117
2 temmuz 1986 fransa doğumludur. ancak kökenlerinin geldiği kuzey afrika ülkesi fas milli takımı'nın as oyuncularındandır. sürekli gerek yabancı kısıtlamasının gevşetilmesi sonucu daha ılımlı yaklaşanların, gerekse kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur örneğinin kahramanına uygun görenlerin verdiği isim olan nordin amrabat'ın da milli takımdan arkadaşıdır.
şimdi sözlükte genel olarak bir tartışma hakim. chahechoue'nin -bundan sonra aatif diyeceğim, itiraf ediyorum kopyala yapıştır yaptım- galatasaray futbol takımı kalitesinde olup olmadığı konusunda herkes fikirlerini iyi niyetli veya kötü niyetli belirtiyor. naçizane ben de kendisiyle alakalı gerek kişisel yorumum, gerekse oyuncu hakkında bilgi içeren üç beş kelam etmek istiyorum.
öncelikle şu tartışılıyor. 'bu aatif forvet mi, kanat mı, orta saha mı?' diye. evet, aatif bir forvet oyuncusu değil. zaten sergen'in kendine münhasır oynattığı taktiğin ileri üçlüsünün solunda, yani sol forvette oynuyor. şimdi 'ee forvet değil dedin, şimdi de sol forvet diyorsun' dediğinizi duyar gibiyim. ancak benim forvetten kastım 4-4-2'nin, ya da 4-2-3-1'in ilerideki uç oyuncusu olan forvet değil. barcelona'da neymar'ın, real madrid'de ronaldo'nun, bayern'de ribery'nin oynadığı gibi, gole dönük hücum oyuncusu olarak görev alıyordu. elbette oyuncuları ve takımların sistemlerini düz mantık ile benzetmiyorum, ancak en azından hücumda yer aldığı pozisyon bakımından oldukça benzerlik teşkil ediyor. teknik kapasitesi yüksek ve gole yatkın olmasından dolayı ileride ceza sahasına olabildiğince yakın oynaması gerekiyordu ondan faydalanılma adına. gol kralı olarak tamamladığı 2013-2014 sezonunda roberto carlos'un sivasspor'unda da ekseriyeti dediğim şekil aynı olmak üzere, zaman zaman ileri uçta da görev aldığı maçlar oldu, mesela 1-1 biten çaykur rizespor karşılaşması, 3-0 kazandıkları kayserispor maçları gibi.
stil olarak topla içeri kat etmeyi seven, ceza sahasına topla girip şut açısı yaratan bir oyuncu. mustafa denizli gibi, roberto mancini gibi kanatlarda ters ayaklı, ceza sahasına sürekli deplase olabilen oyuncuları seven antrenörlerin oynatmasını bilebileceği bir oyuncu aatif. hatırlar mısınız bilmem, 2013-2014'te roberto mancini gerek sistem içerisindeki zorunluluktan, gerekse sneijder'in uzaktan şut atabilme kabiliyetinden ve arkasındaki bek oyuncusu ile ikili oyunları çok iyi yapabilmesinden dolayı onu sol çizgiye doğru atıyordu. burada pek gönüllü olarak oynadığını söyleyemesek de kendisi adına kariyerinin mihenk taşlarından birini geçirmişti sneijder. sinyor'un manchester city'de oynattığı sistem de aşağı yukarı bu tarzdaydı. ileride uç noktada dzeko veya agüero, sağ ve sol taraflarında silva ve carlos tevez'i görevlendiriyordu. bu sistemle zaten 2011-2012 sezonunda manchester city premier league'de ilk şampiyonluğuna ulaşmıştı. tabi bu kadro ve finansal destek ile başarıya bir zahmet ulaşsın diyenler de var, orası işin başka bir boyutu. oraya da girersek, zaten uzun konuyu aatif'a nasıl bağlayabilirim bilemiyorum.
