197
bir aylık maaşınızı verip, "abi bu ay benim evi sen geçindireceksin" deseniz ay sonunu getirme olasılığı bulunmayan, hatta güvenip saat bile sorulmayacak yöneticilerin memleketinde, çalışanları yargılarken "icraat yok" argümanı insanı hataya sürükler, hem de öyle bir sürükler ki yıllarca yıldırım demirören gibi adamlar başımızdan eksik olmazlar. çünkü çok kez yaşadığımız ve ileride de acı bir şekilde yaşayacağımız üzere bu ülkede "icraat" yaptığı zannedilenlerin kolpalıkları bir sonraki dönemin cebinden çıkar.
bu ülkenin en önemli sorunu yönetici sorunudur, hem de her kademede. hatta futboldaki kamuda yaşananın yanında zayıf bile kalabilir. aziz nesin'in hikayelerine, "ya bu kadarı da abartı olur" diyerek koymayacağı karakterlerin çok kolaylıkla her şey olabildiği bir ülkede önce yöneticilerin ne kadar basiretsiz oldukları ortaya konsun, önder özen vb. başarı(sızlık)sı arkasından tartışılır.
bu ülkenin en önemli sorunu yönetici sorunudur, hem de her kademede. hatta futboldaki kamuda yaşananın yanında zayıf bile kalabilir. aziz nesin'in hikayelerine, "ya bu kadarı da abartı olur" diyerek koymayacağı karakterlerin çok kolaylıkla her şey olabildiği bir ülkede önce yöneticilerin ne kadar basiretsiz oldukları ortaya konsun, önder özen vb. başarı(sızlık)sı arkasından tartışılır.
