56
biz ligi 5. sırada tamamlayacaksak sonucunun önemli olmaması gereken, tamamlayamayacaksak da zaten biz bitmişiz olarak düşündüğümden hiç umrumda olmayan maçtır. bazı renkdaşlar şu maçı kazanıp feneri şampiyon yaparsak biteriz falan demişler ve benim çevremde de çok var böyle düşünen renkdaşlarım, ama bence durum hiç de öyle değil. rakibinin kötü olmasını istemek ve bundan faydalanarak başarılı olabileceğimizi düşünmek küçük kulüplerin mantığıdır. ben bir galatasaraylı olarak rakibimizin yada rakiplerimizin (kendi ligimizden bahsediyorum) ne kadar güçlü olması demek kendi kulübümün de o kadar güçlenmesi demek olarak bakıyorum.
günümüzün atletico madrid örneğini vermek istiyorum; bugün bu kadro yapısıyla, futbolcusuyla, teknik ekibiyle, ekonomisiyle türkiye liginde olsa her sene ligi domine ederdi ve kendini dünyanın en güçlü kulübüplerinden biri olarak görebilirdi. bu sanrı da "ben oldum" kavramının doğuracağı duraklama, gerileme, gelişememe, hırs ve azim kaybı gibi sonuçları doğururdu. ama adamlar barcelona ve real madrid gibi iki dev takımla aynı ligde oynadıklarından bir türlü zirveye çıkamıyorlar, çıkamadıkça da gelişme gösteriyorlar ve adamlar yıllardır her sene üstüne daha da koyarak ilerliyor.
sonuç olarak, asıl konumuza geri dönecek olursak, galatasaray yerel bir kulüp değildir desem, uluslararası, bir dünya kulübüdür desem muhtemelen hepiniz katılırsınız bana. fakat bu durumda ben de size derimki madem öyleyiz (ki bence öyleyiz) , o zaman yerel rakiplerinin zayıflamasını istemeyeceksin, hatta güçlenmeleri hoşuna gidecek ve böylece liginde önüne geleni yendiğin dönemlerde bile avrupa arenasına çıktığında alt sıra takımı muamelesi görmeyeceksin.
ne zaman ligimizde en azından ilk 5'te yer alan kulüpler avrupaya gittiğinde turları rahat rahat geçip, elendiğinde ise sadece şansızlıktan yada hakem hataları gibi sebeplerden yenilecekler zayıf takım olduklarından değil, işte o zaman bizim lig adam olmuş diyebiliriz. şu anda şampiyonumuz bile orta seviye bir avrupa takımıyla baş edemiyor.
bırakın rakiplerimiz daha da güçlensin, mario gomez'i alan oynatan değil o'nun gibi adamları yetiştiren kulüpler olsunlar. gerekirse 3 sene 5 sene biz hiç şampiyon olamayalım bile. ama eğer durum böyle olursa biz 3. de olsak 4. de olsak avrupaya çıktığımızda önümüzde kimse duramaz ki galatasaray'ımızın mottosu budur...
gerçekten sonuç olarak; koyup geçmemiz gereken maçtır. avrupa biletini bir şekilde almalıyız bırakın kim şampiyon olursa olsun.
günümüzün atletico madrid örneğini vermek istiyorum; bugün bu kadro yapısıyla, futbolcusuyla, teknik ekibiyle, ekonomisiyle türkiye liginde olsa her sene ligi domine ederdi ve kendini dünyanın en güçlü kulübüplerinden biri olarak görebilirdi. bu sanrı da "ben oldum" kavramının doğuracağı duraklama, gerileme, gelişememe, hırs ve azim kaybı gibi sonuçları doğururdu. ama adamlar barcelona ve real madrid gibi iki dev takımla aynı ligde oynadıklarından bir türlü zirveye çıkamıyorlar, çıkamadıkça da gelişme gösteriyorlar ve adamlar yıllardır her sene üstüne daha da koyarak ilerliyor.
sonuç olarak, asıl konumuza geri dönecek olursak, galatasaray yerel bir kulüp değildir desem, uluslararası, bir dünya kulübüdür desem muhtemelen hepiniz katılırsınız bana. fakat bu durumda ben de size derimki madem öyleyiz (ki bence öyleyiz) , o zaman yerel rakiplerinin zayıflamasını istemeyeceksin, hatta güçlenmeleri hoşuna gidecek ve böylece liginde önüne geleni yendiğin dönemlerde bile avrupa arenasına çıktığında alt sıra takımı muamelesi görmeyeceksin.
ne zaman ligimizde en azından ilk 5'te yer alan kulüpler avrupaya gittiğinde turları rahat rahat geçip, elendiğinde ise sadece şansızlıktan yada hakem hataları gibi sebeplerden yenilecekler zayıf takım olduklarından değil, işte o zaman bizim lig adam olmuş diyebiliriz. şu anda şampiyonumuz bile orta seviye bir avrupa takımıyla baş edemiyor.
bırakın rakiplerimiz daha da güçlensin, mario gomez'i alan oynatan değil o'nun gibi adamları yetiştiren kulüpler olsunlar. gerekirse 3 sene 5 sene biz hiç şampiyon olamayalım bile. ama eğer durum böyle olursa biz 3. de olsak 4. de olsak avrupaya çıktığımızda önümüzde kimse duramaz ki galatasaray'ımızın mottosu budur...
gerçekten sonuç olarak; koyup geçmemiz gereken maçtır. avrupa biletini bir şekilde almalıyız bırakın kim şampiyon olursa olsun.