dediğim gibi, aatif çok fonksiyonlu ve dribbling ile ceza sahasına tehlike yaratmayı seven bir oyuncu. kendisini bu tarzda oynatabilecek teknik adam ve dahası, bu teknik adamın takımının kendisini bu şekilde kaldırmasına müsade edebilecek bir sistemde iş yapabilecek kalitede bir oyuncu. uçuk bir örnek vereceğim ama, farzı misal fatih terim'in galatasaray'ını hatırlayalım.* orta alanda iki hücumda ve savunmada kaliteli iki ayak; selçuk inan ve felipe melo. kanatlarda orta saha menşeili ve gerektiğinde 4 merkez oyuncuya dönüştürülebilen bir sistemin parçaları; engin baytar, emre çolak&albert riera. forvet ikilisinde de geriye gelip hücum presini başlatan iki aktör; necati ateş ve johan elmander. şimdi aatif'ı burada konumlandırmanız çok istisnai haller dışında imkansız gözüküyor. bir kere herhangi bir oyuncunun yerine koyacağınızda -ki muhtemelen kanat oyuncularından birini, ya da hücumdaki bir forveti kesmeniz lazım- sistem asimetrikleşiyor. diyelim sol kanada koyduk onu, bir kere o müthiş pres gücünü azaltacak, ikincisi sol kanattan bambaşka, sağ kanattan bambaşka oyuncu prototipleri ile oynayacaksınız, ki bu takımı tek tipleştirecek bir hamle. aslında çok da ütopik gibi durmaz bu sistem, yani en azından onu oynatacağınız adamın o kadar yüksek bir kalitede olması lazım ki, diğer kanattakilere gerek kalmasın. bunun için de keita gibi, arda gibi sürükleyiciliğinin yanında bir anlamda takımın oyununu da şekillendirebilecek bir oyuncu olması lazım, bahsettiğim şey odur. tabi teorik olarak bahsettiğim için bunu bir kenara koyuyorum ve diğer kanada da onun tarzında ve oyun anlamında oyuncu koyulmasının gerekliliğinden bahsetmek istiyorum, netice itibari ile hücum varyasyonlarımız çoğalsın. tabi bunu yaparken felipe melo ve selçuk inan'ın rakibin topla hızlı çıktığı anlarda çaresiz kalması demek oluyor bu. belki iddaa'da 7+ gol oynadıysanız tercih edebilirsiniz, aksi takdirde takımın ne kaldırabileceği bir sisteme, ne de istediği bir oyuncuya cevap veremiyor. belki bir anlamda elmander'in partneri olarak oynatabilirsiniz, ancak oyuncuların birbirleri ile olan uyumu da sözkonusu burada. kaldı ki hem elmander, hem de necati hem top rakipteyken, hem de top takımdayken orta sahaya gelip yükü azaltabilecek karakterde olan pozisyon bilgisi yüksek derecedeki oyunculardı.
velhasıl kelam, şu anda aatif veya onun stilindeki bir oyuncuya, en azından 2011-2012 sezonuna göre daha yatkın ve olanaklı duruyoruz. selçuk-felipe melo; önlerinde yasin-sneijder-bruma, en önde burak'ın oynayacağı bir sistemde aatif'ı gölge forvet gibi bir pozisyonda denemek -bu oyuncu kadrosu arasında bruma'yı çıkarabildim- faydalı olabilir. yani daha açık ifade etmek gerekirse şu şekilde;
http://fs1.directupload.net/.../150614/ldmtvj33.png
yukarıda bahsettiğim asimetrik dizilişin bir benzeri gibi gözükse de, yasin de aatif de kanat forvet konumundalar. ancak tabi bu sistem iyi kötü takımın alıştığı ve de tek organize atak opsiyonumuz olan yasin-sneijder ikilisinin uyumuna da zarar verebilir gibi gözüküyor. yani tam anlamda bir kumar. tutarsa ballı ekmek kadayıfı, tutmazsa üzüm sirkesi tadında. şu anda pek de tahayyül edebileceğimiz bir şey değil bu.
kişisel olarak aatif için neler düşündüğüme gelince.. bir kere bu adam gol kralı olmuş bir oyuncu. takımda sadece iki kez gol kralı olmasından mütevellit savunulan bir adam var bizim takımda, hani bu oyuncu da ondan yani, hatırlatmak istedim. mamafih, ligimizin temposunu, oyun tarzını ve rakiplerine karşı hamlelerini iyi kötü 2-3 sezondur biliyor. topla olan ilişkisi de son derece tehlikeli. hiç öyle bok atmaya, sıradan demeye gerek yok, çok da geriye değil, 2-1 mağlup olduğumuz 19 mayıs 2015 sivasspor galatasaray maçında sivas'ın iki golünün de yaratıcısı, bütün takım olarak yusuflamamızın da baş etmeni olduğu karşılaşmanın başlığına bir göz atmanızı öneriyorum.
