332
söndü demek için çok erken ama 2018 dünya kupasına gelirken hem çok şanssız hem de biraz fazla heyecanlıydı diye düşünüyorum. şampiyonlar ligi finalinde sakatlanması, dünya kupasına yetişip yetişemeyebileceği ihtimalini doğurdu. bu çok büyük bir şanssızlıktı. hele ki koca bir ulusun beklentisi omuzlarınızdayken. şöyle ki, mısırlılar kupa öncesi salah var diye final bile görebileceklerini düşünür bir haldeydi.* yani bu halk mısır'ın cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa salah yazıp atan yüzbinlerce insanın da arasında barındığı bir halk. neyse dünya kupası başladı ve salah ilk maçta riske edilmedi ve mısır maçı uruguay'a kaybetti. benim tahminim bu sonuç psikolojik olarak uzun yıllardır dünya kupası görmeyen mısır halkını, kader maçı olan rusya maçında salah'ın duygusal dolumla fantastik işler yapabileceği ve hatta yapması gerektiği kanısına itti. kanımca salah'ta bunu fazlasıyla hissetti. fakat ne oldu? mısır'ın oynadığı rusya maçını hatırlarsanız, salah liverpool fornasıyla yaptığı sihirbazlıkları bırak, basit hareketleri bile zor yapan ve yüz ifadesi endişe ile beraber isyan eder bir haldeydi çoğu zaman. işte başta belirttiğim heyecan salah'ta yerini tedirginlik ve paniğe bıraktı burada. ne olursa olsun bir şey yapmalıydı çünkü. yılların beklentisini kendi omuzlarında hissediyordu. kahire'nin en işlek meydanında maç izleyen insanlar bu sefer onu liverpool formasıyla değil, mısır milli takım formasıyla izliyordu ve kamera onu çekmese bile ekranda onu arıyorlardı. top ayağına gelsin diye dua edip diğer futbolcularına sanki seslerini duyurabiliyormuş gibi, "lan ver salah'a!" diye bağırıyorlardı...
kendisi sönmemiştir ama bence birden çok fazla sorumluluk bulmuştur sırtında. sonuçta bir alman, bir ispanyol veya bir fransız olsa ve bu milletlerin milli takımlarında forma giyse, aynı liverpool'da yaptığı gibi turnuvaya damga vurabilirdi. fakat o mısır halkının sorumluluğunu tümüyle üzerinde hissedip ve birazda görece kalitesiz bir kadroyla takımdaşlık edince haliyle biraz "sönük" göründü. yoksa ertesi sezon "west ham'a satılır." futbolcusu olduğuna şahsen inanmıyorum.
kendisi sönmemiştir ama bence birden çok fazla sorumluluk bulmuştur sırtında. sonuçta bir alman, bir ispanyol veya bir fransız olsa ve bu milletlerin milli takımlarında forma giyse, aynı liverpool'da yaptığı gibi turnuvaya damga vurabilirdi. fakat o mısır halkının sorumluluğunu tümüyle üzerinde hissedip ve birazda görece kalitesiz bir kadroyla takımdaşlık edince haliyle biraz "sönük" göründü. yoksa ertesi sezon "west ham'a satılır." futbolcusu olduğuna şahsen inanmıyorum.