15
önceleri oldukça sevdiğim artık pek de sevmediğim kişidir..
nedenine geleyim..öncelikle beşiktaş gibi vefasız bir takıma gelerek, hata yapmıştır..kendisini almanya kampına götürüp sonra samsunspora tümer metin ile takas yaparak samsuna gönderen bir takıma ben olsam adımımı atmazdım..ancak yine de geldi, elinden geleni yaptı..her ne kadar verdiği kararın doğru olmadığını düşünsem de bugüne kadar* kendisini efendi ve adam gibi adam olarak tanımlıyordum..
ancak bugünkü basın toplantısında yaptığı açıklamalardan sonra artık sevmiyorum kendisini...sırf kendi yaptıklarını ön plana çıkarmak ve "ben değil, başkaları suçlu" diyebilmek adına açıklamalar yapmış, ve adam gibi adam sıfatını benim gözümde kaybetmiştir..yaptığı açıklamalardan "beşiktaş'ın başında ilk kez şampiyonlar ligi'nde türk teknik direktör olarak çıktım. " cümlesinde ve göreve geldiği günden bu yana yaptığı gibi türk teknik direktör ekolü olmak istediğini resmen bağırmıştır..her seferinde "türk teknik direktörlere güvenilmiyor, şans verimiyor, ben bu önyargıyı kırmak istiyorum" tadında açıklamalar yapmıştır...ancak fatih terimi, mustafa denizliyi* çok çabuk unutmuş sanırım..bu "türk teknik direktörler" bir "türk takımıyla" avrupada çok ciddi başarılar yaşamış, yıllarca bu takımların başında teknik direktörlük yapmışlardır...demek ki neymiş sayın sağlam? sorunu her zaman kulüplerde değil, biraz da kendimizde arayacakmışız..
açıklamalarından bir cümle daha: "geçen seneki hakem hatalarından dolayı şampiyonluğu elimizden kaçırdık. "
ya işte ben bunu anlamıyorum..gerçekten anlamıyorum..kendi yarattıkları dünyada kendilerine haksızlık yapıldığını düşünen beşiktaşlılar -ve görüyoruz ki bunlardan birisi de ertuğrul sağlammış- neden biraz olsun oynadıkları futbolu eleştiremiyorlar..yani geçen sene kaç tane maçta beşiktaş ezici üstünlük kurmuş rakiplerine de hakemler hakkını yemiş..bahsettikleri çok çok 1-2 penaltı pozisyonu 3-4 ofsaytla kesilmiş gollerdir..hala bunların lafını ediyorsa ertuğrul sağlam, kendisini korumak adına gözümden bir basamak daha düşer..hiç kusura bakmasın...
son olarak "bugün 14 puanla 3. sıradayız, en büyük rakiplerimiz fenerbahçe'nin 8, galatasaray'ın 3 puan önündeyiz" demiş ve bunu diyerek başarılı olduğunu "ima etmeye" çalışmış sanıyorum..yani el insaf ertuğrul sağlam, bir galatasaraylı olarak daha objektif bakabildiğim kesin ancak beşiktaşlıları bu sözlerle nasıl kandırabiliyorsun hayret..oynattığın futbolla avrupa yediğin 10larca (liverpool'dan 8, porto'dan 3, kharkiv -en beteri budur bence- 4) golü nasıl unutup, hacettepeden, antalyadan aldığın üç puanları milyonlarca taraftarı olan bir kulübün başarılı olduğunu iddia etmeye çalışıyorsun inanılır gibi değil..
ertuğrul sağlam beşiktaş için uygun bir teknik direktör değildi..sonucu da normal olarak böyle oldu..ancak keşke bu talihsiz açıklamaları yapmasaydı da, gözümdeki değerini korusaydı..yazık oldu.
not: bu yazı beşiktaş yönetiminin sütten çıkmış ak kaşık olduğu anlamına tabi ki gelmemektedir..suçun büyüğü onlardadır ancak bu yazı ertuğrul sağlama ithafen yazıldığı için beşiktaşın yönetimine değinilmemiştir..