herkes bu adamı amrabat ile kıyaslamış. amrabat vol 2 olur deniliyor. olur veyahut olmaz, orası bambaşka bir şey, ancak bu adamın amrabat ile olan üç benzer tarafı var, birincisi ikisi de futbolcu -ki bu benzerlik ne kadar tuhaftır ki sabri ve cristiano ronaldo arasında da var-, bir diğeri isi ikisi de keltoş. üçüncüsü de hemşehriler işte. oyun yapılarında gözle görülür başka bir benzerlik de yok.
haaa, bir de şunu belirteyim, şayet amrabat transferi tam isabet bir hamle olsaydı, ya da o hamleyi hiç yapmasaydık da bugün kimse amrabat'la aatif'ı kıyaslamayacaktı bile. sırf ikisi de anadolu takımlarında parladıkları için.. alınıp alınmaması konusunda da tam bir muallaktayım taraftarların geneli gibi. yüklü bir bonservis bedeli ile elbette alınmaması lazım, ancak 3-3.5 milyon euro'yu ihtiva eden, veya daha düşük bir bedel üzerine başta yekta, furkan, tarık gibi gereksizleri de vereceksek ben razıyım. zaten bu yönetim ve teknik heyetten yıldız transferi beklentisi içerisine girmemek lazım. yok robin van persie'ymiş, klaas-jan huntelaar'mış, geçeceksin o işi. çaptan düşmüş boateng'i bize süper yıldız diye yutturmaya çalışacaklar. ucuz olsun, aatif olsun. küçük de bir not, bu adam gelirse de bruma'dan, olcan'dan, ve aydın 7ılmaz'ın yerine gelecek beyler :( bu üçünden herhangi birisi yerine bile razı olunur yani. kenarıda 10 senedir kuaför modelliği yapan aydın veya geriye doğru çalım atabilen bruma'dansa her türlü aatif tercih edilir, hatırlatmak isterim.
transfer ciddidir-değildir bilmiyorum, belki sadece bir dedikodudan ya da gazetecilerin masabaşı senaryolarından biridir, hiç önemli değil; ben sadece oyuncu hakkındaki görüşlerimi beyan etmek istedim. yanıldığım, takıldığım noktalar vardır muhakkak, sivassporlu olan veya takımın maçlarını 90 dakika izleyenler benim yanlışlarıma lütfen müdahale etsinler, istirham ederim efendim.
şimdi sözlükte genel olarak bir tartışma hakim. chahechoue'nin -bundan sonra aatif diyeceğim, itiraf ediyorum kopyala yapıştır yaptım- galatasaray futbol takımı kalitesinde olup olmadığı konusunda herkes fikirlerini iyi niyetli veya kötü niyetli belirtiyor. naçizane ben de kendisiyle alakalı gerek kişisel yorumum, gerekse oyuncu hakkında bilgi içeren üç beş kelam etmek istiyorum.
öncelikle şu tartışılıyor. 'bu aatif forvet mi, kanat mı, orta saha mı?' diye. evet, aatif bir forvet oyuncusu değil. zaten sergen'in kendine münhasır oynattığı taktiğin ileri üçlüsünün solunda, yani sol forvette oynuyor. şimdi 'ee forvet değil dedin, şimdi de sol forvet diyorsun' dediğinizi duyar gibiyim. ancak benim forvetten kastım 4-4-2'nin, ya da 4-2-3-1'in ilerideki uç oyuncusu olan forvet değil. barcelona'da neymar'ın, real madrid'de ronaldo'nun, bayern'de ribery'nin oynadığı gibi, gole dönük hücum oyuncusu olarak görev alıyordu. elbette oyuncuları ve takımların sistemlerini düz mantık ile benzetmiyorum, ancak en azından hücumda yer aldığı pozisyon bakımından oldukça benzerlik teşkil ediyor. teknik kapasitesi yüksek ve gole yatkın olmasından dolayı ileride ceza sahasına olabildiğince yakın oynaması gerekiyordu ondan faydalanılma adına. gol kralı olarak tamamladığı 2013-2014 sezonunda roberto carlos'un sivasspor'unda da ekseriyeti dediğim şekil aynı olmak üzere, zaman zaman ileri uçta da görev aldığı maçlar oldu, mesela 1-1 biten çaykur rizespor karşılaşması, 3-0 kazandıkları kayserispor maçları gibi.
