7
tüm toplumsal ön kabüllerden bağımsız bakıldığında, sadece bir tezahürat olarak dahi illettir. sürekli aynı bayık ses tonu ile, tek cümlelik bir şeyi esnete esnete söylemenin sahadaki oyuncuyu motive etme olasılığı neredeyse yok.
bunun yanısıra; işin toplumsal önyargı boyutuna değinmek gerekirse, konuyu birkaç cümle ile özetleme imkanı var. her toplum, her devirde, belli başlı günah keçileri üretme ihtiyacı hissetmektedir. bu durum insanlığın henüz aşamadığı bir sorunu. bu üretimdeki esas amaç ise; normal insanın neyin iyi, doğru, gerekli, ahlaki vs. olduğunu karşılaştığı her olay karşısında yeniden tanımlamak zahmetine katlanmak yerine değişmez bir kötü tayin ederek bu zahmetten kurtulma arayışına uygun bir zemin hazırlamaktır. dindar bir toplulukta başka bir dinin mensupları ve dinsizler, milliyetçi bir toplumda bu hisleri paylaşmayan kişiler veya başka bir etnik kökenden gelenler, ahlakçı bir toplumda namussuzlar ve eşcinseller... bu liste toplumdan topluma değişkenlik gösteren bir liste. bir takım insanlara; ki kimseye haksızlık edemem çoğunlukla bana da; ibne kelimesinin hakaret olarak gelmemesinin nedeni budur. farz-ı misal; birisine amcık veyahut amcıklık yapma dediğinizde de ataerkil ön kabülleri olan bir toplumda kadını insan ile hayvan arası bir yaratık olarak konumlandırdığınız için bunu bir hakaret olarak algılar ve kullanırsınız. oysa ki; amcık belki de dünya üzerindeki en neşeli ve insanlığın sürdürülebilirliği adına da en kritik önemi olan organ ama bunun konumuzla pek de alakası yok.
yazının kontrolünü kaybetmeden müdahele ederek toparlayayım; bir takım ön kabüllerin mahsülü olan söylemlerin değişmeye başlayacağı yer kesinlikle tribünler değildir. tribünler; tıpkı cemaatler ve katı parti teşkilatları gibi mevcut olana sıkı sıkıya sarılan, hatta muhalif olduğunu sananların dahi bunu defaatle yapmakta bir beis görmediği yerlerdir. burada bu geyikten uzak durmak lazım lakin; futbolun afyon olan yüzünün tezahürü dersek yeridir. her neyse; işin tezahürat boyutu olarak bir sike benzese (bakınız; burada da bir sike benzemek kelimesi aslında ataerkil toplumda erkeğin yüceliğine yapılan bir göndermedir. erkeğin en önemsiz uzvuna dahi benzemiyor veya en azından ona benzese manası gizlidir alttan alta.) gerçekten oturup eleştirecek değilim ama hiçbir olumlu katkısı yok sahaya. tribünü ateşliyor, bir takım tribün için duyguları harekete geçiriyor desek; bütün tribünün aktif gaylerin cezalandırıcı konumda olduğunu sanan embesillerden oluşması lazım ki; ben buna da pek ihtimal vermiyorum.
işin özü; yarak gibi tezahürattır efendim. dilerim tez zamanda unutulur gider.
bunun yanısıra; işin toplumsal önyargı boyutuna değinmek gerekirse, konuyu birkaç cümle ile özetleme imkanı var. her toplum, her devirde, belli başlı günah keçileri üretme ihtiyacı hissetmektedir. bu durum insanlığın henüz aşamadığı bir sorunu. bu üretimdeki esas amaç ise; normal insanın neyin iyi, doğru, gerekli, ahlaki vs. olduğunu karşılaştığı her olay karşısında yeniden tanımlamak zahmetine katlanmak yerine değişmez bir kötü tayin ederek bu zahmetten kurtulma arayışına uygun bir zemin hazırlamaktır. dindar bir toplulukta başka bir dinin mensupları ve dinsizler, milliyetçi bir toplumda bu hisleri paylaşmayan kişiler veya başka bir etnik kökenden gelenler, ahlakçı bir toplumda namussuzlar ve eşcinseller... bu liste toplumdan topluma değişkenlik gösteren bir liste. bir takım insanlara; ki kimseye haksızlık edemem çoğunlukla bana da; ibne kelimesinin hakaret olarak gelmemesinin nedeni budur. farz-ı misal; birisine amcık veyahut amcıklık yapma dediğinizde de ataerkil ön kabülleri olan bir toplumda kadını insan ile hayvan arası bir yaratık olarak konumlandırdığınız için bunu bir hakaret olarak algılar ve kullanırsınız. oysa ki; amcık belki de dünya üzerindeki en neşeli ve insanlığın sürdürülebilirliği adına da en kritik önemi olan organ ama bunun konumuzla pek de alakası yok.
yazının kontrolünü kaybetmeden müdahele ederek toparlayayım; bir takım ön kabüllerin mahsülü olan söylemlerin değişmeye başlayacağı yer kesinlikle tribünler değildir. tribünler; tıpkı cemaatler ve katı parti teşkilatları gibi mevcut olana sıkı sıkıya sarılan, hatta muhalif olduğunu sananların dahi bunu defaatle yapmakta bir beis görmediği yerlerdir. burada bu geyikten uzak durmak lazım lakin; futbolun afyon olan yüzünün tezahürü dersek yeridir. her neyse; işin tezahürat boyutu olarak bir sike benzese (bakınız; burada da bir sike benzemek kelimesi aslında ataerkil toplumda erkeğin yüceliğine yapılan bir göndermedir. erkeğin en önemsiz uzvuna dahi benzemiyor veya en azından ona benzese manası gizlidir alttan alta.) gerçekten oturup eleştirecek değilim ama hiçbir olumlu katkısı yok sahaya. tribünü ateşliyor, bir takım tribün için duyguları harekete geçiriyor desek; bütün tribünün aktif gaylerin cezalandırıcı konumda olduğunu sanan embesillerden oluşması lazım ki; ben buna da pek ihtimal vermiyorum.
işin özü; yarak gibi tezahürattır efendim. dilerim tez zamanda unutulur gider.