• 3
    ilk golümüzde fleurquin, ümit karan'ın kaleci fevzi tuncay'dan dönen topunu tamamlamıştı. ümit karan, golün ardından yerini serkan aykut'a bırakmıştı. gençlerbirliği'nde iken üç büyükler'i boş geçmeyen ümit karan, galatasaray formasıyla önce 2-0 kazanılan derbide fener'i ve 2-2 berabere kalınan derbicikte beşiktaş'ı boş geçmiş ve de bu yönden dikkatimi çekmişti.

    bu maç hakkında hafızamda kalan en önemli detay; oyun olarak beşiktaş karşısında ezilip 2-0 yenik düştüğümüz an, mondragon kalesini terkedip i love you luce'nin yanına kadar gelip bir şeyler anlatmıştı. savunmamızı eleştirmişti. lucescu da komplex yapmadan mondi'yi dinlemişti. tam o an mondragon'a notunu vermiştim: "budur. işte benim kalecim" gibisinden...

    beşiktaş'ın ilk golünü bayram bektaş atmıştı. ikinci golde ortayı ilhan mansız yapmış, kademeye giren emre aşık kendi kalesine gol atmıştı. tribünler ve statta gol anonslarını yapan görevli emre aşık'ı baya "ti"ye almıştı ama skor 2-2 olduktan ve maç bittikten sonra bizim kale arkası tribününü alkışlar arasında en son terkeden de emre aşık olmuştu. maç sonu da emre "sağolsun beşiktaşlılar maç içinde ettikleri küfürlerle beni hırslandırdılar" demişti.

    bu arada ayhan akman uzun zaman sonra ilk kez inönü'ye "rakip takım oyuncusu" olarak çıkmıştı. klasik yedekti ama yine de kulakları çınlamıştı. neyse ki sonraki hafta 3-1 kazanacağımız trabzonspor maçıyla yavaş yavaş oynamaya başlayacaktı...

    son dip not da; maçın kaderini elbette ronaldo'nun skor 2-0 iken boş kaleye kaçırdığı gol belirledi ama skor 2-2 olduktan sonra galibiyeti biz kaçırdık. fevzi, sergen'in 18'den köşeye plaselediği topu çıkarmış ve olası galibiyetimizi engellemişti.

    ilk kez sanırım bu maçta bir beşiktaş beraberliğine sevindim. ondan sonra da sadece 2003-04'te inönü'de 0-0 kaldığımız derbicikte alınan bir puana sevinmiştim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın