52
doğma büyüme ankara'da yaşayan bir taraftar olarak sonunda yıkılıp maziye karışacak olmasına şükrettiğim stadyum.
abartmıyorum ülkede en nefret ettiğim stadyum bu olabilir. hiç yılların hatrı vs. diye romantiklik yapamayacağım. zaten galatasaray'ım kadıköy lanetinden sonra belki de en çok çelmeyi burada yemiştir.
hani gözünüzü kapatın, size gençlerbirliği deplasmanı var desem önce bir mideniz ekşir sonra aklınızda ne canlanır ben sayayım;
- yeni yeni kararmak üzere olan bir hava* ve meşhur ankara soğuğu
- tatsız tuzsuz keyifsiz bir futbol
- kuvvetle muhtemel karambolle atılan gollerle 1-1 sona ermiş, ya da 1-0 kaybettiğimiz bir maç.
ambiyans, ruh, atmosfer olarak tek kelimeyle soğuk bir stadyumdu. sanki ankara'nın o meşhur, gri boğuk hüviyeti birleşmiş de bu stadyumda vücut bulmuş gibiydi.
abartmıyorum ülkede en nefret ettiğim stadyum bu olabilir. hiç yılların hatrı vs. diye romantiklik yapamayacağım. zaten galatasaray'ım kadıköy lanetinden sonra belki de en çok çelmeyi burada yemiştir.
hani gözünüzü kapatın, size gençlerbirliği deplasmanı var desem önce bir mideniz ekşir sonra aklınızda ne canlanır ben sayayım;
- yeni yeni kararmak üzere olan bir hava* ve meşhur ankara soğuğu
- tatsız tuzsuz keyifsiz bir futbol
- kuvvetle muhtemel karambolle atılan gollerle 1-1 sona ermiş, ya da 1-0 kaybettiğimiz bir maç.
ambiyans, ruh, atmosfer olarak tek kelimeyle soğuk bir stadyumdu. sanki ankara'nın o meşhur, gri boğuk hüviyeti birleşmiş de bu stadyumda vücut bulmuş gibiydi.
