229
henüz 7 yaşında hagi nin takıma gelmesiyle beraber futbol oynamaya başlamıştım. mahalle takımı seçmelerini kazanmış takım kaptanı mert abnin hepimize bir oyuncu yakıştırması yapmasını bekliyordum. karakaş karagöz bir çocuk olduğumdan dolayı beni raul benzetmesi ile ödüllendirmişti. işte 7 numaralı forma ile tanışmam bu şekilde oldu. okanı çok severdim, berkantı çok severdim. sürekli beyaz akletimin arkasına 7 yazar maçlarda oynardım. zaman geçti beşiktaşlı bir ailede galatasaraylı olmamı sağlayan kuzenim sabri abim basketbol oynamamın daha iyi olacağını söyledi. ilkokul (hentbol ve basketbol), ortaokul ve lise boyunca sürekli 7 numaralı formayı giydim. şimdi ise canım kadar değerli olan galatasarayda benden 2 yaş büyük aydın yılmaz bu formayı giyiyor.
konya maçında attığı gol sırasında yurtta maçı izliyordum. ilk yarısı sıkıcı ve beraber geçtiği için sinirlenmiş yukarı çıkmıştım. saate baktığımda normal olarak maçın bitimine 1-2 dakika kalmış merak ederek aşağı maç salonuna inmiştim. o anda bir atak oldu televizyonda volkanın kel kafası gözüküyordu. hızlı bir atak geliştirdik ve 26 numaralı formasıyla aydın golü attı. beşiktaşlı babam ve 2002 milli maçları sayesinde 26 numaralı ilhan mansız'a olan sempatimden dolayı direk dikkatimi çekmişti aydın. ve bu aydın 1 haftadır tüm spor gazeteleri ve çeşitli internet ortamlarında manşetlerde.
sorulan 2-3 soru var. bu zamana kadar nerelerdeydin? neden hep böyle oynamıyorsun? saçını kestin adam mı oldun ? falan filan. tabi kimseyi bu sorulardan dolayı suçlayacak değilim ama; özellikle gssözlükte yazılarını beğenerek okuduğum bazı yazarlarda ısrarla bu soruları sorunca biraz garipsedim. aydın henüz 17 yaşındayken bu takıma girdi ve o sene boyunca oynadığı yarım sezonda çok iyi işler başardı. beşiktaş maçında 2 kişiyi ipe dizip yaptırdığı penaltı hala gözümün önündedir. fakat unuttuğunuz birşey mi var, yoksa hatırlamak mı istemiyorsunuz bu çocuk sakatlığı boyunca bir yıl adam gibi oynayamadı ? birden hızlı parlamış biri olarak bu çöküntü ne kadar zordur anlamak bu kadar zor mu?
hepsini geçtim atlatmış olduğunu düşünerek geçen sen takıma geldi. fakat sakatlığı henüz geçmemişti hazırlık kampına katılamadı, 3. 4. haftada takımı yakalayabildi. sürekli oynatılan bir oyuncu değildi ki patlama bekledik? 11de çıktığı maçların hepsinde gol attı. bursa, kayserispor ve malatyaspor. ha inişli çıkışlı oynuyordu evet. ama 70. dakikadan sonra oyuna girmiş bir oyuncu ve büyük bir sakatlıktan yeni çıkmış bir oyuncu için bu gayet normal.
çok iyi hatırlıyorum yüksek egolu bülent korkmaz abimiz lincolnü kadroya almadığı 0-1lik eskişehir maçında 74. dakikada aydın'ı kurtarıcı olarak sokuyordu maça. konyada yaptı diye herseferinde maçı kurtaracak düzeye gelmedi henüz aydın. bas bas bağırıyorlardı genç bir takım kuracağız diye, lig patır patır dökülüyordu zaten o sıralar sakatlığı geçmiş, hiçbirşeyi yoktu. koymadılar alparslanı, semihi, aydını oyuna. şimdi 1 maç iyi olup bir maç kötü olduğunda bas bas eleştiriyoruz.
