3
kaybedince, kötü futbol görünce, bende sinirleniyorum, kendi kendimi kemiriyorum bazen arkadaşlarımı da kırıyorum, belki de o sıralar sözlüğe girecek durumum olsa, açıp kızdığım olay ne ise onun başlığına da birşeyler karalarım, konu o değil,
arkadaşlar iyi söylüyorsunuz hoş söylüyorsunuz da, insan, üzüntüsünü de paylaşamayacak mı? buraya kadar uzandı mı bu baskı rejimi, yahu insanlar zaten aç 800 liraya geçinmeye çalışıyorlar, öğrencisi desen, cebince üç kuruşla 2/3 şehir dışınca öğrencilik yaşayamıyor, eğlence kültürü belli seviyede, malesef tek mutluluğumuz, tek hobimiz hatta, tek avuntumuz futbol ve galatasaray, insan 1 hafta boyunca bekliyor, yenilse de yense de bekliyor, maçını izliyor, seviniyor hayal kırıklığına uğruyor. dün akşam yenildik, hepimiz kahrolduk, isyanımızı buraya yazamayacak mıyız? "ya birilerinin başını ağrıtmayayım şimdi içim içimi kemirsin belki kanser olurum da bu faşizmin ulaşmadığı topraklardan ölürüm de kurtulurum mu diyelim?" bi rahat bırakın da, bi nefes alalım, sevincimizi, üzüntümüzü rahatça dile getirelim*.
ama doğru söylüyorsunuz, hepiniz 14 yıl şampiyonluk beklediniz, siz galatasaraylılık ne demek çok iyi biliyorsunuz, iki maç kaybedince adam asmıyorsunuz, bravo, adamsınız, başlığa gel başlığa 2000 uefa kupası taraftarlığı ya hahahah kafalara bak, adam diğerleri kendisi gibi düşünmüyor diye, ya da daha sıcakkanlı, olayları daha hararetli yazıyor diye, tedavi görün demiş ya..
üslup da yerlerde cevap bile haketmiyor ama faşizm o kadar ilerlemiş ki, sen onu deme, sen bunu neden dedin, yazık sana git tedavi ol. olur, olayım, iyi ki varsın.
sözlerim, hata yapsında linç edelim, hata yapsın kendisine hamza diye hitap edelim, itibarsızlaştırmaya çalışalım diye hazırda bekleyen arkadaşlar için geçerli değil, sevincini, üzüntüsünü bizlerle sözlük vasıtasıyla paylaşanlar için geçerli.
arkadaşlar iyi söylüyorsunuz hoş söylüyorsunuz da, insan, üzüntüsünü de paylaşamayacak mı? buraya kadar uzandı mı bu baskı rejimi, yahu insanlar zaten aç 800 liraya geçinmeye çalışıyorlar, öğrencisi desen, cebince üç kuruşla 2/3 şehir dışınca öğrencilik yaşayamıyor, eğlence kültürü belli seviyede, malesef tek mutluluğumuz, tek hobimiz hatta, tek avuntumuz futbol ve galatasaray, insan 1 hafta boyunca bekliyor, yenilse de yense de bekliyor, maçını izliyor, seviniyor hayal kırıklığına uğruyor. dün akşam yenildik, hepimiz kahrolduk, isyanımızı buraya yazamayacak mıyız? "ya birilerinin başını ağrıtmayayım şimdi içim içimi kemirsin belki kanser olurum da bu faşizmin ulaşmadığı topraklardan ölürüm de kurtulurum mu diyelim?" bi rahat bırakın da, bi nefes alalım, sevincimizi, üzüntümüzü rahatça dile getirelim*.
ama doğru söylüyorsunuz, hepiniz 14 yıl şampiyonluk beklediniz, siz galatasaraylılık ne demek çok iyi biliyorsunuz, iki maç kaybedince adam asmıyorsunuz, bravo, adamsınız, başlığa gel başlığa 2000 uefa kupası taraftarlığı ya hahahah kafalara bak, adam diğerleri kendisi gibi düşünmüyor diye, ya da daha sıcakkanlı, olayları daha hararetli yazıyor diye, tedavi görün demiş ya..
üslup da yerlerde cevap bile haketmiyor ama faşizm o kadar ilerlemiş ki, sen onu deme, sen bunu neden dedin, yazık sana git tedavi ol. olur, olayım, iyi ki varsın.
sözlerim, hata yapsında linç edelim, hata yapsın kendisine hamza diye hitap edelim, itibarsızlaştırmaya çalışalım diye hazırda bekleyen arkadaşlar için geçerli değil, sevincini, üzüntüsünü bizlerle sözlük vasıtasıyla paylaşanlar için geçerli.