Kariyer Sonu1874
"biraz olsun futbol oynamış, amatör dahi bir takımda bulunmuş olan varsa bilir bunu, rakip çaprazda topu ayağına aldıysa yakın direğe vurdurmazsın ne yapar yapar uzak direğe vurmasını sağlarsın." eleştirisine kendisi de mazhar olmuş. bu tarz eleştirileri birçok kaleci ve defans oyuncusu hakkında okuyorum sosyal medyada. cümleler aşağı yukarı aynı ama bu tür akıl yürütmede fundmental bir sorun var.
"biraz olsun futbol oynamış biri" bunu biliyorsa, yıllardır avrupa sathındaki başaltı takımlarda görev yapan (lille, galatasaray) chedjou bunu hayli hayli biliyordur. gel gelelim bu cümle, chedjounun sanki bu temel şeyi bilmediğini ima ediyor. eğer chedjou da bu temel konumlanmayı bilmiyorsa, "biraz olsun futbol oynamış biri"nden daha ileri gidemezdi. kaldı ki bu adam hem lillede hem galatasarayda başarılı oldu. hatta şurada bruno alvesle karşılaştırmıştım:
http://www.squawka.com/...ds/shot_accuracy#avg
bir maçta yapılan bir hata üzerinden bu kadar gereksiz coşulması anlamsız. kaldı ki, topçular bazen anlık olarak alışılageldik ezbere davranışların dışına çıkar. o anda kalbine güvenir ve risk alır. bu riskler bazen başarısız olur. gel gelelim fenerbahçe maçında rakibiyle bire bir kalan chedjou bu manzarayla bir kez değil, sezon boyu onlarca kez karşılaştı. her seferinde bire bir kaldı. rakip her seferinde orta sahayı 3 5 kişiyle geçip savunmacılarla karşı karşıya kaldı. duvar olsa yıkılır, chedjounun yaptığı kritik müdahaleleriyse kimse görmüyor. sevmek istemiyorsan sevmiyorsun işte, yapacak bir şey yok. sanki stabillikte dünya markası olmuş bir savunma dörtlümüz vardı da chedjou sürekli hata yaptı. savunma bu kadar çok rotasyona uğrarsa hiçbir stoper tam verim veremez.
kusura bakmayın da, bugün bu kadar bilgi kirliliğinin sebebi de zaten "futbolu biraz oynamış" olanların profesyonel futbolculara bol keseden sallaması. sıkıntı o "biraz" oynayıp kendini eksper sanmakta zaten.
neyse, chedjou bu takımın önemli bir parçasıdır. o lider denen ujfalusi de o konuma ancak 33 yaşında ulaşmıştı. o da yanında 19luk topçu vardı da ortaya çıktı. fiorentina zamanlarını, atl madrid zamanlarını da biliyoruz yoksa. gelirken "kazma bu, 3ün 1i, kasap, topu görse bomba sanır..." türü eleştiriler gırla gidiyordu. futbol şans işi işte. evreni de şans ve takıntılar yönlendiriyor.
"biraz olsun futbol oynamış biri" bunu biliyorsa, yıllardır avrupa sathındaki başaltı takımlarda görev yapan (lille, galatasaray) chedjou bunu hayli hayli biliyordur. gel gelelim bu cümle, chedjounun sanki bu temel şeyi bilmediğini ima ediyor. eğer chedjou da bu temel konumlanmayı bilmiyorsa, "biraz olsun futbol oynamış biri"nden daha ileri gidemezdi. kaldı ki bu adam hem lillede hem galatasarayda başarılı oldu. hatta şurada bruno alvesle karşılaştırmıştım:
http://www.squawka.com/...ds/shot_accuracy#avg
bir maçta yapılan bir hata üzerinden bu kadar gereksiz coşulması anlamsız. kaldı ki, topçular bazen anlık olarak alışılageldik ezbere davranışların dışına çıkar. o anda kalbine güvenir ve risk alır. bu riskler bazen başarısız olur. gel gelelim fenerbahçe maçında rakibiyle bire bir kalan chedjou bu manzarayla bir kez değil, sezon boyu onlarca kez karşılaştı. her seferinde bire bir kaldı. rakip her seferinde orta sahayı 3 5 kişiyle geçip savunmacılarla karşı karşıya kaldı. duvar olsa yıkılır, chedjounun yaptığı kritik müdahaleleriyse kimse görmüyor. sevmek istemiyorsan sevmiyorsun işte, yapacak bir şey yok. sanki stabillikte dünya markası olmuş bir savunma dörtlümüz vardı da chedjou sürekli hata yaptı. savunma bu kadar çok rotasyona uğrarsa hiçbir stoper tam verim veremez.
kusura bakmayın da, bugün bu kadar bilgi kirliliğinin sebebi de zaten "futbolu biraz oynamış" olanların profesyonel futbolculara bol keseden sallaması. sıkıntı o "biraz" oynayıp kendini eksper sanmakta zaten.
neyse, chedjou bu takımın önemli bir parçasıdır. o lider denen ujfalusi de o konuma ancak 33 yaşında ulaşmıştı. o da yanında 19luk topçu vardı da ortaya çıktı. fiorentina zamanlarını, atl madrid zamanlarını da biliyoruz yoksa. gelirken "kazma bu, 3ün 1i, kasap, topu görse bomba sanır..." türü eleştiriler gırla gidiyordu. futbol şans işi işte. evreni de şans ve takıntılar yönlendiriyor.
