resim
Abdülkerim Durmaz
Görev:Gençlik Gelişim Teknik Sorumlusu
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:64
Uyruk:Türkiye
  • 89
    ne kadar saçmalarsa saçmalasın ve ne kadar fanatik fenerli olursa olsun seviyorum ben bu abimizi. art niyet yok adamda, saf, temiz. nasıl büyütülmüşse onu doğru kabul eden, tecrübeleri ile var olan bir insanoğlu işte. hataları, yanlış söylemleri olsa da kurduğu hiçbir cümlede art niyet sezmediğim iyi kalpli biri abdülkerim hoca.

    birazcık futbol geçmişine değinmek istiyorum. rivayetlere göre döneminin en iyi stoperi yani o dönemin tabiri ile liberosu imiş. ilginçtir ki libero olmasına rağmen gayet iyi bir tekniğinin olduğundan hatta çalım atarak rakip ceza yayının oralara gelebildiğinden dahi bahsediliyor. zat-ı şahaneleri yakın dönemdeki bir röportajında ise kendisini sergen yalçın'a benzettiğini söylemiştir. sert de oynarmış durmaz hoca. ona maç içinde yamuk yapan futbolculara maçın son anlarında sağlam tekmeler geçirirmiş.

    tarihi 8-0'lık ingiltere maçımızda( türk milli takımı ile ) gary lineker'i meşhur etmesiyle nam salmıştır. maçta 3 gol atan dönemin zıpkın forveti lineker, bu maçtan itibaren şöhret basamaklarını hızla çıkmıştır. lineker'i tutma görevi verilen abdulkerim'in maça dair tek gayesi ise maçtan önce gerçekleşmiştir: wembley'e ayak basan ilk türk olmak.

    maçtan önceki son antrenman wembley'de yani maçın oynanacağı statta yapılacaktır. otobüs durur ve kafile yavaştan inmeye başlar derken bir anda abdulkerim koşmaya başlar, öyle böyle de değil hani. herkes ''noluyor lan buna'' bakışları atarken abdulkerim çimlere varmıştır bile. ardından gelen takım arkadaşlarına ise şöyle cevap verir: ''bu stada ilk ben ayak basmalıydım.''

    yıllar sonra verdiği bir roportajda lineker için: "maç bitti, forma değiştireceğiz, ben de maç içerisinde lineker'e giderek ''formamızı değiştirelim'' dedim. adam maçtan sonra gündeme geldi, bütün kameralar adamın başına toplandı. adamı şöhret yaptım bir yerde. ben onu iyi tutsam, gol atamasa kameralar ona gider miydi? o da bana ''bekle, röportaj yapıyorum, formayı sonra alırsın'' dedi. soyunma odasına gittim. arkadaşlara görüyor musunuz, herifi dünya futboluna kazandırdım, bana bekle diyor dedim. o maçtan sonra adam dünya kupalarında, avrupa kupalarında gol attı, ismi duyuldukça fenerbahçe'de arkadaşlar ''seninki gene arjantin'e atmış'' diye bana takılıyorlardı. o gün ben iyi oynasam belki de adamın futbol dünyasında böyle bir yeri olmayacaktı. boş adam değil, ama hayırsız."

    garibim abdülkerim hoca yıllarca lineker'den telefon bekler ama o telefon tabii ki gelmeyecektir. hayırsız kelimesinin nedeni budur.

    futbolu bıraktıktan sonra kahvehane açar kendisine. 1 sene sonra yaka paça ikna ederler kendisini, tekrar futbola dönme hususunda. ittire kaktıra devam eder sonraları, antrenörlük içinse erdoğan arıca hocanın sözleriyle ikna olur.

    şimdilerde ise beyaz- derin futbol yorumcusu. birkaç diyalog üzerinden gitsek iyi olacak sanki:

    -----
    ertem şener: sinan engin gerçekten tarafsız bir yorumcu. ben tarafsız bir yorumcu/spikerim. (programın tarafsızlığını dile getirmeye çalışıyor.)
    abdulkerim durmaz: ben tarafım.

    ----- :)

    işte bu kadar açık sözlü ve saf esasında hoca. doğru ya kendisi baya bir taraf. sarı lacivert tarafta ama gönüller bir olsun ne diyelim.

    deniz çoban canlı yayındadır ve eski hakeme çeşitli komplo içerikli sorular sorulmaktadır ahmet çakar, rok ve ertem tarafından. soyunma odasına giren başkan oldu mu, arayan siyasetçi oldu mu, bu hakemlerle lig biter mi, hakem hatalarının sebebi ne gibi sorular gelmektedir.

    a.d : benim de bir sorum var.
    e.ş : abdülkerim hocanın sorusu varmış.
    d.ç : buyrun.
    a.d : hakemlikten önce amatörde, süper amatörde falan hiç futbol oynadınız mı ?
    d.ç : evet uzun yıllar amatörde oynadım.
    a.d : tamam teşekkür ederim, buydu benim sorum.

    ya şuradaki temizliğe bakar mısınız? ve bu haliyle bile güldürmeyi başarıyor.

    velhasılı kelam abdülkerim hoca iyi adamdır, severiz. severek takip ediyoruz hocam :)
App Store'dan indirin Google Play'den alın