1982
3-0 yenildigimiz trabzonspor macinda o ilk 15-20 dakika trabzon'u sahasina gömen, sagli sollu saldiran, tek pas yapan ve kanatlardan oyun kuran takim oyununu hatirliyor musunuz? hah iste bu sekilde oynatiyordu prandelli fiorentina'yi ve o meshur futbolu. zira italya milli takimi da benzer bir futbol oynamaya calisiyordu.
zamaninda butun kupalara ambargo koymus, kuralarin en korkulan takimlarina sahip, ancak son sike olaylarindan sonra on yilda gerilemis bir italyan futbolunu kimse gerizekali ve futbolu bilmeyen bir adama yillarca emanet etmez. özellikle de cok buyuk prestij kaybina ugramis italya'nin karizmayi daha da cizdirecek kredisi kalmamisken, futboldan anlamadigini dusundugumuz prandelli'ye bu görevi vermesi mumkun degildir.
prandelli galatasaray'da sacma sapan isler yapti, dogrudur. ama kendisinin gelmesine anketlerde %80'in uzerinde oy veren taraftarlar yaniliyor olamaz. az bucuk fiorentina efsanesini ve o dönemlerini seyretmis futbolseverlerin bu karizmatik adama buyuk umutlar beslemesinden daha dogal bir sey yoktur.
aslinda prandelli bu degil geyigine girip "islam bu degil" savunuculari gibi hic gereksiz nefes tuketmek istemiyorum ancak bilinen prandelli gercekten de bu degil. bizler futbolu bilmiyor diyerek cok hoca kovdurduk bu ulkeden. cogu da gidip ya sampiyonlar ligini aldi, ya da dunya kupasini. elbette ben de prandelli'nin gitmesinden yanayim ama bunun sebebi bu adamin futbolu bilmiyor olmayisini dusunmem degil. bunun bir tek sebebi var, o da bizim ulkemizin bu tarz insanlara uygun bir ulke olmayisi. ki bizler deprem profesörunu isimiz bittikten sonra ulkenin en seksi adami secmis, dunya bankasinda baskanlik yapmis, amerika'da doktora yapip o ulkede ekonomi alaninda buyuk calismalara imza atmis bir kemal dervis'i, amerika'dan ithal edip burada tasak oglanina cevirmis bir milletiz.
bu gariban prandelli de kendince buyuk umutlarla bu ulkeye geldi. adama komedi gibi vaatlerde bulunarak ikna edip getirdik. ne yazik ki imza attiktan sonra, hakkinda hicbir sey bilmedigi bir ulkede, iliskileri pembe diziye dönmus bir futbolcu topluluguna, ne yaptigi tamamiyle muamma olan cakal surusu yöneticilerin icinde hocalik yapmak zorunda kaldi. premier lig sampiyonu mancini'yi geldigi gun elemancini diye lanse eden guzide medyamizi saymiyorum bile. icinde kaldigi kesmekesi farketmesi cok uzun surmedi cesare'nin. ancak is isten coktan gecmisti tabii.
gecmisini, futbol anlayisini ve felsefesini az cok bildigimiz biri olarak prandelli'nin butun bu sacmaliklarinin tek sebebi var o da "beni kovun ben gideyim" dusuncesidir. öyle ki 5 milyon euro'luk tazminatinin yanina muhtemel kazanabilecegi kupalarin bonuslarini da eklersek 7-8 milyon euro'luk bir fatura gerekiyor kendisinin gitmesi icin. hala ihtimal dahilinde oldugu icin hukuki acidan "e sen bu kupalari daha almadin ki" diyemiyorsun. resmi siteden yapilan "prandelli galatasaray'da" aciklamasinin detaylarinda resmen bir corba sözlesme yapilmisti kendisiyle. 7 milyon euro'yu cebe indirip, orta yollu bir takima da hoca olursa, prandelli enfes bir emeklilik hayati surecek. o da bunun farkinda. burasi ona göre zengin kerizlerin oldugu, enayi parasi bakimindan cennet bir ulke. bir nevi katar. öyle projeymis, calismakmis, ileride gelecegin takimini kurmakmis gibi bir dusuncesi yokmus demekki prandelli'nin. o dusunce icin tasakli bir sneijder karakteri ve onuru gerekiyor. bu adamliga, hocaligini bir kenara birakirsak bir kurus almadan sözlesmesini fes eden mancini de eklenmeli.
ama herkes de mahmut hoca degil ki be kardesim. hocalari getirip getirip parasini ödemeden gönderemezsin. bir olur iki olur, ucuncude prandelli gibi biri cikar ister o parayi. kimse öpucukle calismiyor. velhasil prandelli gider ama 7 milyonunu alir gider. isin ucunda da cayciyi bile isten cikarip tasarruf yapmaya calistigimiz su ekonomik sartlarda asagi yukari 20 trilyon lira gibi bir rakam varsa, öyle ha deyince gönderilmiyor iste prandelli.
