1
galatasaray sözlük mesaj bildirimi. bir kullanıcıdan mesaj alındığı zaman ekranda belirir.
bizim gibi ergenliği, ilk gençlik yılları 2000'lerin başına gelmiş olanlar için anlamı büyüktür aslında. cep telefonun yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı zamanlar işte. nokia 3310 adeta tıbbın geldiği son nokta. şimdilerde yüzüne bakılmayacak cihazlar o zaman okulda vs. büyük sükse yaptırıyor. ergenlik sonrası erkek vücudu, beyni ve ruhu ne yazık ki nihai halini alıyor. mektuplaşma hadisesi yerini mesajlaşmaya bırakıyor tabi. ilk "aşk"lar, ilk reddedilmeler, benim açımdan bakarsak ilk arızalar. "o işler" için yetersiz bir adamım ben, oldum olası. sağdan soldan alınan, ya da ıkına sakıla sorulan numaralara atılan binbir türlü sms'ler. akrostiş diye bişey var mesela. güzel yazınca, çok sevince(ne sevmesiyse o yaşta) falan ara kapanır sanıyorum.
"yazar gibi dili var" dediğiniz daniel'in temelleri buralarda atılıyor işte. ne abuk insanlara, ne saçma sanrılarla ne mesajlar attı bu bünye. ne akrostişler döşedi, neler neler yazdı. hiçbir zaman ekranda "1 yeni mesajınız var" ibaresi ise görünmedi*. taa ki bu galatasaray sözlük ortaya çıkana dek...
8 senede günde 3 mesaj diye ortalamaya vursak, 8-9 bin civarı bir sayı oluyor. bu uyarıların bazıları hayalleri gerçek yapmış, çok defalar mutlu etmiş/huzur vermiş.
aslında yazabildiğimden çok çok daha duygusal bir haldeyim ama, bi türlü sonunu getiremedim.
o değil de 9 bin tane "1 yeni mesajınız var", 18 bin kontör demekti ya...
http://mcdn01.gittigidiyor.net/.../22734055_tn24_0.jpg
bizim gibi ergenliği, ilk gençlik yılları 2000'lerin başına gelmiş olanlar için anlamı büyüktür aslında. cep telefonun yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı zamanlar işte. nokia 3310 adeta tıbbın geldiği son nokta. şimdilerde yüzüne bakılmayacak cihazlar o zaman okulda vs. büyük sükse yaptırıyor. ergenlik sonrası erkek vücudu, beyni ve ruhu ne yazık ki nihai halini alıyor. mektuplaşma hadisesi yerini mesajlaşmaya bırakıyor tabi. ilk "aşk"lar, ilk reddedilmeler, benim açımdan bakarsak ilk arızalar. "o işler" için yetersiz bir adamım ben, oldum olası. sağdan soldan alınan, ya da ıkına sakıla sorulan numaralara atılan binbir türlü sms'ler. akrostiş diye bişey var mesela. güzel yazınca, çok sevince(ne sevmesiyse o yaşta) falan ara kapanır sanıyorum.
"yazar gibi dili var" dediğiniz daniel'in temelleri buralarda atılıyor işte. ne abuk insanlara, ne saçma sanrılarla ne mesajlar attı bu bünye. ne akrostişler döşedi, neler neler yazdı. hiçbir zaman ekranda "1 yeni mesajınız var" ibaresi ise görünmedi*. taa ki bu galatasaray sözlük ortaya çıkana dek...
8 senede günde 3 mesaj diye ortalamaya vursak, 8-9 bin civarı bir sayı oluyor. bu uyarıların bazıları hayalleri gerçek yapmış, çok defalar mutlu etmiş/huzur vermiş.
aslında yazabildiğimden çok çok daha duygusal bir haldeyim ama, bi türlü sonunu getiremedim.
o değil de 9 bin tane "1 yeni mesajınız var", 18 bin kontör demekti ya...
http://mcdn01.gittigidiyor.net/.../22734055_tn24_0.jpg