181
adaletten, kalkınmadan uzak olan, insanların hayatlarına haddi olmadan doğrudan ve dolaylı yoldan müdahalede bulunan siyasi oluşum. bu oluşum öyle mide bulandırıcı ve iç karartıcıdır ki, pek çok insanımızı kendi vatanından topraklarından soğutmuş ve için için her gün umutsuzlukla ölmemize sebep olmaktadır.
aklınıza gelebilecek en kötü suçları düşleyin, o kadar da değil dediklerinizi düşleyin, işte onlardan daha rahatsız edici bu sahtekarlar. ama bunlardaki suç kadar bunları destekleyip bunların verdiği gücü arkasına alıp, bunlardan yüz bulup da hayatlarımıza müdahale hadsizliğini gösteren vatandaşlarımızda da suç var.
üniversitede verilen bir konferansta aidsten ölmüş ateist ve eşcinsel bir fransız yazarın, düşünürün hakkındaki konuşmada dahi bu yönlerini söylemeye korkan hatta bu şahsı neredeyse islam dostu muhafazakar bir insanmış gibi göstermeye çalışacak yalaka bir güruha sahipler ve her yeri ele geçirmiş nefes alacak yer bırakmamış durumdalar. bunlar yıllarca ulu önderimizin fotoğraflarından, fikirlerinden korktular şimdi de her türlü düşünürden korkar oldular. en ufak kitabımızı okurken, bir yazarı severken dahi rahatsız edilir hale geldik. akademik düzeyde ilerlemiş insanlar dahi bunların gücüne taptıklarından elimizdeki kitaplardan rahatsız olan suratlar görüyorum etrafımda.
yaptıkları yolsuzluklar ve müdahaleler sporun her alanına da yansıyor elbette. futbolda kendi takımlarını liglere yerleştirip bu takımlara destek sağlayarak yükselmelerine yardımcı oluyorlar. kasımpaşalı liderlerinin takımı süper lige yükseliyor. gerek futbolcu gerek de yönetici olarak yandaş ve yalakalarının dolu olduğu başakşehir şampiyonluğa oynuyor. yine kendilerine aleni yalakalık yapan takımların cezaları es geçiliyor. şike suçları örtbas ediliyor. ama tabii ki spora müdahaleleri bunlarla da sınırlı kalmıyor. bunların yetiştirdiği ve makam sahibi yaptığı zihniyet kızlı erkekli çadırlarda kalıyorlar diyerek dağcılık faaliyetlerimizi yıllarca sabote ettiler ve bitirme noktasına getirdiler. dalış sporuna yöneldiğimizde kız arkadaşların faaliyetlerde bikini giymelerini bahane ederek pek çok kez reddedilerek gençlik sporun hizmetlerinden mahrum bırakıldık. elbette ülkemizde halen bu sporlar bolca yapılmakta. yine de bu zorlukları yaşamayan yoktur. şansınız varsa üç beş tanıdığınız vardır veya biraz daha vicdanlı insanlara denk gelirsiniz.
önümüzdeki seçimde değil kaybedeceklerine, oylarının eksileceğine dahi inanmıyorum. çünkü her zaman çok basit bir stratejiyle ilerliyorlar ve bunda ne yazık ki başarılılar. en muhalefet diyeceğimiz insanlar dahi doğrudan ve dolaylı yoldan bir şekilde bunlara hizmet ediyor. en azından stratejileri gereği olayı kendilerinin lehine çeviriyorlar. zira karşılarından omurgası olan bir muhalefet de yok. biz sadece bu kürsülerde birbirlerine hakaretler eden ama perde arkasında anlaşmalar yapan kansızların tiyatrosunu izliyoruz. gerçi artık bazıları perde arkasına da gerek duymadan alenen rengini belli ediyor.
aklınıza gelebilecek en kötü suçları düşleyin, o kadar da değil dediklerinizi düşleyin, işte onlardan daha rahatsız edici bu sahtekarlar. ama bunlardaki suç kadar bunları destekleyip bunların verdiği gücü arkasına alıp, bunlardan yüz bulup da hayatlarımıza müdahale hadsizliğini gösteren vatandaşlarımızda da suç var.
üniversitede verilen bir konferansta aidsten ölmüş ateist ve eşcinsel bir fransız yazarın, düşünürün hakkındaki konuşmada dahi bu yönlerini söylemeye korkan hatta bu şahsı neredeyse islam dostu muhafazakar bir insanmış gibi göstermeye çalışacak yalaka bir güruha sahipler ve her yeri ele geçirmiş nefes alacak yer bırakmamış durumdalar. bunlar yıllarca ulu önderimizin fotoğraflarından, fikirlerinden korktular şimdi de her türlü düşünürden korkar oldular. en ufak kitabımızı okurken, bir yazarı severken dahi rahatsız edilir hale geldik. akademik düzeyde ilerlemiş insanlar dahi bunların gücüne taptıklarından elimizdeki kitaplardan rahatsız olan suratlar görüyorum etrafımda.
yaptıkları yolsuzluklar ve müdahaleler sporun her alanına da yansıyor elbette. futbolda kendi takımlarını liglere yerleştirip bu takımlara destek sağlayarak yükselmelerine yardımcı oluyorlar. kasımpaşalı liderlerinin takımı süper lige yükseliyor. gerek futbolcu gerek de yönetici olarak yandaş ve yalakalarının dolu olduğu başakşehir şampiyonluğa oynuyor. yine kendilerine aleni yalakalık yapan takımların cezaları es geçiliyor. şike suçları örtbas ediliyor. ama tabii ki spora müdahaleleri bunlarla da sınırlı kalmıyor. bunların yetiştirdiği ve makam sahibi yaptığı zihniyet kızlı erkekli çadırlarda kalıyorlar diyerek dağcılık faaliyetlerimizi yıllarca sabote ettiler ve bitirme noktasına getirdiler. dalış sporuna yöneldiğimizde kız arkadaşların faaliyetlerde bikini giymelerini bahane ederek pek çok kez reddedilerek gençlik sporun hizmetlerinden mahrum bırakıldık. elbette ülkemizde halen bu sporlar bolca yapılmakta. yine de bu zorlukları yaşamayan yoktur. şansınız varsa üç beş tanıdığınız vardır veya biraz daha vicdanlı insanlara denk gelirsiniz.
önümüzdeki seçimde değil kaybedeceklerine, oylarının eksileceğine dahi inanmıyorum. çünkü her zaman çok basit bir stratejiyle ilerliyorlar ve bunda ne yazık ki başarılılar. en muhalefet diyeceğimiz insanlar dahi doğrudan ve dolaylı yoldan bir şekilde bunlara hizmet ediyor. en azından stratejileri gereği olayı kendilerinin lehine çeviriyorlar. zira karşılarından omurgası olan bir muhalefet de yok. biz sadece bu kürsülerde birbirlerine hakaretler eden ama perde arkasında anlaşmalar yapan kansızların tiyatrosunu izliyoruz. gerçi artık bazıları perde arkasına da gerek duymadan alenen rengini belli ediyor.