850
arkadaşlar siz emre okan suat üçlüsünü izlemiş insanlarsınız. siz melo'nun efsane performansını görmüş adamlarsınız. yani küçük takım tutuyor olsak anlayacağım da, bu kadar klas adam izledikten sonra sizin de jong'a karşı bu olumlu önyargınızı gerçekten çözemiyorum.
sevgili arkadaşlar mesafe kat etmeyen 4-2-3-1 göbeği olur mu? de jong'u rakip cezasahası etrafında en son ne zaman gördüğünü hatırlayan var mı? adam ne ileri çıkabiliyor, ne beli dönüyor, ne top sürebiliyor. selçuk fiziksel olarak zayıf ama oyunun iki tarafında da var. pas istasyonu oluyor, savunma arkasına koşu gösteren varsa pas atıyor, faul alıyor. de jong ise rakip yarısahada yok. bildiğin yok. selçuk on üzerinden dörtse, de jong sıfır yani. 30 metrede oynuyor adam. pres yiyince de saniyesinde en yakınındaki arkadaşına topu atıyor, "benim pek halim yok biliyor musun, al sen yap bir şeyler" diyor. bu adam ortasaha lan. ortasaha!!!!!!!
ha, uğruna durmadan kart gördüğü kayarak müdahalelerine tav oluyorsanız diyecek bir şeyim yok. bence de bir ortasahanın en önemli özelliği rakibe kaymaktır zaten. modric, vidal falan gerizekalı olduğu için rakibin ayağına kaymayıp it gibi peşinden koşuyorlar. bilseler onlar da de jong gibi taban açık kayıp alkışı alırlardı.
selçuk'u "temposuz" diye eleştirip de jong'un selçuk'tan iyi oynadığını iddia etmek çelişkilerin en büyüğü değil mi sizce de?
sevgili arkadaşlar mesafe kat etmeyen 4-2-3-1 göbeği olur mu? de jong'u rakip cezasahası etrafında en son ne zaman gördüğünü hatırlayan var mı? adam ne ileri çıkabiliyor, ne beli dönüyor, ne top sürebiliyor. selçuk fiziksel olarak zayıf ama oyunun iki tarafında da var. pas istasyonu oluyor, savunma arkasına koşu gösteren varsa pas atıyor, faul alıyor. de jong ise rakip yarısahada yok. bildiğin yok. selçuk on üzerinden dörtse, de jong sıfır yani. 30 metrede oynuyor adam. pres yiyince de saniyesinde en yakınındaki arkadaşına topu atıyor, "benim pek halim yok biliyor musun, al sen yap bir şeyler" diyor. bu adam ortasaha lan. ortasaha!!!!!!!
ha, uğruna durmadan kart gördüğü kayarak müdahalelerine tav oluyorsanız diyecek bir şeyim yok. bence de bir ortasahanın en önemli özelliği rakibe kaymaktır zaten. modric, vidal falan gerizekalı olduğu için rakibin ayağına kaymayıp it gibi peşinden koşuyorlar. bilseler onlar da de jong gibi taban açık kayıp alkışı alırlardı.
selçuk'u "temposuz" diye eleştirip de jong'un selçuk'tan iyi oynadığını iddia etmek çelişkilerin en büyüğü değil mi sizce de?
