249
belki elli tane cümle yazıp sildim içimdek acıyı tarif edebilmek için ama olmadı.
öyle çok değil ben sarven abiyle bir kere oturup rakı içtim sadece. o gün no racism'in ne kadar mükemmel bir insana abi dediğini gördüm. sonrasında ara ara whatsapp ve twitter üzerinden muhabbet ettik iyi bir abi kazandım dedim.
o oturduğumuz gün içindeki sabonis hayranlığını öğrendim. adam bir gecede zalgrise sempatiyle bakmamı sağladı.
sonra bir gün toplandık. yine sözlükten bir kardeşimiz almanya'ya kesin dönüş yapacaktı. son bir rakı içelim dedik. masadaki eksiğimiz no racism'di. en son telefonu kapanınca gelmeyecek falan dedik. sonra kötü haber geldi kendisinden abim balkondan düştü diye. şaşkındık hepimiz.
zaman geçti biraz daha no racism'le her konuşmamızda daha iyiye gittiği haberini aldık. normal gıda almaya başladı dedi birlikte sevindik. tepki veriyor dedi mutlu olduk. birlikte güldük eğlendik. artık normale dönüyor dedik. tütün kolonyasını alıp hastane ziyaretine gideceğimiz günü beklemeye başladık.
ama bu sabah o acı mesaj geldi. başımız sağolsun dedi no racism. kahvaltı masasında en son annemin dürtmesiyle kendime geldim. evden ruh gibi çıktım. yanına gittik no racism'in. güçlü gözüküyordu öyle olmak zorundaydı. sakin olması gerekliydi.
biz bugün çok zor bir gün geçirdik. şu an hala gözümün önüne kadehlerimizi tokuşturduğumuz dakikalar geliyor.
ben bugün bir abimi kaybettim. üzgünüm. isyan edesim var. hayat iyiler için çok kısa. ölmemesi gereken herkes bir bir bizi terk ediyor.
seni hiç unutmayacağız. kardeşin öz kardeşimizdir bize emanettir.
mekanın zaten cennet ölümsüz yazar sarven sarwidas anbarcı...
öyle çok değil ben sarven abiyle bir kere oturup rakı içtim sadece. o gün no racism'in ne kadar mükemmel bir insana abi dediğini gördüm. sonrasında ara ara whatsapp ve twitter üzerinden muhabbet ettik iyi bir abi kazandım dedim.
o oturduğumuz gün içindeki sabonis hayranlığını öğrendim. adam bir gecede zalgrise sempatiyle bakmamı sağladı.
sonra bir gün toplandık. yine sözlükten bir kardeşimiz almanya'ya kesin dönüş yapacaktı. son bir rakı içelim dedik. masadaki eksiğimiz no racism'di. en son telefonu kapanınca gelmeyecek falan dedik. sonra kötü haber geldi kendisinden abim balkondan düştü diye. şaşkındık hepimiz.
zaman geçti biraz daha no racism'le her konuşmamızda daha iyiye gittiği haberini aldık. normal gıda almaya başladı dedi birlikte sevindik. tepki veriyor dedi mutlu olduk. birlikte güldük eğlendik. artık normale dönüyor dedik. tütün kolonyasını alıp hastane ziyaretine gideceğimiz günü beklemeye başladık.
ama bu sabah o acı mesaj geldi. başımız sağolsun dedi no racism. kahvaltı masasında en son annemin dürtmesiyle kendime geldim. evden ruh gibi çıktım. yanına gittik no racism'in. güçlü gözüküyordu öyle olmak zorundaydı. sakin olması gerekliydi.
biz bugün çok zor bir gün geçirdik. şu an hala gözümün önüne kadehlerimizi tokuşturduğumuz dakikalar geliyor.
ben bugün bir abimi kaybettim. üzgünüm. isyan edesim var. hayat iyiler için çok kısa. ölmemesi gereken herkes bir bir bizi terk ediyor.
seni hiç unutmayacağız. kardeşin öz kardeşimizdir bize emanettir.
mekanın zaten cennet ölümsüz yazar sarven sarwidas anbarcı...