176
ilk gole kadar maçın senaryosu belli:
*konyaspor, galatasaray'ın açıklarını göz önüne serdi. önde baskı ve dar alana yıkılan oyun'a tüm maç boyu çözüm bulamadık. fernando'nun yokluğunda top ve oyun kurmakla pek işi olmayan iki stoper** ve önlerinde yine oyun kurucu olmayan bir defansif orta saha*ya kaldığımız için uygulanan önde baskı işe yaradı, desek daha doğru olur. savunmada da takım olarak topun arkasına geçip eksik yakalanmamaya gayret ettiler, özellikle garry rodrigues'i durduran da bu oldu. nitekim maç boyu kontratağa çıktığımız bir pozisyon da hatırlamıyorum.
*galibiyetten başka şansı olmayan(ve başakşehir beşiktaş maçı 1 gün sonra oynanacağı için bilinmezlikle oynayacak olan) fenerbahçe'de aykut kocaman mutlaka 11 mart 2018 galatasaray konyaspor maçını baz alarak hareket edecektir. bu yüzden 2-0 kazandıkları başakşehir maçının bir benzerini yaşamak isteyecektir: taraftar baskısı ve ilk dakikalardaki coşkulu oyunla önde baskı, top çıkaramayacak ve hataya zorlanacak galatasaray defansı ve erken bulunabilecek bir golü arayacak fenerbahçe. golü buldukları takdirde de oyunu ciddî şekilde yavaşlatıp topa sahip olmak isteyecektir; zira galatasaray dar alanda çok zorlandı konyaspor maçında. feghouli ve belhanda'ya özel önlem alıp(özellikle josef-belhanda eşleşmesi bekliyorum ben) galatasaray'ı etkisiz hâle getirmeyi düşünecektir. orta sahada kaptırılan toplarla hızlı hücum şansı yakalayıp(ki konyaspor bunun da örneğini gösterdi, özellikle maicon'un yavaşlığı büyük handikap) 2. golü bulursam maçı koparırım, fikrinde olacaktır.
*konyaspor maçından fatih hoca'nın oyun olarak memnun kalmadığını ve endişelendiğini düşünüyorum. özellikle defanstan top çıkaramamak, sürekli baskı yemek ve bu baskıyı kıramamak, rakibin çok hızlı geçtiği orta saha ciddi anlamda düşündürücü olmuştur. hem konyaspor maçından güç bela da olsa galip çıkmış olmamız, bir ölçekte saraçoğlu'ndaki beraberliği de kabul edilebilir kıldığı, hem de donk, selçuk, maiconve serdar'ın defanstan top çıkarma/top taşıma/oyun kurma konusunda sınıfta kaldığı için orta sahanın fernando hazır olduğu takdirde fernando, selçuk, tolga; olmadığı takdirde de tolga, selçuk, feghouli veya belhanda'dan oluşacağını düşünüyorum. donk'un topla arası oldukça soğuk olduğu için donk'la değil, daha top görmüş geçirmiş tolga'yla başlamayı düşünmesi doğal olacaktır. fernando hazır olmadığı takdirde donk'a güvenip formayı tekrar vermesi yine düşük ihtimal görünüyor bana.(belki ilk 45 dakikadan sonra alır fernando'yu) onun yerine belhanda veya feghouli'yi selçuk'un yanına çekip top yapmayı amaçlayıp sağa da sinan gümüş'ü atabilir.
*fatih hoca takıma sakinlik aşılamak isteyecektir. önce beraberliğin hesaplarını yapacak, kalan kısımları buradan sonra düşünecektir. bu amaçla önce önde baskı yapacak fenerbahçe'yi sakin oyun ve ayağa pasla durdurmak isteyecektir, tıpkı ilk devredeki beşiktaş maçının ilk yarısı gibi. ilk 20-25 dakika top fenerbahçe'de olur, 25'ten sonra galatasaray oyuna ortak olur.
*gerilim tüm derbilerde olduğu gibi fenerbahçe'ye yarayacaktır, özellikle belhanda'yı bu sebeple kaşımaya çalışacaklardır.
ilk golü kim atar, allah bilir. ancak kanımca galatasaray ilk golü yerse ilk 15-20 dakikadaki baskıyı kaldıramayıp yer; atarsa da ilk devrenin sonlarına doğru 40-45 dk gibi bir duran top ya da kontraataktan atar.
*ikinci yarılar da tamamen atmosfere göre şekillenir. fatih hoca sabırla beklemeyi daha çok ister, zira 70. dakikaya kadar olası beraberlik hâlinde fenerbahçe iyice açılıp disiplinden kopar ve arkada boşluk bırakır. bu dakikalarda bulunacak bir galatasaray golü fenerbahçe tribünlerini de, takımını da helva gibi dağıtır, tribünler istifa sesleriyle karışır.
özet: ayağımızda top tutup oyun kurmayı becerebilirsek avantajlı olan tarafız. fenerbahçe'ye galibiyetin şart olması maçın en güzel yanı, yoksa aykut kocaman önce beraberliği tutar, tüm maç soğuk ve tatsız şekilde üzerine gelmemizi bekler, sonrasında gol bulmaya çalışırdı ki bu sistem galatasaray'ın şu anki yapısına epey ters, yaslanan savunmalara çözüm bulamıyor ve arkada boşluk bırakıyoruz.
aykut kocaman'ı kayıtsız şartsız hücum etmek zorunda bırakıyor olmamız kendisi için bir ızdırapken, bizim gibi yaslanan ve kapanan takımlara karşı başarısız bir takım için şans gibi duruyor.
gazamız şimdiden mübarek olsun.