stil olarak topla içeri kat etmeyi seven, ceza sahasına topla girip şut açısı yaratan bir oyuncu. mustafa denizli gibi, roberto mancini gibi kanatlarda ters ayaklı, ceza sahasına sürekli deplase olabilen oyuncuları seven antrenörlerin oynatmasını bilebileceği bir oyuncu aatif. hatırlar mısınız bilmem, 2013-2014'te roberto mancini gerek sistem içerisindeki zorunluluktan, gerekse sneijder'in uzaktan şut atabilme kabiliyetinden ve arkasındaki bek oyuncusu ile ikili oyunları çok iyi yapabilmesinden dolayı onu sol çizgiye doğru atıyordu. burada pek gönüllü olarak oynadığını söyleyemesek de kendisi adına kariyerinin mihenk taşlarından birini geçirmişti sneijder. sinyor'un manchester city'de oynattığı sistem de aşağı yukarı bu tarzdaydı. ileride uç noktada dzeko veya agüero, sağ ve sol taraflarında silva ve carlos tevez'i görevlendiriyordu. bu sistemle zaten 2011-2012 sezonunda manchester city premier league'de ilk şampiyonluğuna ulaşmıştı. tabi bu kadro ve finansal destek ile başarıya bir zahmet ulaşsın diyenler de var, orası işin başka bir boyutu. oraya da girersek, zaten uzun konuyu aatif'a nasıl bağlayabilirim bilemiyorum.
dediğim gibi, aatif çok fonksiyonlu ve dribbling ile ceza sahasına tehlike yaratmayı seven bir oyuncu. kendisini bu tarzda oynatabilecek teknik adam ve dahası, bu teknik adamın takımının kendisini bu şekilde kaldırmasına müsade edebilecek bir sistemde iş yapabilecek kalitede bir oyuncu. uçuk bir örnek vereceğim ama, farzı misal fatih terim'in galatasaray'ını hatırlayalım.* orta alanda iki hücumda ve savunmada kaliteli iki ayak; selçuk inan ve felipe melo. kanatlarda orta saha menşeili ve gerektiğinde 4 merkez oyuncuya dönüştürülebilen bir sistemin parçaları; engin baytar, emre çolak&albert riera. forvet ikilisinde de geriye gelip hücum presini başlatan iki aktör; necati ateş ve johan elmander. şimdi aatif'ı burada konumlandırmanız çok istisnai haller dışında imkansız gözüküyor. bir kere herhangi bir oyuncunun yerine koyacağınızda -ki muhtemelen kanat oyuncularından birini, ya da hücumdaki bir forveti kesmeniz lazım- sistem asimetrikleşiyor. diyelim sol kanada koyduk onu, bir kere o müthiş pres gücünü azaltacak, ikincisi sol kanattan bambaşka, sağ kanattan bambaşka oyuncu prototipleri ile oynayacaksınız, ki bu takımı tek tipleştirecek bir hamle. aslında çok da ütopik gibi durmaz bu sistem, yani en azından onu oynatacağınız adamın o kadar yüksek bir kalitede olması lazım ki, diğer kanattakilere gerek kalmasın. bunun için de keita gibi, arda gibi sürükleyiciliğinin yanında bir anlamda takımın oyununu da şekillendirebilecek bir oyuncu olması lazım, bahsettiğim şey odur. tabi teorik olarak bahsettiğim için bunu bir kenara koyuyorum ve diğer kanada da onun tarzında ve oyun anlamında oyuncu koyulmasının gerekliliğinden bahsetmek istiyorum, netice itibari ile hücum varyasyonlarımız çoğalsın. tabi bunu yaparken felipe melo ve selçuk inan'ın rakibin topla hızlı çıktığı anlarda çaresiz kalması demek oluyor bu. belki iddaa'da 7+ gol oynadıysanız tercih edebilirsiniz, aksi takdirde takımın ne kaldırabileceği bir sisteme, ne de istediği bir oyuncuya cevap veremiyor. belki bir anlamda elmander'in partneri olarak oynatabilirsiniz, ancak oyuncuların birbirleri ile olan uyumu da sözkonusu burada. kaldı ki hem elmander, hem de necati hem top rakipteyken, hem de top takımdayken orta sahaya gelip yükü azaltabilecek karakterde olan pozisyon bilgisi yüksek derecedeki oyunculardı.