nitekim bindik bir alamete gidiyoruz kiyamete. ne olacak bu isin sonu valla kimse bilmiyor.
zamaninda butun kupalara ambargo koymus, kuralarin en korkulan takimlarina sahip, ancak son sike olaylarindan sonra on yilda gerilemis bir italyan futbolunu kimse gerizekali ve futbolu bilmeyen bir adama yillarca emanet etmez. özellikle de cok buyuk prestij kaybina ugramis italya'nin karizmayi daha da cizdirecek kredisi kalmamisken, futboldan anlamadigini dusundugumuz prandelli'ye bu görevi vermesi mumkun degildir.
prandelli galatasaray'da sacma sapan isler yapti, dogrudur. ama kendisinin gelmesine anketlerde %80'in uzerinde oy veren taraftarlar yaniliyor olamaz. az bucuk fiorentina efsanesini ve o dönemlerini seyretmis futbolseverlerin bu karizmatik adama buyuk umutlar beslemesinden daha dogal bir sey yoktur.
aslinda prandelli bu degil geyigine girip "islam bu degil" savunuculari gibi hic gereksiz nefes tuketmek istemiyorum ancak bilinen prandelli gercekten de bu degil. bizler futbolu bilmiyor diyerek cok hoca kovdurduk bu ulkeden. cogu da gidip ya sampiyonlar ligini aldi, ya da dunya kupasini. elbette ben de prandelli'nin gitmesinden yanayim ama bunun sebebi bu adamin futbolu bilmiyor olmayisini dusunmem degil. bunun bir tek sebebi var, o da bizim ulkemizin bu tarz insanlara uygun bir ulke olmayisi. ki bizler deprem profesörunu isimiz bittikten sonra ulkenin en seksi adami secmis, dunya bankasinda baskanlik yapmis, amerika'da doktora yapip o ulkede ekonomi alaninda buyuk calismalara imza atmis bir kemal dervis'i, amerika'dan ithal edip burada tasak oglanina cevirmis bir milletiz.
bu gariban prandelli de kendince buyuk umutlarla bu ulkeye geldi. adama komedi gibi vaatlerde bulunarak ikna edip getirdik. ne yazik ki imza attiktan sonra, hakkinda hicbir sey bilmedigi bir ulkede, iliskileri pembe diziye dönmus bir futbolcu topluluguna, ne yaptigi tamamiyle muamma olan cakal surusu yöneticilerin icinde hocalik yapmak zorunda kaldi. premier lig sampiyonu mancini'yi geldigi gun elemancini diye lanse eden guzide medyamizi saymiyorum bile. icinde kaldigi kesmekesi farketmesi cok uzun surmedi cesare'nin. ancak is isten coktan gecmisti tabii.
gecmisini, futbol anlayisini ve felsefesini az cok bildigimiz biri olarak prandelli'nin butun bu sacmaliklarinin tek sebebi var o da "beni kovun ben gideyim" dusuncesidir. öyle ki 5 milyon euro'luk tazminatinin yanina muhtemel kazanabilecegi kupalarin bonuslarini da eklersek 7-8 milyon euro'luk bir fatura gerekiyor kendisinin gitmesi icin. hala ihtimal dahilinde oldugu icin hukuki acidan "e sen bu kupalari daha almadin ki" diyemiyorsun. resmi siteden yapilan "prandelli galatasaray'da" aciklamasinin detaylarinda resmen bir corba sözlesme yapilmisti kendisiyle. 7 milyon euro'yu cebe indirip, orta yollu bir takima da hoca olursa, prandelli enfes bir emeklilik hayati surecek. o da bunun farkinda. burasi ona göre zengin kerizlerin oldugu, enayi parasi bakimindan cennet bir ulke. bir nevi katar. öyle projeymis, calismakmis, ileride gelecegin takimini kurmakmis gibi bir dusuncesi yokmus demekki prandelli'nin. o dusunce icin tasakli bir sneijder karakteri ve onuru gerekiyor. bu adamliga, hocaligini bir kenara birakirsak bir kurus almadan sözlesmesini fes eden mancini de eklenmeli.
ama herkes de mahmut hoca degil ki be kardesim. hocalari getirip getirip parasini ödemeden gönderemezsin. bir olur iki olur, ucuncude prandelli gibi biri cikar ister o parayi. kimse öpucukle calismiyor. velhasil prandelli gider ama 7 milyonunu alir gider. isin ucunda da cayciyi bile isten cikarip tasarruf yapmaya calistigimiz su ekonomik sartlarda asagi yukari 20 trilyon lira gibi bir rakam varsa, öyle ha deyince gönderilmiyor iste prandelli.
nitekim bindik bir alamete gidiyoruz kiyamete. ne olacak bu isin sonu valla kimse bilmiyor.