1985
inanılmaz bir sezon geçiren ispanyol futbolcu. sezon planlamasında ilk on birde olmamasına ve esas mevkiinde oynamamasına rağmen, maç önceleri kadro tahtaya yazılırken ismi muslera ve selçuk inan'la beraber ilk yazılan futbolcu.
hücuma verdiği katkı muazzam. takım geriden oyun kurarken, bulunduğu bölgenin de rahatlığı itibariyle, orta saha oyuncularını müthiş rahatlatan bir tekniği ve özgüveni var. galatasaray'ın oyun yapısını göz önüne aldığımızda, bizim için en önemli şeyin topun bizde kalması ve bol pas yapmak olduğunu görüyoruz. ancak önceki haftalarda bu bol paslaşma oyunun yavaşlamasına sebep oluyordu. sonra yeni transferlerin de katkısıyla bu sorun bir nebze çözüldü ama bunda riera'nın da payı büyük. çünkü galatasaray'ın nisan ayı itibariyle pas hızı ve şiddeti kasım ayındakinden çok daha yüksek. bu da bir ritm yakalamaktan kaynaklanıyor.
şimdi riera'nın bölgesinde farz-ı misal, hakan balta ya da jesus * tarzı bir oyuncu olduğunu düşünelim. gayet güzel oynarlar, ancak takım bu pas trafiğini yakalayamaz. bu da bütün takımın oyununu etkiler. kendisinin galatasaray'da bir sol bek olarak takımın hücum organizasyonuna verdiği katkıyı, şu anda türkiye sınırları içinde veren başka bir sol bek yok.
bunlara ek olarak, savunma konusunda ters kademeye girdiğinde topu bir kaç kez tehlikeye bölgeye indirdi riera bu sezon içinde. ancak görüyoruz ki, zaman içinde bu hatasından ders aldı ve artık bu konuda da daha dikkatli. birebirlerde zaten kolay geçilmeyen ve adamını bırakmayan, en önemlisi de sürekli ayakta kalan bir yapısı var.
önümüzdeki senenin planlarından bahsedildiğinde galatasaray'ın çok iyi bir sol bek alması gerektiği konuşuluyor. kendisinin yerine gerçekten birinci sınıf, en üst düzeyde sol bek oynama alışkanlığı olan birisi alınmadığı sürece ben riera'nın takımda birinci sol bek olarak kalmasından yanayım.
nice mutlu yıllara aslan!
hücuma verdiği katkı muazzam. takım geriden oyun kurarken, bulunduğu bölgenin de rahatlığı itibariyle, orta saha oyuncularını müthiş rahatlatan bir tekniği ve özgüveni var. galatasaray'ın oyun yapısını göz önüne aldığımızda, bizim için en önemli şeyin topun bizde kalması ve bol pas yapmak olduğunu görüyoruz. ancak önceki haftalarda bu bol paslaşma oyunun yavaşlamasına sebep oluyordu. sonra yeni transferlerin de katkısıyla bu sorun bir nebze çözüldü ama bunda riera'nın da payı büyük. çünkü galatasaray'ın nisan ayı itibariyle pas hızı ve şiddeti kasım ayındakinden çok daha yüksek. bu da bir ritm yakalamaktan kaynaklanıyor.
şimdi riera'nın bölgesinde farz-ı misal, hakan balta ya da jesus * tarzı bir oyuncu olduğunu düşünelim. gayet güzel oynarlar, ancak takım bu pas trafiğini yakalayamaz. bu da bütün takımın oyununu etkiler. kendisinin galatasaray'da bir sol bek olarak takımın hücum organizasyonuna verdiği katkıyı, şu anda türkiye sınırları içinde veren başka bir sol bek yok.
bunlara ek olarak, savunma konusunda ters kademeye girdiğinde topu bir kaç kez tehlikeye bölgeye indirdi riera bu sezon içinde. ancak görüyoruz ki, zaman içinde bu hatasından ders aldı ve artık bu konuda da daha dikkatli. birebirlerde zaten kolay geçilmeyen ve adamını bırakmayan, en önemlisi de sürekli ayakta kalan bir yapısı var.
önümüzdeki senenin planlarından bahsedildiğinde galatasaray'ın çok iyi bir sol bek alması gerektiği konuşuluyor. kendisinin yerine gerçekten birinci sınıf, en üst düzeyde sol bek oynama alışkanlığı olan birisi alınmadığı sürece ben riera'nın takımda birinci sol bek olarak kalmasından yanayım.
nice mutlu yıllara aslan!