velhasıl kelam, şu anda aatif veya onun stilindeki bir oyuncuya, en azından 2011-2012 sezonuna göre daha yatkın ve olanaklı duruyoruz. selçuk-felipe melo; önlerinde yasin-sneijder-bruma, en önde burak'ın oynayacağı bir sistemde aatif'ı gölge forvet gibi bir pozisyonda denemek -bu oyuncu kadrosu arasında bruma'yı çıkarabildim- faydalı olabilir. yani daha açık ifade etmek gerekirse şu şekilde;
http://fs1.directupload.net/.../150614/ldmtvj33.png
yukarıda bahsettiğim asimetrik dizilişin bir benzeri gibi gözükse de, yasin de aatif de kanat forvet konumundalar. ancak tabi bu sistem iyi kötü takımın alıştığı ve de tek organize atak opsiyonumuz olan yasin-sneijder ikilisinin uyumuna da zarar verebilir gibi gözüküyor. yani tam anlamda bir kumar. tutarsa ballı ekmek kadayıfı, tutmazsa üzüm sirkesi tadında. şu anda pek de tahayyül edebileceğimiz bir şey değil bu.
kişisel olarak aatif için neler düşündüğüme gelince.. bir kere bu adam gol kralı olmuş bir oyuncu. takımda sadece iki kez gol kralı olmasından mütevellit savunulan bir adam var bizim takımda, hani bu oyuncu da ondan yani, hatırlatmak istedim. mamafih, ligimizin temposunu, oyun tarzını ve rakiplerine karşı hamlelerini iyi kötü 2-3 sezondur biliyor. topla olan ilişkisi de son derece tehlikeli. hiç öyle bok atmaya, sıradan demeye gerek yok, çok da geriye değil, 2-1 mağlup olduğumuz 19 mayıs 2015 sivasspor galatasaray maçında sivas'ın iki golünün de yaratıcısı, bütün takım olarak yusuflamamızın da baş etmeni olduğu karşılaşmanın başlığına bir göz atmanızı öneriyorum.
herkes bu adamı amrabat ile kıyaslamış. amrabat vol 2 olur deniliyor. olur veyahut olmaz, orası bambaşka bir şey, ancak bu adamın amrabat ile olan üç benzer tarafı var, birincisi ikisi de futbolcu -ki bu benzerlik ne kadar tuhaftır ki sabri ve cristiano ronaldo arasında da var-, bir diğeri isi ikisi de keltoş. üçüncüsü de hemşehriler işte. oyun yapılarında gözle görülür başka bir benzerlik de yok.
haaa, bir de şunu belirteyim, şayet amrabat transferi tam isabet bir hamle olsaydı, ya da o hamleyi hiç yapmasaydık da bugün kimse amrabat'la aatif'ı kıyaslamayacaktı bile. sırf ikisi de anadolu takımlarında parladıkları için.. alınıp alınmaması konusunda da tam bir muallaktayım taraftarların geneli gibi. yüklü bir bonservis bedeli ile elbette alınmaması lazım, ancak 3-3.5 milyon euro'yu ihtiva eden, veya daha düşük bir bedel üzerine başta yekta, furkan, tarık gibi gereksizleri de vereceksek ben razıyım. zaten bu yönetim ve teknik heyetten yıldız transferi beklentisi içerisine girmemek lazım. yok robin van persie'ymiş, klaas-jan huntelaar'mış, geçeceksin o işi. çaptan düşmüş boateng'i bize süper yıldız diye yutturmaya çalışacaklar. ucuz olsun, aatif olsun. küçük de bir not, bu adam gelirse de bruma'dan, olcan'dan, ve aydın 7ılmaz'ın yerine gelecek beyler :( bu üçünden herhangi birisi yerine bile razı olunur yani. kenarıda 10 senedir kuaför modelliği yapan aydın veya geriye doğru çalım atabilen bruma'dansa her türlü aatif tercih edilir, hatırlatmak isterim.
transfer ciddidir-değildir bilmiyorum, belki sadece bir dedikodudan ya da gazetecilerin masabaşı senaryolarından biridir, hiç önemli değil; ben sadece oyuncu hakkındaki görüşlerimi beyan etmek istedim. yanıldığım, takıldığım noktalar vardır muhakkak, sivassporlu olan veya takımın maçlarını 90 dakika izleyenler benim yanlışlarıma lütfen müdahale etsinler, istirham ederim efendim.
