felipe melo

kendisi burada da belirtildiği üzere galatasaray'dan ayrılmayı hiç düşünmediğini belirtmiş futbolcumuz. bu durumda üç ihtimal var. ya yalan söylüyor, ya gitmeyi düşünmediği halde sözleşme için ayak yaptı, ya da birileri kendisini göndermeye çalışıp jem karacan gibi ne alacağını bildiği oyunculardan ne alacağını o kadar da bilmediğini fark edince yine melo'ya sarıldı. ben de transfer dönemindeki tavrından dolayı kızgınım. ceza alması gerektiğine kimsenin itiraz edeceğini sanmıyorum. muhtemelen takıma bildiğimiz melo'dan uzak bir şekilde gelecek. kötü bir gidişte de günah keçisi ilan edilecek. ama ne yazık ki yaz boyuca yatmış melo takımdaki oyuncuların çoğunun düzenli antrenman yapmış halinden daha makbul. kamplarda yer alıp da yanından hızlı şekilde adam geçince yere düşen adamları gördükten sonra insanın melo'ya kızası da gelmiyor. bu kadar ciddiyetsiz ve umursamaz adamların dolu olduğu takımda ben melo'ya kızmaktan çok üzülüyorum. sen karşı yarı sahada pres yapıp rakip atakta eli belinde kendi kalesine bakan sağ beke zam yapıyorsan melo gibi canını dişine takıp sakat sakat sahaya çıkan adamın sana saygı duymasını sağlayamazsın.

edit: konuya duygusal yaklaşıyor olabilirim, haklı olmayabileceğimi kabul ediyorum. ama bir oyuncuyu göndermeyi istemek sadece o adama git kendine kulüp bul demek değildir. eğer bir teknik adam 1 sezon daha sözleşmesi olan adamdan yararlanmayı planlıyorsa o oyuncuya kamp döneminde fazladan izin vermez. menajerin gitsin halletsin, biz teklifleri değerlendiririz der. açıkçası melo'nun inter'den alacağı paranın galatasaray'da aldığından az olmasına rağmen transferin hamza hoca'nın onay vermesine kalacak noktaya gelmesi beni tek şeyi düşünmeye itiyor.