11
vardır böyle bir şey. sadece futbolda değil hemen her alanda,her branşta başarıyı koruyan,istikrarı sağlayan bir daha ki sefer 'bu sefer de başarır' algısı yaratmış olur. örneğin tenis.şimdi federer,nadal gibi sporcular çıktıkları maçta her zaman favoridirler. ve eğer sıradan bir maçta elenip giderlerse o zaman konuşulurlar,şampiyon olduklarında değil.
keza futbol da öyle. bugün kimse realin barçanın bayernin psgnin şampiyonluğunu 'acaba nasıl oldu' diyerekten konuşmaz. çünkü bu takımlar her zaman şampiyonluğa oynayan takımlardır. buna da büyük takım olma denir. biz de türkiyenin en büyük kulübü olarak -özellike böyle paralar harcanıp güzel bir kadro kurulmuşken- başarıyı bekleriz,çünkü olağan olan budur zaten.
o yüzden değil tudor,isterse mourinho olsun taraftarın beklentisi her zaman şampiyonluktur. hele hele rakiplerine fark atmışken,en önemli maçlarda sürekli puan kaybedersen işte o zaman 'başarı' kavramı tartışılır,çok da normaldir. el özet,tudoru seversin sevmezsin ama bunu türkiyenin en başarılı futbol kulübüne 'başarı normalleşmesi' adı altında bağdaştıramazsın.
keza futbol da öyle. bugün kimse realin barçanın bayernin psgnin şampiyonluğunu 'acaba nasıl oldu' diyerekten konuşmaz. çünkü bu takımlar her zaman şampiyonluğa oynayan takımlardır. buna da büyük takım olma denir. biz de türkiyenin en büyük kulübü olarak -özellike böyle paralar harcanıp güzel bir kadro kurulmuşken- başarıyı bekleriz,çünkü olağan olan budur zaten.
o yüzden değil tudor,isterse mourinho olsun taraftarın beklentisi her zaman şampiyonluktur. hele hele rakiplerine fark atmışken,en önemli maçlarda sürekli puan kaybedersen işte o zaman 'başarı' kavramı tartışılır,çok da normaldir. el özet,tudoru seversin sevmezsin ama bunu türkiyenin en başarılı futbol kulübüne 'başarı normalleşmesi' adı altında bağdaştıramazsın.