*konyaspor, galatasaray'ın açıklarını göz önüne serdi. önde baskı ve dar alana yıkılan oyun'a tüm maç boyu çözüm bulamadık. fernando'nun yokluğunda top ve oyun kurmakla pek işi olmayan iki stoper** ve önlerinde yine oyun kurucu olmayan bir defansif orta saha*ya kaldığımız için uygulanan önde baskı işe yaradı, desek daha doğru olur. savunmada da takım olarak topun arkasına geçip eksik yakalanmamaya gayret ettiler, özellikle garry rodrigues'i durduran da bu oldu. nitekim maç boyu kontratağa çıktığımız bir pozisyon da hatırlamıyorum.
*galibiyetten başka şansı olmayan(ve başakşehir beşiktaş maçı 1 gün sonra oynanacağı için bilinmezlikle oynayacak olan) fenerbahçe'de aykut kocaman mutlaka 11 mart 2018 galatasaray konyaspor maçını baz alarak hareket edecektir. bu yüzden 2-0 kazandıkları başakşehir maçının bir benzerini yaşamak isteyecektir: taraftar baskısı ve ilk dakikalardaki coşkulu oyunla önde baskı, top çıkaramayacak ve hataya zorlanacak galatasaray defansı ve erken bulunabilecek bir golü arayacak fenerbahçe. golü buldukları takdirde de oyunu ciddî şekilde yavaşlatıp topa sahip olmak isteyecektir; zira galatasaray dar alanda çok zorlandı konyaspor maçında. feghouli ve belhanda'ya özel önlem alıp(özellikle josef-belhanda eşleşmesi bekliyorum ben) galatasaray'ı etkisiz hâle getirmeyi düşünecektir. orta sahada kaptırılan toplarla hızlı hücum şansı yakalayıp(ki konyaspor bunun da örneğini gösterdi, özellikle maicon'un yavaşlığı büyük handikap) 2. golü bulursam maçı koparırım, fikrinde olacaktır.
*konyaspor maçından fatih hoca'nın oyun olarak memnun kalmadığını ve endişelendiğini düşünüyorum. özellikle defanstan top çıkaramamak, sürekli baskı yemek ve bu baskıyı kıramamak, rakibin çok hızlı geçtiği orta saha ciddi anlamda düşündürücü olmuştur. hem konyaspor maçından güç bela da olsa galip çıkmış olmamız, bir ölçekte saraçoğlu'ndaki beraberliği de kabul edilebilir kıldığı, hem de donk, selçuk, maiconve serdar'ın defanstan top çıkarma/top taşıma/oyun kurma konusunda sınıfta kaldığı için orta sahanın fernando hazır olduğu takdirde fernando, selçuk, tolga; olmadığı takdirde de tolga, selçuk, feghouli veya belhanda'dan oluşacağını düşünüyorum. donk'un topla arası oldukça soğuk olduğu için donk'la değil, daha top görmüş geçirmiş tolga'yla başlamayı düşünmesi doğal olacaktır. fernando hazır olmadığı takdirde donk'a güvenip formayı tekrar vermesi yine düşük ihtimal görünüyor bana.(belki ilk 45 dakikadan sonra alır fernando'yu) onun yerine belhanda veya feghouli'yi selçuk'un yanına çekip top yapmayı amaçlayıp sağa da sinan gümüş'ü atabilir.
*fatih hoca takıma sakinlik aşılamak isteyecektir. önce beraberliğin hesaplarını yapacak, kalan kısımları buradan sonra düşünecektir. bu amaçla önce önde baskı yapacak fenerbahçe'yi sakin oyun ve ayağa pasla durdurmak isteyecektir, tıpkı ilk devredeki beşiktaş maçının ilk yarısı gibi. ilk 20-25 dakika top fenerbahçe'de olur, 25'ten sonra galatasaray oyuna ortak olur.
*gerilim tüm derbilerde olduğu gibi fenerbahçe'ye yarayacaktır, özellikle belhanda'yı bu sebeple kaşımaya çalışacaklardır.
ilk golü kim atar, allah bilir. ancak kanımca galatasaray ilk golü yerse ilk 15-20 dakikadaki baskıyı kaldıramayıp yer; atarsa da ilk devrenin sonlarına doğru 40-45 dk gibi bir duran top ya da kontraataktan atar.
*ikinci yarılar da tamamen atmosfere göre şekillenir. fatih hoca sabırla beklemeyi daha çok ister, zira 70. dakikaya kadar olası beraberlik hâlinde fenerbahçe iyice açılıp disiplinden kopar ve arkada boşluk bırakır. bu dakikalarda bulunacak bir galatasaray golü fenerbahçe tribünlerini de, takımını da helva gibi dağıtır, tribünler istifa sesleriyle karışır.
özet: ayağımızda top tutup oyun kurmayı becerebilirsek avantajlı olan tarafız. fenerbahçe'ye galibiyetin şart olması maçın en güzel yanı, yoksa aykut kocaman önce beraberliği tutar, tüm maç soğuk ve tatsız şekilde üzerine gelmemizi bekler, sonrasında gol bulmaya çalışırdı ki bu sistem galatasaray'ın şu anki yapısına epey ters, yaslanan savunmalara çözüm bulamıyor ve arkada boşluk bırakıyoruz.
aykut kocaman'ı kayıtsız şartsız hücum etmek zorunda bırakıyor olmamız kendisi için bir ızdırapken, bizim gibi yaslanan ve kapanan takımlara karşı başarısız bir takım için şans gibi duruyor.
gazamız şimdiden mübarek olsun.