1
diyelim ki ben bir şirketin idari işler müdürüyüm ve servis ihalesi açacağım. düşünmeden altura veririm o ihaleyi. neden çünkü adam çılgın galatatasaraylı ve hem parasını bu uğurda harcıyor hemde galatasaray için bir şeyler yapmaya çalışıyor.
bu örnekleri daha da arttırabiliriz. yemek yediğimiz lokanta, aldığımız bir kot, kullandığımız beyaz eşya veya bir mobilya takımı.
bütün bu ihtiyaçlarımızı alırken bence bu firmaların sahibinin galatasaraylı olması ve galatasaray için bir şeyler yapmaya çalışıyor olması bence çok önemli bir faktör olmalı. cevizlibağda cömertler matbaacılık binasına kocaman bir galatasaray bayrağı asar ve 365 gün o bayrak orada asılı kalır. ben ne zaman oradan geçsem gururla bakarım o bayrağa. umarım da o bayrak hep orada kalır. peki kalması için bizim yapabileceğimiz bir şey var mı? eğer ki o şirkete tüketici anlamında bile katkıda bulunabilirsek ne mutlu bizlere.
bu tür firmalar için birbirimizi uyaralım, herkes bildiğini söylesin. böylece kendi içimizde bir dinamik oluşturalım. unutmayalım ki birlik olan camialar asla yıkılmazlar.
bunun bir de karşı boyutu var tabi ki. o da fenerli olduğu bariz belli olan ve aldığınız ürünlerle bir nevi yaptıkları transfer harcamalarına destek olduğunuz diğer firmalar. bunun için de fenerium ve abdullah kiğılı arasındaki ilişkiyi inceleyebiliriz.
bu yaptığımın tamamen galatasarayımıza daha iyi destek verebilmek için yapılan bir adım olduğunu ve bu tür firma sahiplerinin galatasarayımıza artarak verecekleri desteğin bir şekilde kendilerine geri döneceğinin bilinmesini amaçladığımı bir kez daha belirteyim.
eğer ekonomik olarak en iyi olmak için uğraşıyorsak bizim de bu işin ucundan mutlaka tutmamız gerekmektedir.
bu örnekleri daha da arttırabiliriz. yemek yediğimiz lokanta, aldığımız bir kot, kullandığımız beyaz eşya veya bir mobilya takımı.
bütün bu ihtiyaçlarımızı alırken bence bu firmaların sahibinin galatasaraylı olması ve galatasaray için bir şeyler yapmaya çalışıyor olması bence çok önemli bir faktör olmalı. cevizlibağda cömertler matbaacılık binasına kocaman bir galatasaray bayrağı asar ve 365 gün o bayrak orada asılı kalır. ben ne zaman oradan geçsem gururla bakarım o bayrağa. umarım da o bayrak hep orada kalır. peki kalması için bizim yapabileceğimiz bir şey var mı? eğer ki o şirkete tüketici anlamında bile katkıda bulunabilirsek ne mutlu bizlere.
bu tür firmalar için birbirimizi uyaralım, herkes bildiğini söylesin. böylece kendi içimizde bir dinamik oluşturalım. unutmayalım ki birlik olan camialar asla yıkılmazlar.
bunun bir de karşı boyutu var tabi ki. o da fenerli olduğu bariz belli olan ve aldığınız ürünlerle bir nevi yaptıkları transfer harcamalarına destek olduğunuz diğer firmalar. bunun için de fenerium ve abdullah kiğılı arasındaki ilişkiyi inceleyebiliriz.
bu yaptığımın tamamen galatasarayımıza daha iyi destek verebilmek için yapılan bir adım olduğunu ve bu tür firma sahiplerinin galatasarayımıza artarak verecekleri desteğin bir şekilde kendilerine geri döneceğinin bilinmesini amaçladığımı bir kez daha belirteyim.
eğer ekonomik olarak en iyi olmak için uğraşıyorsak bizim de bu işin ucundan mutlaka tutmamız gerekmektedir.
