3382
yönetimin ve kendisinin birbirinden ayrılmak için fırsat oluşturmaya çalıştığını düşünüyorum. yakında milan'ın yeni teknik direktörü olarak açıklanırsa şaşırmayacağım.
kendisinin elde ettiği sonuçlar beni sonuç olarak tatmin etse de, oynattığı futbol takımın taraftarla ile bağlantısını henüz koyamaması bunu neden söylüyorum; taraftarlar olarak bizim için takımla bağı kurabilecek hocaları benimsiyoruz. örneğin; fatih terim, oktay mahmuti, eric gerets. kendisi saygıyı hak edecek bir kariyere sahip buna şüphe yok. ama taraftar olarak algıyamadığımız saha için olaylar yaşandı. 40 küsür maçta farklı kadrolarla çıktı. 90+ larda oyuncu değiştirmek istedi. son dakikada forvet çıkarıp ön libero alması gibi. bunlar kendisine göre doğru ve bir sebebe dayalı olabilir ama bize taraftar olarak bunu anlatması gerekirdi. galatasaray futbol takımın tabiatında olan hücum etme alışkanlığını ve işleyen anlayışı kendi sistemiyle oturması gerekiyordu bence burada eksik kaldı. evet belki biz deplasmanda juventus'a yenilebilirdik o mantıkla çıksaydık fakat deplasmanda ki kopenhag maçınıda kazanabilirdik o anlayışla veya hücumu unutan chelsea maçlarında daha fazla pozisyona girebilirdik.
şu bir gerçek, futbolcuların büyük bir kesimi kendisine inanan güvenen kişilerle çok daha başarılı oluyor. bunun bariz örneklerini gördük bu sene kendisinin takıma pozitif olarak yukarıya çıkaran hepimizin malumu sneijder'dir. bunun yanında ceyhun, yekta, emre çolak, hakan balta gibi futbolcuların bence futbolunu yukarıya doğru çekti. bize büyük katkısı oldu mu bu futbolcuların bence hayır. en azından seviyelerini yukarıya taşımaları gelecek açısından bize küçükte olsa bir umut sağlayabildi.
tabi ki bir de kendisiyle beraber yerinde sayan veya geriye giden futbolcularımız var. bunların başında selçuk inan geliyor. değişen mentalitede oynadığı mevki nedeniyle en çok zorlanan futbolcu oldu. çünkü takımın hücumunu yönlendiren adamdan, adam kovalayan, kesici bir adama dönüşmesini istedi. tabi yılların getirdiği özgüven ve form düzeyi ile selçuk'un bünyesi buna cevap veremedi. selçuk'un yanı sıra umut bulut, semih kaya(özellikle ikinci yarı) çok ciddi form düşüklüğü yaşadılar.
son olarak, kendisini çok sevemedik çünkü çok büyük sarsıntılı bir boşanmadan sonra gelen cici anne gibiydi. ünal aysal-fatih terim birlikteliğin kendi hırsları yüzünden olan tabi ki çocuklara yani bizlere olacaktı. bence o kadar taraftar olarak yalpaladık ki neye tepki vereceğimizi bile bilemedik. kendisinin en büyük dezavantajı da bu oldu. normalde hiçbir galatasaray taraftarı böyle bir sezonda mancini istifa et demezdi. selçuk'a bu kadar büyük tepkiler verilmezdi. kendisinin futbolundan zevk almadım ama sneijder'in pasını sildiği için kendi adıma teşekkür ederim sinyor.
edit: imla
kendisinin elde ettiği sonuçlar beni sonuç olarak tatmin etse de, oynattığı futbol takımın taraftarla ile bağlantısını henüz koyamaması bunu neden söylüyorum; taraftarlar olarak bizim için takımla bağı kurabilecek hocaları benimsiyoruz. örneğin; fatih terim, oktay mahmuti, eric gerets. kendisi saygıyı hak edecek bir kariyere sahip buna şüphe yok. ama taraftar olarak algıyamadığımız saha için olaylar yaşandı. 40 küsür maçta farklı kadrolarla çıktı. 90+ larda oyuncu değiştirmek istedi. son dakikada forvet çıkarıp ön libero alması gibi. bunlar kendisine göre doğru ve bir sebebe dayalı olabilir ama bize taraftar olarak bunu anlatması gerekirdi. galatasaray futbol takımın tabiatında olan hücum etme alışkanlığını ve işleyen anlayışı kendi sistemiyle oturması gerekiyordu bence burada eksik kaldı. evet belki biz deplasmanda juventus'a yenilebilirdik o mantıkla çıksaydık fakat deplasmanda ki kopenhag maçınıda kazanabilirdik o anlayışla veya hücumu unutan chelsea maçlarında daha fazla pozisyona girebilirdik.
şu bir gerçek, futbolcuların büyük bir kesimi kendisine inanan güvenen kişilerle çok daha başarılı oluyor. bunun bariz örneklerini gördük bu sene kendisinin takıma pozitif olarak yukarıya çıkaran hepimizin malumu sneijder'dir. bunun yanında ceyhun, yekta, emre çolak, hakan balta gibi futbolcuların bence futbolunu yukarıya doğru çekti. bize büyük katkısı oldu mu bu futbolcuların bence hayır. en azından seviyelerini yukarıya taşımaları gelecek açısından bize küçükte olsa bir umut sağlayabildi.
tabi ki bir de kendisiyle beraber yerinde sayan veya geriye giden futbolcularımız var. bunların başında selçuk inan geliyor. değişen mentalitede oynadığı mevki nedeniyle en çok zorlanan futbolcu oldu. çünkü takımın hücumunu yönlendiren adamdan, adam kovalayan, kesici bir adama dönüşmesini istedi. tabi yılların getirdiği özgüven ve form düzeyi ile selçuk'un bünyesi buna cevap veremedi. selçuk'un yanı sıra umut bulut, semih kaya(özellikle ikinci yarı) çok ciddi form düşüklüğü yaşadılar.
son olarak, kendisini çok sevemedik çünkü çok büyük sarsıntılı bir boşanmadan sonra gelen cici anne gibiydi. ünal aysal-fatih terim birlikteliğin kendi hırsları yüzünden olan tabi ki çocuklara yani bizlere olacaktı. bence o kadar taraftar olarak yalpaladık ki neye tepki vereceğimizi bile bilemedik. kendisinin en büyük dezavantajı da bu oldu. normalde hiçbir galatasaray taraftarı böyle bir sezonda mancini istifa et demezdi. selçuk'a bu kadar büyük tepkiler verilmezdi. kendisinin futbolundan zevk almadım ama sneijder'in pasını sildiği için kendi adıma teşekkür ederim sinyor.
edit: imla