672
bir hukukçu olarak kendisinin bugüne kadar yazdığı entryleri inceledim. tahmin ettiğim gibi "artık geldim. bundan sonra transfer haberlerini en erken ve en doğru şekilde benden alacaksınız lan götelekler, ben ne diyorsam doğrudur" diye bir entry'si bulunmamakta.
sonra moderasyon entrylerine biraz göz attım; "quakerboy denen tırrek bizim kadrolu ve sigortalı elemanımız; en erken ve en doğru haberi vermek zorundadır" diye bir bilgi de bulamadım.
bu kapsamda kendisinin haber veya bilgi verme yükümlülüğü olmadığı gibi, verdiği bilgilerin doğru olacağına ilişkin de ne kendisinin, ne de kendisini sözlükte barındıran moderasyonun bir taahhüdü bulunmakta.
elbette yasa araştırması yapılmadan olmazdı; sözlük kurallarına girdim. "her bir sözlük yazarı quakerboy tarafından, özellikle güncel transferlere ilişkin entry'leri aksi ispatlanıncaya kadar doğru kabul etmek zorundadır, aksi yönde görüş bildirenler sözlükten uçurulacağı gibi köprünün karşı tarafında bulunan takımın ağlak bebeleri gibi muamele göreceklerdir" gibi bir kural da yok.
dosya kapsamında incelenen evraklar birlikte değerlendirildiğinde;
nickinin "boy" ile bitmesi nedeniyle doğrudan çıkarttığımız sonuç olarak adam; bir şekilde dönen dedikodular hakkında aldığı dedikoduları, duyumları veya bilgilerini sözlüğe yazarak, kendisini takip eden ve tamamen özgür iradeleri ile kendisinin duyumlarına güvenen bir takım yazarların sağda solda gezen dedikodulara şahsi filtre uygulamasına imkan sağlıyor. burada "dedikodu" lafını olayı ve yaptığı işi aşağılamak için kullanmıyorum; benim için imzalar atılana kadar (kap bildirimi dahil) her türlü transfer dedikodu aşamasındadır. bak bu da şahsi bir filtre mesela.
kendisini iki senedir takip eden biri olarak somut bir gerçekten bahsedeyim; olmaz dediği transfer olmadı. "erman sen ne ara geldin amk" transferleri dışında önemli transferlerde, böyle bir zorunluluğu olmamasına rağmen doğru bilgiler verdi. ha ilk verdi, sonradan verdi, vereyazdı falan çok umrumda değil zira galatasaray ile ilgili haberler için önce galatasaray sözlük açıyorum. tık almak için sikko galeri haber pompalayan milliyet hürriyet gibi sitelere itibar etmediğimden girmiyorum. sağdan soldan duyduğum, bir şekilde karşılaştığım haberleri ise yine kendisinin girdiği entryler ile teyit etmeye çalışıyorum. bu benim tercihim elbette; kimsenin tercihi böyle olmak zorunda değil.
kendisini tanımam, etmem. benim sorunum ülkede 15 senede yerleşen siyah-beyaz algısı ile eleştiri yapılmasında. adamın bilgilerine güvenmeyebilirsin, inanmayabilirsin sonuna kadar hakkın var. ancak adamın herhangi bir taahhüdü veya iddiası yok ki çıkıp eleştiresin. senin mercedes sevmen bmw kullananlara salak demen, bmw'yi eleştirmen anlamına gelmemeli. üslubumuzu, algılarımızı biraz düzeltmemiz lazım.
edit: imla
sonra moderasyon entrylerine biraz göz attım; "quakerboy denen tırrek bizim kadrolu ve sigortalı elemanımız; en erken ve en doğru haberi vermek zorundadır" diye bir bilgi de bulamadım.
bu kapsamda kendisinin haber veya bilgi verme yükümlülüğü olmadığı gibi, verdiği bilgilerin doğru olacağına ilişkin de ne kendisinin, ne de kendisini sözlükte barındıran moderasyonun bir taahhüdü bulunmakta.
elbette yasa araştırması yapılmadan olmazdı; sözlük kurallarına girdim. "her bir sözlük yazarı quakerboy tarafından, özellikle güncel transferlere ilişkin entry'leri aksi ispatlanıncaya kadar doğru kabul etmek zorundadır, aksi yönde görüş bildirenler sözlükten uçurulacağı gibi köprünün karşı tarafında bulunan takımın ağlak bebeleri gibi muamele göreceklerdir" gibi bir kural da yok.
dosya kapsamında incelenen evraklar birlikte değerlendirildiğinde;
nickinin "boy" ile bitmesi nedeniyle doğrudan çıkarttığımız sonuç olarak adam; bir şekilde dönen dedikodular hakkında aldığı dedikoduları, duyumları veya bilgilerini sözlüğe yazarak, kendisini takip eden ve tamamen özgür iradeleri ile kendisinin duyumlarına güvenen bir takım yazarların sağda solda gezen dedikodulara şahsi filtre uygulamasına imkan sağlıyor. burada "dedikodu" lafını olayı ve yaptığı işi aşağılamak için kullanmıyorum; benim için imzalar atılana kadar (kap bildirimi dahil) her türlü transfer dedikodu aşamasındadır. bak bu da şahsi bir filtre mesela.
kendisini iki senedir takip eden biri olarak somut bir gerçekten bahsedeyim; olmaz dediği transfer olmadı. "erman sen ne ara geldin amk" transferleri dışında önemli transferlerde, böyle bir zorunluluğu olmamasına rağmen doğru bilgiler verdi. ha ilk verdi, sonradan verdi, vereyazdı falan çok umrumda değil zira galatasaray ile ilgili haberler için önce galatasaray sözlük açıyorum. tık almak için sikko galeri haber pompalayan milliyet hürriyet gibi sitelere itibar etmediğimden girmiyorum. sağdan soldan duyduğum, bir şekilde karşılaştığım haberleri ise yine kendisinin girdiği entryler ile teyit etmeye çalışıyorum. bu benim tercihim elbette; kimsenin tercihi böyle olmak zorunda değil.
kendisini tanımam, etmem. benim sorunum ülkede 15 senede yerleşen siyah-beyaz algısı ile eleştiri yapılmasında. adamın bilgilerine güvenmeyebilirsin, inanmayabilirsin sonuna kadar hakkın var. ancak adamın herhangi bir taahhüdü veya iddiası yok ki çıkıp eleştiresin. senin mercedes sevmen bmw kullananlara salak demen, bmw'yi eleştirmen anlamına gelmemeli. üslubumuzu, algılarımızı biraz düzeltmemiz lazım.
edit: imla
