10
4 haftada 10 puan aldigimiz sezon.
yalniz dikkatlerden kacmasin net bir sekilde her macimizda hakemler tarafindan bazen cok net bazen ince ince kiyiliyoruz. ilk hafta seyircisiz macta rakibe verilmeyen kartlar ve normalde en az 6 dk uzamasi gereken macı 3 dakika uzatmalar.
2.hafta akhisar'da yine takdir haklari sürekli akhisar'dan yana kullanildi. 3. hafta kayseri'de mete kalkavan hep yaptigi gibi surekli rakibin sertligine ses cikarmayip, vermedigi kartlarla, oyunu surekli sogutarak, ince ince caldigi duduklerle ve maca yine az uzatma vererek puan kaybinin net sorumlusu oldu. 4. haftada rize karsisinda evimizde oynamamiza ragmen tolga özkalfa 2 cok net penaltimizi ve rakibin kartlarini es gecerek maci uzun süre 1-0 götürmemize neden oldu. baska bir takim ya da rize ayni macta bir sans golu atsa mac 1-1 bitmeye aday, oysa ki mac daha önce 2-0 olsaydi takim da daha rahat oynayacak be belki fark da artacakti. 89'da 2-0 oldu ve buna ragmen kalan sürede penalti yaptiracak kadar atak oynadigimizi hatirlatalim.
takim, hoca, taraftar havaya girdik ve kenetleniyoruz. avrupa'da da yokken her macimizda istahli ve arzulu oynuyoruz, eksik bölgelere iyi transferler yapip alternatifli bir kadro kurduk ve 15-16 sezonu'nun travmasini cabuk atlattik, o kötü sezonu bile 2 kupayla kapattik ayak üstü.
yani biz böyle bir takimken her ne kadar oturmus sistemi ve yeni transferleriyle besiktas iyi de oynasa henüz lig-avrupa döngüsüne yeni girdi ve bunun sıkıntılarını henüz yasamadı. ama hemen fikstür icin aglamaya basladilar. camia olarak kirilgan bir yapidalar, bir iki hafta kötü gitseler karisacak gibiler. ve bana kalirsa hala gomez ve sosa gibi sistemin en önemli 2 halkasının yeri dolmadı. abubakar atanamamis amokachi. tamam toparlayıp goller atacaktır ama o takimda umut bulut bile 15 gol atar :( talisca ise cok iyi oyuncu ama sosa ile aynı pozisyonun oyuncusu degil. sosa gecen sezon direkt 7-8 puan kazandirdi.
fenerbahce bir sekilde(!) yarista tutulacaktir ama bu oyuncu grubuyla uzun soluklu olacagini zannetmiyorum.
önümüzde bir derbi var ve her türlü sonuca acık. sonucta son yillarda ev sahibi takimlarin derbilerde avantajli oldugu net. yeni de kurulan ve ayaga kalkan bir takim oldugumuzu unutmadan derbiden cikacak her turlu sonuca ragmen hocaya ve takima destek olarak devam etmeliyiz.
daha cok eksigimiz var ama takim yavas yavas oturuyor, sakatlar dönüp ideal 11 ve ideal yedek kulubesine kavusunca maclar daha kolay gececek.
ama ilk basta yazdigim tehlikeye karsı yönetimin de daha simdiden tepki vermesi ve is icten gecmeden konusmasi lazim. iyi giderken bunlari soylemek daha onemli.
insallah guzel bir sekilde devam edip sonunda sampiyon olacagimiz sezon olacak, adı guzel sezon.
(bkz: turgay şeren sezonu)
biz bir aileyiz kenetlendikçe daha da büyüyen...
yalniz dikkatlerden kacmasin net bir sekilde her macimizda hakemler tarafindan bazen cok net bazen ince ince kiyiliyoruz. ilk hafta seyircisiz macta rakibe verilmeyen kartlar ve normalde en az 6 dk uzamasi gereken macı 3 dakika uzatmalar.
2.hafta akhisar'da yine takdir haklari sürekli akhisar'dan yana kullanildi. 3. hafta kayseri'de mete kalkavan hep yaptigi gibi surekli rakibin sertligine ses cikarmayip, vermedigi kartlarla, oyunu surekli sogutarak, ince ince caldigi duduklerle ve maca yine az uzatma vererek puan kaybinin net sorumlusu oldu. 4. haftada rize karsisinda evimizde oynamamiza ragmen tolga özkalfa 2 cok net penaltimizi ve rakibin kartlarini es gecerek maci uzun süre 1-0 götürmemize neden oldu. baska bir takim ya da rize ayni macta bir sans golu atsa mac 1-1 bitmeye aday, oysa ki mac daha önce 2-0 olsaydi takim da daha rahat oynayacak be belki fark da artacakti. 89'da 2-0 oldu ve buna ragmen kalan sürede penalti yaptiracak kadar atak oynadigimizi hatirlatalim.
takim, hoca, taraftar havaya girdik ve kenetleniyoruz. avrupa'da da yokken her macimizda istahli ve arzulu oynuyoruz, eksik bölgelere iyi transferler yapip alternatifli bir kadro kurduk ve 15-16 sezonu'nun travmasini cabuk atlattik, o kötü sezonu bile 2 kupayla kapattik ayak üstü.
yani biz böyle bir takimken her ne kadar oturmus sistemi ve yeni transferleriyle besiktas iyi de oynasa henüz lig-avrupa döngüsüne yeni girdi ve bunun sıkıntılarını henüz yasamadı. ama hemen fikstür icin aglamaya basladilar. camia olarak kirilgan bir yapidalar, bir iki hafta kötü gitseler karisacak gibiler. ve bana kalirsa hala gomez ve sosa gibi sistemin en önemli 2 halkasının yeri dolmadı. abubakar atanamamis amokachi. tamam toparlayıp goller atacaktır ama o takimda umut bulut bile 15 gol atar :( talisca ise cok iyi oyuncu ama sosa ile aynı pozisyonun oyuncusu degil. sosa gecen sezon direkt 7-8 puan kazandirdi.
fenerbahce bir sekilde(!) yarista tutulacaktir ama bu oyuncu grubuyla uzun soluklu olacagini zannetmiyorum.
önümüzde bir derbi var ve her türlü sonuca acık. sonucta son yillarda ev sahibi takimlarin derbilerde avantajli oldugu net. yeni de kurulan ve ayaga kalkan bir takim oldugumuzu unutmadan derbiden cikacak her turlu sonuca ragmen hocaya ve takima destek olarak devam etmeliyiz.
daha cok eksigimiz var ama takim yavas yavas oturuyor, sakatlar dönüp ideal 11 ve ideal yedek kulubesine kavusunca maclar daha kolay gececek.
ama ilk basta yazdigim tehlikeye karsı yönetimin de daha simdiden tepki vermesi ve is icten gecmeden konusmasi lazim. iyi giderken bunlari soylemek daha onemli.
insallah guzel bir sekilde devam edip sonunda sampiyon olacagimiz sezon olacak, adı guzel sezon.
(bkz: turgay şeren sezonu)
biz bir aileyiz kenetlendikçe daha da büyüyen...