nedenine geleyim..öncelikle beşiktaş gibi vefasız bir takıma gelerek, hata yapmıştır..kendisini almanya kampına götürüp sonra samsunspora tümer metin ile takas yaparak samsuna gönderen bir takıma ben olsam adımımı atmazdım..ancak yine de geldi, elinden geleni yaptı..her ne kadar verdiği kararın doğru olmadığını düşünsem de bugüne kadar* kendisini efendi ve adam gibi adam olarak tanımlıyordum..
ancak bugünkü basın toplantısında yaptığı açıklamalardan sonra artık sevmiyorum kendisini...sırf kendi yaptıklarını ön plana çıkarmak ve "ben değil, başkaları suçlu" diyebilmek adına açıklamalar yapmış, ve adam gibi adam sıfatını benim gözümde kaybetmiştir..yaptığı açıklamalardan "beşiktaş'ın başında ilk kez şampiyonlar ligi'nde türk teknik direktör olarak çıktım. " cümlesinde ve göreve geldiği günden bu yana yaptığı gibi türk teknik direktör ekolü olmak istediğini resmen bağırmıştır..her seferinde "türk teknik direktörlere güvenilmiyor, şans verimiyor, ben bu önyargıyı kırmak istiyorum" tadında açıklamalar yapmıştır...ancak fatih terimi, mustafa denizliyi* çok çabuk unutmuş sanırım..bu "türk teknik direktörler" bir "türk takımıyla" avrupada çok ciddi başarılar yaşamış, yıllarca bu takımların başında teknik direktörlük yapmışlardır...demek ki neymiş sayın sağlam? sorunu her zaman kulüplerde değil, biraz da kendimizde arayacakmışız..
açıklamalarından bir cümle daha: "geçen seneki hakem hatalarından dolayı şampiyonluğu elimizden kaçırdık. "
ya işte ben bunu anlamıyorum..gerçekten anlamıyorum..kendi yarattıkları dünyada kendilerine haksızlık yapıldığını düşünen beşiktaşlılar -ve görüyoruz ki bunlardan birisi de ertuğrul sağlammış- neden biraz olsun oynadıkları futbolu eleştiremiyorlar..yani geçen sene kaç tane maçta beşiktaş ezici üstünlük kurmuş rakiplerine de hakemler hakkını yemiş..bahsettikleri çok çok 1-2 penaltı pozisyonu 3-4 ofsaytla kesilmiş gollerdir..hala bunların lafını ediyorsa ertuğrul sağlam, kendisini korumak adına gözümden bir basamak daha düşer..hiç kusura bakmasın...
son olarak "bugün 14 puanla 3. sıradayız, en büyük rakiplerimiz fenerbahçe'nin 8, galatasaray'ın 3 puan önündeyiz" demiş ve bunu diyerek başarılı olduğunu "ima etmeye" çalışmış sanıyorum..yani el insaf ertuğrul sağlam, bir galatasaraylı olarak daha objektif bakabildiğim kesin ancak beşiktaşlıları bu sözlerle nasıl kandırabiliyorsun hayret..oynattığın futbolla avrupa yediğin 10larca (liverpool'dan 8, porto'dan 3, kharkiv -en beteri budur bence- 4) golü nasıl unutup, hacettepeden, antalyadan aldığın üç puanları milyonlarca taraftarı olan bir kulübün başarılı olduğunu iddia etmeye çalışıyorsun inanılır gibi değil..
ertuğrul sağlam beşiktaş için uygun bir teknik direktör değildi..sonucu da normal olarak böyle oldu..ancak keşke bu talihsiz açıklamaları yapmasaydı da, gözümdeki değerini korusaydı..yazık oldu.
not: bu yazı beşiktaş yönetiminin sütten çıkmış ak kaşık olduğu anlamına tabi ki gelmemektedir..suçun büyüğü onlardadır ancak bu yazı ertuğrul sağlama ithafen yazıldığı için beşiktaşın yönetimine değinilmemiştir..