyordum ve onu uzun zamandır tanıyordum." manna, gelecekte guardiola ile çalışmak ister miydi? "hayır, istemem. bu konu hakkında düşündüm fakat şimdi bunu isteyeceğimi sanmıyorum. evet, bu bir rüya. dünyadaki herkesin onun gibi zeki biriyle çalışmasını isterdim ama bu benim hedefim değil. şimdi başka şeyleri hedefliyorum." sampaoli'nin ekibi, milli takımdan kulüp takımına kusursuz bir geçiş yaptı ve sevilla büyük düşüşler yaşamazsa la liga'yı üst sıralarda bitirecek. manna, oyuncular arasında çok popülerdi. arjantinli sağ bek gabriel mercado onu 'bir dahi' olarak nitelendiriyordu. ramon sanchez-pizjuan'daki başarılı sezondan sonra arjantin milli takımı sampaoli için teklifte bulundu. sampaoli'nin teklifi kabul etmesinden sonra manna da sampaoli ile beraber arjantin milli takımı'nın yolunu tuttu. paradigma guardiola'daki bölümlerden biri şu soruyu soruyor: "guardiola, arjantin futbol kimliğini yeniden organize etmek için yapısal bir değişikliği tetikleyebilir mi?"

    görünen o ki manna bunu kendisi yapıyor.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın