35
baştan not: melo'nun dilosuyum. ötekilerine çok da şeyim yok.
mancini, melo ya da telles'e sallamanın mantıksız olduğu maç. öncelikle mancini keyfinden üçlü savunma oynatmadı. inter'de dodo, murillo, vidic ve juan sakat. ranocchia ise fiziksel olarak hazır değil. bu yüzden şu an savunmada gary medel bile var.
bir ikincisi de maçla alakalı. elf gözlerim maçı izlemeden sallayan arkadaşlar görüyor. ilk gol tamamen kaleci handanovic'in hatasıdır. yavaş kaldı ve penaltı yaptırdı. ikinci golde handanovic'in (şutu önde karşılaması belki) hatta inter savunmasının yapabileceği hiçbir şey yoktu zira ilicic inanılmaz sert bir şut çıkardı. üçüncü gol fiorentina sol bekinin inanılmaz çabası sonucu gelmiştir. marcos alonso'ydu galiba.
tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de cristian zapata'nın hatalı pası sonrası bir başka defans oyuncusu miranda kırmızı kart görmek zorunda kaldı. fiorentina'nın son golü ise ilicic ve kalinic'in bireysel çabasıyla geldi. izlemeyenler bilemeyeceği için söyleyelim, ilicic kalinic ikilisi inanılmaz bir maç çıkardı. ilicic 1 gol (p) 2 asist, kalinic ise hat-trick ile oynadı. hayır bir de bu arkadaşlar fiorentina'yı küme takımıymış falan sanıyor herhalde. şu an lider fiorentina ilk 6 maç sonucunda 5 galibiyet, 1 mağlubiyetle lider durumda. hatta ve hatta ucundan dahi alakalı olsa aynı fiorentina geçen sezon inter'i her iki maçta da yendi.
bu maçta alex telles ve melo'ya gelince, ikisi de gayet iyi oynamışlardır. erken gelen kırmızı kartın ardından melo'nun yanında oynayan adamlar kondogbia ve guarin de sarı kart görünce inter orta sahası daha da yumuşadı. hatta kondogbia kırmızı kartın eşiğine geldiği için ikinci yarıda mancini onu çıkarmak zorunda kaldı. bunların üstüne de zaten inter'in orta sahadaki direncini melo sağladı. hücumda da jovetic maçtan önce ısınırken sakatlandığı için palacio vardı ve o da jovetic'in önceki maçlarda yarattığı etkiyi yaratamadı. inter'in tek golünün asistini de telles yaptı zaten.
yani hadi sallayacaksınız bari maçın özetini izleyin. bak maçı izleyin bile demiyorum, özetini izleyin. lan hadi onu da bıraktım golleri izleyin bari. bak hadi onu da bıraktım, bir izleyene sorun önce.
başta da söylediğim gibi melo'nun dilosuyum. sebebi de şu; psikolojik üstünlüğün mına koyayım onu atın bir kenara, bu adam orta sahada dirençli olmamızı sağlayan tek adamdı tek. madem sen bu adamın yerine transferin son günü muadil birini alamıyorsun, o zaman satmayacaksın. ha melo'nun gideceği zaten transfer sezonunun başından belliydi, bunun taraftar da farkındaydı, yönetim de farkındaydı. ama onlar hareketsiz kalmayı seçti.
mancini, melo ya da telles'e sallamanın mantıksız olduğu maç. öncelikle mancini keyfinden üçlü savunma oynatmadı. inter'de dodo, murillo, vidic ve juan sakat. ranocchia ise fiziksel olarak hazır değil. bu yüzden şu an savunmada gary medel bile var.
bir ikincisi de maçla alakalı. elf gözlerim maçı izlemeden sallayan arkadaşlar görüyor. ilk gol tamamen kaleci handanovic'in hatasıdır. yavaş kaldı ve penaltı yaptırdı. ikinci golde handanovic'in (şutu önde karşılaması belki) hatta inter savunmasının yapabileceği hiçbir şey yoktu zira ilicic inanılmaz sert bir şut çıkardı. üçüncü gol fiorentina sol bekinin inanılmaz çabası sonucu gelmiştir. marcos alonso'ydu galiba.
tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de cristian zapata'nın hatalı pası sonrası bir başka defans oyuncusu miranda kırmızı kart görmek zorunda kaldı. fiorentina'nın son golü ise ilicic ve kalinic'in bireysel çabasıyla geldi. izlemeyenler bilemeyeceği için söyleyelim, ilicic kalinic ikilisi inanılmaz bir maç çıkardı. ilicic 1 gol (p) 2 asist, kalinic ise hat-trick ile oynadı. hayır bir de bu arkadaşlar fiorentina'yı küme takımıymış falan sanıyor herhalde. şu an lider fiorentina ilk 6 maç sonucunda 5 galibiyet, 1 mağlubiyetle lider durumda. hatta ve hatta ucundan dahi alakalı olsa aynı fiorentina geçen sezon inter'i her iki maçta da yendi.
bu maçta alex telles ve melo'ya gelince, ikisi de gayet iyi oynamışlardır. erken gelen kırmızı kartın ardından melo'nun yanında oynayan adamlar kondogbia ve guarin de sarı kart görünce inter orta sahası daha da yumuşadı. hatta kondogbia kırmızı kartın eşiğine geldiği için ikinci yarıda mancini onu çıkarmak zorunda kaldı. bunların üstüne de zaten inter'in orta sahadaki direncini melo sağladı. hücumda da jovetic maçtan önce ısınırken sakatlandığı için palacio vardı ve o da jovetic'in önceki maçlarda yarattığı etkiyi yaratamadı. inter'in tek golünün asistini de telles yaptı zaten.
yani hadi sallayacaksınız bari maçın özetini izleyin. bak maçı izleyin bile demiyorum, özetini izleyin. lan hadi onu da bıraktım golleri izleyin bari. bak hadi onu da bıraktım, bir izleyene sorun önce.
başta da söylediğim gibi melo'nun dilosuyum. sebebi de şu; psikolojik üstünlüğün mına koyayım onu atın bir kenara, bu adam orta sahada dirençli olmamızı sağlayan tek adamdı tek. madem sen bu adamın yerine transferin son günü muadil birini alamıyorsun, o zaman satmayacaksın. ha melo'nun gideceği zaten transfer sezonunun başından belliydi, bunun taraftar da farkındaydı, yönetim de farkındaydı. ama onlar hareketsiz kalmayı seçti.