106
genç yetenekleri parlatmak için en doğru adres olan, dünya çapındaki eğitim merkezi çaykur rizespor'a kiralanmıştır.
ulan şu çoluk çocuğu gerizekalı anadolu kulüplerine değil, belçika ligine, hollanda ligine, portekiz 2. ligine gerekirse üstüne para vererek kiralasanıza. türkiye topraklarında bursaspor hariç genç oyuncu yetiştirmeyi bilen bir tane takım yok işte yahu. ne hala rizesporla alanyasporla uğraşıp duruyorsunuz? bir tane bilet alıp atın şu çocuğu hollanda'ya, atın portekiz'e, binsin belediye otobüsüne havaalanından şehir merkezine gitsin. orada 1-2 saat gezinip bir tane mahalle takımı bulsun. iki sene boyunca gündüz garsonluk yapıp akşamları futbol oynasın. inan bana rizespor'da gelişeceğinden çok daha fazla gelişir.
yani normalde akıllıca yönetilen bir kulübün yabancı sınırı kalktığı anda bir güney amerika veya doğu avrupa takımıyla altyapı anlaşmasına gitmesi, oradaki bir takımı pilot takım yapması beklenirdi ama bu yönetime de haksızlık etmek istemiyorum. daha çarpım tablosunu bilmeyen öğrenciden integral çözmesini elbette bekleyemeyiz. ama çok basit yahu, altyapından çıkan çocuğu rizespor'a değil nac breda'ya standard liege'ye teklif edeceksin. kabul ederlerse vizesini alıp yollayacaksın. bu kadar basit.
neyse 2 sene sonra bu kardeşimizi de 50 bin euro'ya satıp yolumuzu buluruz hamdolsun. hatta belki 100 bine falan satarsak muhteşem bir iş yapmış oluruz, altyapımızla iyiden iyiye gururlanırız. sonuçta boru değil, galatasaray altyapısı bu. bize boşuna türkiye'nin batıya açılan penceresi demiyorlar.
tevfik fikret salonu'ndan (bu adamcağızın adını kullanmaları da apayrı bir ironi) o pencerenin önüne tahta perdeyi sizler çaktınız ama ne olmuş yani? galatasaray adası'nda müesseseden iki kadeh yuvarlarsınız, en baba avrupalı siz olursunuz yine. aynen üstat bizim memleketin insanı düşünmeyi bilmiyor, ne kadar lümpen varsa bizim takımı tutuyor vallahi. bu fanları kontrol etmenin bir yolunu bulmak lazım yoksa keyfimizi kaçıracak bunlar. ha, bir de gelecek toplantıda başkan'a söyleyelim de şu aidatları biraz indirsin. bir de bizim yeğen meselesi vardı, ona iş ayarlayacaktı dönmedi hala. oğlum bizim kalamar vardı, nerede kaldı o?
ulan şu çoluk çocuğu gerizekalı anadolu kulüplerine değil, belçika ligine, hollanda ligine, portekiz 2. ligine gerekirse üstüne para vererek kiralasanıza. türkiye topraklarında bursaspor hariç genç oyuncu yetiştirmeyi bilen bir tane takım yok işte yahu. ne hala rizesporla alanyasporla uğraşıp duruyorsunuz? bir tane bilet alıp atın şu çocuğu hollanda'ya, atın portekiz'e, binsin belediye otobüsüne havaalanından şehir merkezine gitsin. orada 1-2 saat gezinip bir tane mahalle takımı bulsun. iki sene boyunca gündüz garsonluk yapıp akşamları futbol oynasın. inan bana rizespor'da gelişeceğinden çok daha fazla gelişir.
yani normalde akıllıca yönetilen bir kulübün yabancı sınırı kalktığı anda bir güney amerika veya doğu avrupa takımıyla altyapı anlaşmasına gitmesi, oradaki bir takımı pilot takım yapması beklenirdi ama bu yönetime de haksızlık etmek istemiyorum. daha çarpım tablosunu bilmeyen öğrenciden integral çözmesini elbette bekleyemeyiz. ama çok basit yahu, altyapından çıkan çocuğu rizespor'a değil nac breda'ya standard liege'ye teklif edeceksin. kabul ederlerse vizesini alıp yollayacaksın. bu kadar basit.
neyse 2 sene sonra bu kardeşimizi de 50 bin euro'ya satıp yolumuzu buluruz hamdolsun. hatta belki 100 bine falan satarsak muhteşem bir iş yapmış oluruz, altyapımızla iyiden iyiye gururlanırız. sonuçta boru değil, galatasaray altyapısı bu. bize boşuna türkiye'nin batıya açılan penceresi demiyorlar.
tevfik fikret salonu'ndan (bu adamcağızın adını kullanmaları da apayrı bir ironi) o pencerenin önüne tahta perdeyi sizler çaktınız ama ne olmuş yani? galatasaray adası'nda müesseseden iki kadeh yuvarlarsınız, en baba avrupalı siz olursunuz yine. aynen üstat bizim memleketin insanı düşünmeyi bilmiyor, ne kadar lümpen varsa bizim takımı tutuyor vallahi. bu fanları kontrol etmenin bir yolunu bulmak lazım yoksa keyfimizi kaçıracak bunlar. ha, bir de gelecek toplantıda başkan'a söyleyelim de şu aidatları biraz indirsin. bir de bizim yeğen meselesi vardı, ona iş ayarlayacaktı dönmedi hala. oğlum bizim kalamar vardı, nerede kaldı o?
