4353
wesley sneijder ismiyle dunyadaki en şöhretli 20 futbolcudan biridir rahatlıkla. oyununu da oynamaya basladıgında görebiliyoruz ki yararlı oldugunda fark da yaratıyor; amma ve lakin zurnanın zırt dediği yere geldiğimizde karsılastıgımız bir resim var. sneijder gecen sezonun sonunda sakatlandı, bu sene de sakatlandı, sonra iyileşicek derken tekrar iyileşemediği soyleniyor. onu da satalım bunu da satalım gibi bir anlayısım yok ancak eger ki nani ile takası gibi bir durum varsa; yada onu satıp bir kanat oyuncusu alma ihtimalimiz varsa yine nani gibi o zaman satısına izin verilebilir bir oyuncu olacaktır benim nezdimde.
cunku sneijder drogba burak 3lüsü tam 1 yıl olacak basımıza bela oluyor, daha dogrusu hic bir sisteme uymuyorlar. ve sneijder gordugumuz kadarıyla bu 3lunun icinde fiziksel devamlılık olarak en zayıfı. yuksek bir pazarı hala varken sneijderi satıp yine 4 4 2ye dönmek hem selcuk inanı hem de burak yılmazı kullanmak adına daha makul gorunmekte.
burak icin sneijderi mi gonderiyosun lan dediğinizi duyar gibiyim beyler ama elimizde bu sınırlar varken türk pasaportlu oyuncuların degeri olduklarının x5 katı. burak yerine alacagın bir yabancı demek senin baska bir bolgende turk oyunculara yer acman demek. ve ne yazıkki bu durumda burak yerinde kullanıldıgında etkili olabilecek potansiyelde bir oyuncu oldugu icin uzerine planları kurmak zorunda oldugumuz oyuncu oluveriyor bir anda. burakı gonderelim turk eksigini de bir turk sol bekle kapatalım dediğinizi de duyar gibiyim ama sol beke fener de hasan aliyi buyuk yetenek diye aldı, sonuc = suan 3. sol bek konumunda. yani kucuk takımdan bi adamı cat getirip koyarız o da iyi oynar dusuncesi teoride tutarken pratikte tökezliyor cogu zaman. o halde biz de seneye 5e dusecek olan yabancı sınırında burak yılmaza ihtiyac duyacagımız barizken ne yazıkki onu kullanabilecegimiz bir varyasyona donup daha basarılı olabiliriz diye umuyorum. bu aynı zamanda selcuk inanın geriye gomulmemesi anlamına gelecektir. sneijder icinse, onunla basarılı olmayı cok istiyorum ama bu sakatlık olayları sanki ilerde ciddi canımızı yakacakmıs gibi duruyor ne yazıkki.
yazarken farkettim de ne zor durumlardayız, lanet sınırlar yuzunden galatasaray oyununa uyacak oyuncuları alamıyor, elindeki turk oyunculara uyacak bir futbol mantalitesi olusturmak zorunda kalıyor. yani iş nerden tutarsan tut elde kalıyor, biz de sanırım bosuna kafa patlatıyoruz.
cunku sneijder drogba burak 3lüsü tam 1 yıl olacak basımıza bela oluyor, daha dogrusu hic bir sisteme uymuyorlar. ve sneijder gordugumuz kadarıyla bu 3lunun icinde fiziksel devamlılık olarak en zayıfı. yuksek bir pazarı hala varken sneijderi satıp yine 4 4 2ye dönmek hem selcuk inanı hem de burak yılmazı kullanmak adına daha makul gorunmekte.
burak icin sneijderi mi gonderiyosun lan dediğinizi duyar gibiyim beyler ama elimizde bu sınırlar varken türk pasaportlu oyuncuların degeri olduklarının x5 katı. burak yerine alacagın bir yabancı demek senin baska bir bolgende turk oyunculara yer acman demek. ve ne yazıkki bu durumda burak yerinde kullanıldıgında etkili olabilecek potansiyelde bir oyuncu oldugu icin uzerine planları kurmak zorunda oldugumuz oyuncu oluveriyor bir anda. burakı gonderelim turk eksigini de bir turk sol bekle kapatalım dediğinizi de duyar gibiyim ama sol beke fener de hasan aliyi buyuk yetenek diye aldı, sonuc = suan 3. sol bek konumunda. yani kucuk takımdan bi adamı cat getirip koyarız o da iyi oynar dusuncesi teoride tutarken pratikte tökezliyor cogu zaman. o halde biz de seneye 5e dusecek olan yabancı sınırında burak yılmaza ihtiyac duyacagımız barizken ne yazıkki onu kullanabilecegimiz bir varyasyona donup daha basarılı olabiliriz diye umuyorum. bu aynı zamanda selcuk inanın geriye gomulmemesi anlamına gelecektir. sneijder icinse, onunla basarılı olmayı cok istiyorum ama bu sakatlık olayları sanki ilerde ciddi canımızı yakacakmıs gibi duruyor ne yazıkki.
yazarken farkettim de ne zor durumlardayız, lanet sınırlar yuzunden galatasaray oyununa uyacak oyuncuları alamıyor, elindeki turk oyunculara uyacak bir futbol mantalitesi olusturmak zorunda kalıyor. yani iş nerden tutarsan tut elde kalıyor, biz de sanırım bosuna kafa patlatıyoruz.
