680
25 kasım 2016 galatasaray bursaspor maçı'nda selçuk'la beraber ikili olarak pek sırıtmadılar çünkü rakip oynamamıza izin verdi. sorun de jong'da değil selçuk'ta. bu maça aldanırsak önümüzdeki maçlarda bu ikili sorun çıkartır, onu söyleyeyim. eğer sağlıklıysa tolga'sız bir on bir düşünülemez.
nigel de jong memleketlisi sneijder'in yükünü oldukça aldı. neydi o? de jong olmadığında selçuk ve yanındaki tolga dikine tehlikeli yerlere top atamadığı için sneijder orta çizgiye kadar gelip top alıyordu. oralarda sürekli takıldığından etkisizleşirdi. de jong sneijder ile ilgili olan bu sorunu büyük oranda çözdü. sneijder geri gelmek zorunda kalmadığı için artık tehlikeli yerlerde topa sahip oluyor ve rakibe sorun çıkartıyor.
de jong'un başka bir özelliği de tv'den ya da tribünden izleyen taraftarın sesini duyar gibi topu hangi oyuncuya atması gerekiyorsa o oyuncuya atıyor. mesafe uzunluğu farketmiyor, takım arkadaşının göğsüne konduruyor, melo'dan esintiler sunuyor. mesela selçuk'ta eskiden o vardı ama yok artık. hazır aklıma gelmişken yasin bir pozisyonda topu podolski'nin önüne bıraksa net pozisyon olacaktı ama denemeyi bırakın düşünmedi bile. çünkü o zeka onda yok. takımda zekasını kullanan 2. oyuncu de jong oldu on bire girmesiyle.
de jong bu takımda oynar her türlü, yanında da tolga oynar ama ilk lig maçında göreceğiz ki yine selçuk oynayacak, hatta 90 dakika oynayacak. özellikle basın toplantısından sonra bombayı jor'un kucağına bıraktı. bu saatten sonra selçuk'u kesmesi imkansız.
edit: düzeltmw
nigel de jong memleketlisi sneijder'in yükünü oldukça aldı. neydi o? de jong olmadığında selçuk ve yanındaki tolga dikine tehlikeli yerlere top atamadığı için sneijder orta çizgiye kadar gelip top alıyordu. oralarda sürekli takıldığından etkisizleşirdi. de jong sneijder ile ilgili olan bu sorunu büyük oranda çözdü. sneijder geri gelmek zorunda kalmadığı için artık tehlikeli yerlerde topa sahip oluyor ve rakibe sorun çıkartıyor.
de jong'un başka bir özelliği de tv'den ya da tribünden izleyen taraftarın sesini duyar gibi topu hangi oyuncuya atması gerekiyorsa o oyuncuya atıyor. mesafe uzunluğu farketmiyor, takım arkadaşının göğsüne konduruyor, melo'dan esintiler sunuyor. mesela selçuk'ta eskiden o vardı ama yok artık. hazır aklıma gelmişken yasin bir pozisyonda topu podolski'nin önüne bıraksa net pozisyon olacaktı ama denemeyi bırakın düşünmedi bile. çünkü o zeka onda yok. takımda zekasını kullanan 2. oyuncu de jong oldu on bire girmesiyle.
de jong bu takımda oynar her türlü, yanında da tolga oynar ama ilk lig maçında göreceğiz ki yine selçuk oynayacak, hatta 90 dakika oynayacak. özellikle basın toplantısından sonra bombayı jor'un kucağına bıraktı. bu saatten sonra selçuk'u kesmesi imkansız.
edit: düzeltmw
