983
fatih terim bu sezon takımı bıraktığında 2 galibiyet - 3 beraberlikle bırakmıştı.
şampiyonlar liginde real madride 1 - 6 yenilmişti.
mancini geldiğinden beri ligde 4 galibiyet - 2 mağlubiyet aldı.
şampiyonlar liginde 1 beraberlik - 1 galibiyet - 2 mağlubiyeti var.
ligde durumu toparlayan mancini oldu, bunu bir yere yazalım.
şampiyonlar liginde şansını son maça taşıdı ki, bu grupta bunu yapan her kimse başarılıdır. "enkaz devraldı" sözü de konjönktür gereği doğru değil ama felsefe olarak doğru. terimin takımı sene başından beri felaket bir futbol oynuyordu zaten. terim söz geçirebileceği oyuncuları toplayıp, onların fundamental özelliklerini pek önemsemediği için bugün galatasaray dengesiz ve kırılgan bir takım oldu. bu kırılganlık geçen sene de vardı. didier drogba gelmeseydi ne şampiyonlar liginde tur atlayabilecek ne ligde başarılı olabilecek bir takıma sahiptik, kimse kimseyi kandırmasın. fatih terim boşu boşuna yüz yıl ceza almadı geçen sene. her zamanki gibi kendi başarısızlığını hakemlere vs. yıktı ama takım, birçok maçta ikinci yarılarda reaksiyon vererek ite kaka kazandı maçları.
bu sezon o da yemiyordu artık. zira topçular artık terimin adaletine de pek inanmıyorlar, sahada varını yoğunu ortaya koyan bir takım göremiyorduk.
burada tamamen şahsi çıkarımım olarak, hiçbir kanıta dayanmadan düşündüğüm şeyi söylemem lazım; bence terim kendini kovdurdu. gidişatın farkındaydı çünkü. algı yönetimi muazzam bu adamın. kadro planlamasında iki senedir saçmaladığı halde bugün bütün suç manciniye kaldı. imparator özlenen adam oldu.
gelelim manciniye, bu adam türkiyenin gördüğü en büyük taktisyen. juventus maçında da, real madrid maçında da rakibini çok iyi kilitledi. fakat kadere bakın ki, juventus maçında fatih terimin 8 milyon avro saydırdığı amrabatın akıllara zarar penaltısı, real madrid maçında ise kaleci eray işcanın büyük tecrübesizliği sebebiyle her şey mükemmel giderken tökezledi. halbuki iki maçta da takım alabildiğine doğru oynuyordu ve rakibinin oyun planını bozmuştu.
bu sezon şimdilik toplamda 4 mağlubiyeti var. fenerbahçe ve real madrid maçları normal. kopenhag var, ki o kopenhag dediğimiz takımın kendi evindeki avrupa performansı malum, yine de domine ettiği bir maçı kazanamadı, bir de ilk maçında akhisara mağlup oldu. onun da günahı olmaz. fatih terimden farkı, her maçta, o maça uygun doğru futbol oynatmaya çalışması. terim her maçta kendi topunu oynatma peşindeydi. esas sıkıntı burdan doğuyor. terim sonrası lucescuda da bu travma hasıl olmuştu. taraftar maça göre oynayan takımı bir türlü içine sindiremedi. sonunda luce gitti, terim geldi ve 2 senede transferleriyle takımı kuru çula oturttu gitti.
şampiyonlar liginde real madride 1 - 6 yenilmişti.
mancini geldiğinden beri ligde 4 galibiyet - 2 mağlubiyet aldı.
şampiyonlar liginde 1 beraberlik - 1 galibiyet - 2 mağlubiyeti var.
ligde durumu toparlayan mancini oldu, bunu bir yere yazalım.
şampiyonlar liginde şansını son maça taşıdı ki, bu grupta bunu yapan her kimse başarılıdır. "enkaz devraldı" sözü de konjönktür gereği doğru değil ama felsefe olarak doğru. terimin takımı sene başından beri felaket bir futbol oynuyordu zaten. terim söz geçirebileceği oyuncuları toplayıp, onların fundamental özelliklerini pek önemsemediği için bugün galatasaray dengesiz ve kırılgan bir takım oldu. bu kırılganlık geçen sene de vardı. didier drogba gelmeseydi ne şampiyonlar liginde tur atlayabilecek ne ligde başarılı olabilecek bir takıma sahiptik, kimse kimseyi kandırmasın. fatih terim boşu boşuna yüz yıl ceza almadı geçen sene. her zamanki gibi kendi başarısızlığını hakemlere vs. yıktı ama takım, birçok maçta ikinci yarılarda reaksiyon vererek ite kaka kazandı maçları.
bu sezon o da yemiyordu artık. zira topçular artık terimin adaletine de pek inanmıyorlar, sahada varını yoğunu ortaya koyan bir takım göremiyorduk.
burada tamamen şahsi çıkarımım olarak, hiçbir kanıta dayanmadan düşündüğüm şeyi söylemem lazım; bence terim kendini kovdurdu. gidişatın farkındaydı çünkü. algı yönetimi muazzam bu adamın. kadro planlamasında iki senedir saçmaladığı halde bugün bütün suç manciniye kaldı. imparator özlenen adam oldu.
gelelim manciniye, bu adam türkiyenin gördüğü en büyük taktisyen. juventus maçında da, real madrid maçında da rakibini çok iyi kilitledi. fakat kadere bakın ki, juventus maçında fatih terimin 8 milyon avro saydırdığı amrabatın akıllara zarar penaltısı, real madrid maçında ise kaleci eray işcanın büyük tecrübesizliği sebebiyle her şey mükemmel giderken tökezledi. halbuki iki maçta da takım alabildiğine doğru oynuyordu ve rakibinin oyun planını bozmuştu.
bu sezon şimdilik toplamda 4 mağlubiyeti var. fenerbahçe ve real madrid maçları normal. kopenhag var, ki o kopenhag dediğimiz takımın kendi evindeki avrupa performansı malum, yine de domine ettiği bir maçı kazanamadı, bir de ilk maçında akhisara mağlup oldu. onun da günahı olmaz. fatih terimden farkı, her maçta, o maça uygun doğru futbol oynatmaya çalışması. terim her maçta kendi topunu oynatma peşindeydi. esas sıkıntı burdan doğuyor. terim sonrası lucescuda da bu travma hasıl olmuştu. taraftar maça göre oynayan takımı bir türlü içine sindiremedi. sonunda luce gitti, terim geldi ve 2 senede transferleriyle takımı kuru çula oturttu gitti.
