roberto mancini

duruşu olan, görevden kaçınmayan, teknik direktör havası veren bir adamdı. basına hak ettiği ayarı verirdi. kimse bir önceki şampiyonlar ligi maçında evinde 6 yemiş bir takımın başına juventus deplasmanında geçmek istemez, bu adam ise takıma kampta katılıp çıktı maça. yalnız bu bize faydalı olduğunu ortaya koyar mı? hayır. sadece görevden kaçmadığının ispatıdır. roberto mancini benim şahıs bazında çok sevdiğim, bizi gerçekten özümsemiş bir teknik adamdı ama maalesef en büyük iki hatası olan yanlış transfer ve yanlış oyuncu saplantısı da bizde tutkulu bir biçimde vücut buldu. deplasmanlarda maç kazanamamıza çare bulsaydı o sene de şampiyonduk ama bulamadı. saçma sapan 2013-2014 devre arası transfer sezonu yüzünden uefa'nın radarında olduğumuz halde ihlale devam ettik. avrupa'dan men cezasını tek başına aldırmadı ama bardağı taşıran damlayı kendisi damlattı uefa'ya. ayrılırken ise gerçek bir beyefendi gibi davrandı, ne tazminat aldı ne de bu kulüp ve ülke için kötü bir laf etti. hala da ülkemizi ve takımımızı canı gönülden desteklemeye devam ediyor. tabii kendisiyle aklınca dalga geçen febelilere de ayarın kralını yine arena'da çatır çatır vermesini unutmak da mümkün değildir.

not: avrupadan men almamızdan, fenere bağlayabiliyorsam hakikaten tek eğlence fenevbahçe demektir.