48
hayatın ne kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunun ayaklı kanıtlarından biri olan adam. kendisi daha 14 yaşındayken, yeni evlenmiş olan ablasını ziyaret etmek için ailece tren garına hareket ederler. arabanın tavanına yerleştirdikleri bavulun yokluğunu ancak tren garına geldiklerinde farkederler. trenin hareket saati yaklaşmış olduğu için kardeşiyle birlikte trene bindirilip ankara gönderilirler, anne ve babası da bavulu bulup daha sonra yanlarına gelmeyi planlarlar. ancak gel gelelim kader ağlarını yine örmektedir. iki kardeş tren yolculuğuna başlar. anne ve babası da geri dönüp bavulu bulur. daha sonra iki küçük çocuğu tek başına trene bindirmiş olmanın tedirginliğiyle treni yolda yakalama fikri akıllarına gelir. bunun için de komşularının daha güçlü olan arabasını ödünç alırlar ve olaylar gelişir...
bütün o acı tesadüflerin toplamından bir dünya şampiyonu çıkması ise ayrıca saygı duyulması gereken bir olaydır. zira 14 yaşında böyle bir yıkım yaşayan o genç adam bilardo sayesinde hayata tutunmuştur.
bütün o acı tesadüflerin toplamından bir dünya şampiyonu çıkması ise ayrıca saygı duyulması gereken bir olaydır. zira 14 yaşında böyle bir yıkım yaşayan o genç adam bilardo sayesinde hayata tutunmuştur.