6
bu final başlığı vasıtası ile ilginç bir enstantaneyi paylaşayım sözlük.
henüz üniversitedeyim. bilet fiyatlarını görüp obareyyyyy! dedikten sonra stadyum çevresindeki sponsor faaliyetlerinden iş ayarlamaya baktım. en mantıklısı oydu. zira şampiyonlar ligi sponsorlarından olan bir elektronik firması adına atatürk olimpiyat stadı çevresinde çekim yapacaktım sadece ve akşamına maçı izleyecektim lakin kısmet olmadı. bu iş bir bayana gitti.
bende maç günü üzgün kırgın topkapı sarayı'ndaki yurttan şöyle yukarı salınayım sultanahmet'e beyazıt'a doğru diye heves ettim... sultanahmet tramvay durağı dolaylarında bir noktada para çekmek için arada bir sokağa girdim. bir de ne göreyim...
atm'nin olduğu sırada iki restoran var ve paylaşılmışlar. solumdakinde milanlılar sağımdakinde liverpoollular oturuyor, atışıyorlar güzel güzel hem de tezahüratlarla. kavga falan yok neşe eğlence gırla. hepsinin yüzü şen... tam o anda milan tarafından bana bir laf atılıyor.
-imparatore, gelasataray, fatih terim, sinyor terim...
lafı atan esmer renkli gözlü manken gibi italyan bir hanımefendi ama eğer o insansa sözlük var ya ben bildiğin orgum, karanlıklar ülkesi sakiniyim.
neyse, işte tam o anda üzerimdeki çok eski sarı renkte antrenman tişörtündeki logodan kızın galatasaray'ı gördüğünü ve böyle sempatik bir harekette bulunduğunu anlıyorum. buna cevaben, bende saygıyla ellerimi havaya kaldırıp milanlıları alkışlıyorum... onlarda hepsi beni alkışlayıp tezahürat etmeye başlıyorlar. ben anlamıyorum tabii o kısmı artık.*
tabii akşama harika finali yurt ekranından izledik ama olsun böyle bir anımdı işte bu.*
henüz üniversitedeyim. bilet fiyatlarını görüp obareyyyyy! dedikten sonra stadyum çevresindeki sponsor faaliyetlerinden iş ayarlamaya baktım. en mantıklısı oydu. zira şampiyonlar ligi sponsorlarından olan bir elektronik firması adına atatürk olimpiyat stadı çevresinde çekim yapacaktım sadece ve akşamına maçı izleyecektim lakin kısmet olmadı. bu iş bir bayana gitti.
bende maç günü üzgün kırgın topkapı sarayı'ndaki yurttan şöyle yukarı salınayım sultanahmet'e beyazıt'a doğru diye heves ettim... sultanahmet tramvay durağı dolaylarında bir noktada para çekmek için arada bir sokağa girdim. bir de ne göreyim...
atm'nin olduğu sırada iki restoran var ve paylaşılmışlar. solumdakinde milanlılar sağımdakinde liverpoollular oturuyor, atışıyorlar güzel güzel hem de tezahüratlarla. kavga falan yok neşe eğlence gırla. hepsinin yüzü şen... tam o anda milan tarafından bana bir laf atılıyor.
-imparatore, gelasataray, fatih terim, sinyor terim...
lafı atan esmer renkli gözlü manken gibi italyan bir hanımefendi ama eğer o insansa sözlük var ya ben bildiğin orgum, karanlıklar ülkesi sakiniyim.
neyse, işte tam o anda üzerimdeki çok eski sarı renkte antrenman tişörtündeki logodan kızın galatasaray'ı gördüğünü ve böyle sempatik bir harekette bulunduğunu anlıyorum. buna cevaben, bende saygıyla ellerimi havaya kaldırıp milanlıları alkışlıyorum... onlarda hepsi beni alkışlayıp tezahürat etmeye başlıyorlar. ben anlamıyorum tabii o kısmı artık.*
tabii akşama harika finali yurt ekranından izledik ama olsun böyle bir anımdı işte bu.*