arda hermaç inanılmaz oynuyor mu ? baros hermaç inanılmaz oynuyor mu? bu adam netanya maçında o oyunu oynadı diye bu eleştiriler geliyo. başından beri inandığım bir oyuncu aydın. rijkaard nasıl messiyi yarattıysa aydınıda yaratacak eminim. zevkle bekleyeceğim. yolun çok açık aydın! aslanım aydın! koçum aydın!
konya maçında attığı gol sırasında yurtta maçı izliyordum. ilk yarısı sıkıcı ve beraber geçtiği için sinirlenmiş yukarı çıkmıştım. saate baktığımda normal olarak maçın bitimine 1-2 dakika kalmış merak ederek aşağı maç salonuna inmiştim. o anda bir atak oldu televizyonda volkanın kel kafası gözüküyordu. hızlı bir atak geliştirdik ve 26 numaralı formasıyla aydın golü attı. beşiktaşlı babam ve 2002 milli maçları sayesinde 26 numaralı ilhan mansız'a olan sempatimden dolayı direk dikkatimi çekmişti aydın. ve bu aydın 1 haftadır tüm spor gazeteleri ve çeşitli internet ortamlarında manşetlerde.
sorulan 2-3 soru var. bu zamana kadar nerelerdeydin? neden hep böyle oynamıyorsun? saçını kestin adam mı oldun ? falan filan. tabi kimseyi bu sorulardan dolayı suçlayacak değilim ama; özellikle gssözlükte yazılarını beğenerek okuduğum bazı yazarlarda ısrarla bu soruları sorunca biraz garipsedim. aydın henüz 17 yaşındayken bu takıma girdi ve o sene boyunca oynadığı yarım sezonda çok iyi işler başardı. beşiktaş maçında 2 kişiyi ipe dizip yaptırdığı penaltı hala gözümün önündedir. fakat unuttuğunuz birşey mi var, yoksa hatırlamak mı istemiyorsunuz bu çocuk sakatlığı boyunca bir yıl adam gibi oynayamadı ? birden hızlı parlamış biri olarak bu çöküntü ne kadar zordur anlamak bu kadar zor mu?
hepsini geçtim atlatmış olduğunu düşünerek geçen sen takıma geldi. fakat sakatlığı henüz geçmemişti hazırlık kampına katılamadı, 3. 4. haftada takımı yakalayabildi. sürekli oynatılan bir oyuncu değildi ki patlama bekledik? 11de çıktığı maçların hepsinde gol attı. bursa, kayserispor ve malatyaspor. ha inişli çıkışlı oynuyordu evet. ama 70. dakikadan sonra oyuna girmiş bir oyuncu ve büyük bir sakatlıktan yeni çıkmış bir oyuncu için bu gayet normal.
çok iyi hatırlıyorum yüksek egolu bülent korkmaz abimiz lincolnü kadroya almadığı 0-1lik eskişehir maçında 74. dakikada aydın'ı kurtarıcı olarak sokuyordu maça. konyada yaptı diye herseferinde maçı kurtaracak düzeye gelmedi henüz aydın. bas bas bağırıyorlardı genç bir takım kuracağız diye, lig patır patır dökülüyordu zaten o sıralar sakatlığı geçmiş, hiçbirşeyi yoktu. koymadılar alparslanı, semihi, aydını oyuna. şimdi 1 maç iyi olup bir maç kötü olduğunda bas bas eleştiriyoruz.
arda hermaç inanılmaz oynuyor mu ? baros hermaç inanılmaz oynuyor mu? bu adam netanya maçında o oyunu oynadı diye bu eleştiriler geliyo. başından beri inandığım bir oyuncu aydın. rijkaard nasıl messiyi yarattıysa aydınıda yaratacak eminim. zevkle bekleyeceğim. yolun çok açık aydın! aslanım aydın! koçum aydın!