86
bu başlığın altında özür dileyeceğim asla aklıma gelmezdi.
bunu bana yazdıranların allah bin bir türlü belasını versin.
biz bu sayfalarda yazdık, çizdik.
dedik ki, bu slogan siyasi amaçlı değildir,
bilakis, ölen kardeşimize ağıttır...
yanılmışız...
bu gece*, sözde mustafa kemal'in askeri olan, uslu duramayan tiplerden, akp ağzıyla açıklamalar duyduk.
17 aralık dediler, pararlel maralel dediler, artık bambaşka bir başbakan var dediler...
hani ekrana bakmayıp, sadece sesi dinlesen,
bahsedilen anırtının, hükümetin bir kanadından geldiğini zannedersin.
kodesten çıkınca koşar adım ntv ekranlarına çıkan aziz yıldırım, bu slogan ve marş için mutluluk duyduğunu, söylenmesi gerektiğini belirtmemiş miydi?
her ortamda lafta atatürkçü olan, hükümete karşı duran adamlar bunlar değil miydi?
ulan bizler bile, bu sürecin altında bir takım bit yenikleri aramadık mı zaman zaman?
nato, mato ayağına, belki de ipleri çekiliyor demedik mi?
nedir ulan bu son açıklamalar böyle?
bre mahmut uslu, zaten utanmaz bir tipsin de, hiç mi vicdanın sızlamadı öyle konuşurken?
bak anlatayım sana olayın özetini;
ali ismail, senin bugün yalakalığını yaptığın hükümeti protesto ederken, sivil ve polislerce dövülerek öldürüldü.
tekrar yazıyorum, övündüğün güç odaklarınca öldürüldü.
bu marş söylenirken hiç utanmadın mı?
utanmadın, yüzsüzsün, iğrençsin çünkü.
biraz yüzün kızarmadı, çünkü o vicdan yok sende.
ne teklif ettiler size, ne söylediler, niye ağız değiştirdiniz tek gecede?
aynı parkede, hem ali ismail korkmaz diye bağırırken, hem başbakanı övmek, ne kadar mantıklı ulan?
hiç mi kafa yok sizde?
bu kadar mı kafanız karışık, muhakeme yeteneğiniz düşük?
bu sloganı değerlendirirken, taraftar ve yöneticileri hep ayrı tutmuştum ben.
ama orada, hem güç odaklarına yalakalık yapanı alkışlayıp, hem de ali ismail bestesini söyleyenleri samimi bulmuyorum.
teksiniz hepiniz, artık...
bunları kendimiz gibi düşünüp, acıları kullanmazlar diye şartlanıp, masum saydığım için önce kendimden,
sonra da buralara döşediklerimizi okuyanlardan, özür dilerim.
yeni bir beste yapın, içinde başbakanınız olsun.
o çocuğun adını, artık kirletmeyin...
bunu bana yazdıranların allah bin bir türlü belasını versin.
biz bu sayfalarda yazdık, çizdik.
dedik ki, bu slogan siyasi amaçlı değildir,
bilakis, ölen kardeşimize ağıttır...
yanılmışız...
bu gece*, sözde mustafa kemal'in askeri olan, uslu duramayan tiplerden, akp ağzıyla açıklamalar duyduk.
17 aralık dediler, pararlel maralel dediler, artık bambaşka bir başbakan var dediler...
hani ekrana bakmayıp, sadece sesi dinlesen,
bahsedilen anırtının, hükümetin bir kanadından geldiğini zannedersin.
kodesten çıkınca koşar adım ntv ekranlarına çıkan aziz yıldırım, bu slogan ve marş için mutluluk duyduğunu, söylenmesi gerektiğini belirtmemiş miydi?
her ortamda lafta atatürkçü olan, hükümete karşı duran adamlar bunlar değil miydi?
ulan bizler bile, bu sürecin altında bir takım bit yenikleri aramadık mı zaman zaman?
nato, mato ayağına, belki de ipleri çekiliyor demedik mi?
nedir ulan bu son açıklamalar böyle?
bre mahmut uslu, zaten utanmaz bir tipsin de, hiç mi vicdanın sızlamadı öyle konuşurken?
bak anlatayım sana olayın özetini;
ali ismail, senin bugün yalakalığını yaptığın hükümeti protesto ederken, sivil ve polislerce dövülerek öldürüldü.
tekrar yazıyorum, övündüğün güç odaklarınca öldürüldü.
bu marş söylenirken hiç utanmadın mı?
utanmadın, yüzsüzsün, iğrençsin çünkü.
biraz yüzün kızarmadı, çünkü o vicdan yok sende.
ne teklif ettiler size, ne söylediler, niye ağız değiştirdiniz tek gecede?
aynı parkede, hem ali ismail korkmaz diye bağırırken, hem başbakanı övmek, ne kadar mantıklı ulan?
hiç mi kafa yok sizde?
bu kadar mı kafanız karışık, muhakeme yeteneğiniz düşük?
bu sloganı değerlendirirken, taraftar ve yöneticileri hep ayrı tutmuştum ben.
ama orada, hem güç odaklarına yalakalık yapanı alkışlayıp, hem de ali ismail bestesini söyleyenleri samimi bulmuyorum.
teksiniz hepiniz, artık...
bunları kendimiz gibi düşünüp, acıları kullanmazlar diye şartlanıp, masum saydığım için önce kendimden,
sonra da buralara döşediklerimizi okuyanlardan, özür dilerim.
yeni bir beste yapın, içinde başbakanınız olsun.
o çocuğun adını, artık kirletmeyin...
