7623
kendisi gibi ust duzey bir futbolcuya, oynadigi oyundan keyif aldigi bir ortam yaratamazsaniz hava degisimi de ister, formu da duser. terim aysal isbirliginin sorunsuz isledigi ve ya bizim sorunsuz oldugunu dusundugumuz gunlerde galatasaray gercekten arzu edilen, icinde bulunmak istenilecek bir markaydi.
yanlis anlasilmasin, yerel ligimizdeki marka kalitemiz rakiplerimizden hala kat be kat ustun. bu yuzden kaliteli yabancilari kadromuza katma konusunda hala bir adim ondeyiz. ancak sneijder gibi super star statusundeki bir oyuncuyu kulubumuz bunyesinde tutabilecek bir yapiya artik sahip degiliz. uzucu ama gercek.
kulup rotasini yukariya yoneltmisken, terim aysal arasinda yasanan ve devaminda gelisen olaylar yuzunden once duragan sonrada asagi yonlu bir gidisata evrildik. cl'de istikrarli bir sekilde ceyrek/yari final hedefi koymus bir yapidan, basaksehir'i yenmenin daha onemli oldugu bir yapiya donustuk. yabanci sinirlamasinin giderek isimizi zorlastirmasi ve aysal'in da terim'den sonra mancini ve prandelli'ye uyarak kadronun icine etmesi arzu edilen yapinin dagilmasina sebep oldu.
tabii ulke futbolundaki kalitesizlik, saha/zemin ve atmosfer sartlarindaki ilkellik ve passolig yuzunden kendi sahamizi bile dolduramama durumu, sneijder gibi bir oyuncunun icindeki futbol heyecanini sondurmek icin diger hakli sebepler. saatte 90 km hizla esen ruzgarlarda, zemininde patates bile yetismeyecek zeminlerde, etrafinda tek pasi uygulama becerisine sahip tek bir oyuncunun olmadigi bir takimda insan futboldan nasil keyif alabilir ki? bir an icin sneijderin yerine kendinizi koyun.
henuz katar seviyesinde sadece para amacli bir yasa gelmeden, kaliteli bir kadro icerisinde keyif aldigi futbolu oynamayi istemesini anlayisla karsilamak lazim. bizim de sapkamizi onumuze alip dusunme zamanimiz geldi... hatta geceli epey oldu.
yanlis anlasilmasin, yerel ligimizdeki marka kalitemiz rakiplerimizden hala kat be kat ustun. bu yuzden kaliteli yabancilari kadromuza katma konusunda hala bir adim ondeyiz. ancak sneijder gibi super star statusundeki bir oyuncuyu kulubumuz bunyesinde tutabilecek bir yapiya artik sahip degiliz. uzucu ama gercek.
kulup rotasini yukariya yoneltmisken, terim aysal arasinda yasanan ve devaminda gelisen olaylar yuzunden once duragan sonrada asagi yonlu bir gidisata evrildik. cl'de istikrarli bir sekilde ceyrek/yari final hedefi koymus bir yapidan, basaksehir'i yenmenin daha onemli oldugu bir yapiya donustuk. yabanci sinirlamasinin giderek isimizi zorlastirmasi ve aysal'in da terim'den sonra mancini ve prandelli'ye uyarak kadronun icine etmesi arzu edilen yapinin dagilmasina sebep oldu.
tabii ulke futbolundaki kalitesizlik, saha/zemin ve atmosfer sartlarindaki ilkellik ve passolig yuzunden kendi sahamizi bile dolduramama durumu, sneijder gibi bir oyuncunun icindeki futbol heyecanini sondurmek icin diger hakli sebepler. saatte 90 km hizla esen ruzgarlarda, zemininde patates bile yetismeyecek zeminlerde, etrafinda tek pasi uygulama becerisine sahip tek bir oyuncunun olmadigi bir takimda insan futboldan nasil keyif alabilir ki? bir an icin sneijderin yerine kendinizi koyun.
henuz katar seviyesinde sadece para amacli bir yasa gelmeden, kaliteli bir kadro icerisinde keyif aldigi futbolu oynamayi istemesini anlayisla karsilamak lazim. bizim de sapkamizi onumuze alip dusunme zamanimiz geldi... hatta geceli epey oldu.
