1815
müzede çorabı dahi yer almıyorsa bunun müsebbibi galatasaray tarihinde ibra edilmeyip bunu yargıtay'a götüren tek başkan olan adnan polat'tır. belki hakan şükür dilediği şekilde galatasaray kariyerini noktalayamamıştır ama o'nun ayağını kulüpten ali cengiz oyunu ile kesmeye çalışan adnan polat ve şürekası, tarihin önünde zaten rezil olmuşlardır. bu konu üzerinden hakan şükür'e vurmak yerine esas eleştirilmesi gereken isimler eleştirilmelidir. ha ezbere konuşuluyorsa, hakan şükür ismine burada bile yüklenmek bu kadar basitse, lanet olsun.hakan şükür'den bahsediyoruz, çocukluğumuzdan, yetişkinliğimize. siyasi mevzuları geçtik, sportif açıdan bile eleştiriliyorsa ki buna itirazım yok -ama benim de sanırım eleştireni eleştirme hakkım mevcuttur- ben böyle aymazlık, nankörlük görmedim demem gerekir. gerçekten yazıklar olsun. mario jardel'in süper kupa finali'nde giydiği kramponlar bile müzedeyken, hakan şükür benim bir çorabım bile müzede yok diyorsa, bunu düşünmek gerekirken kimileri şaşırtmayacak şekilde direkt kral'a yükleniyor. kimseyi bilmem ama ben her şeyi göze alır herkesle münakaşaya hazır şekilde buralarda gezinirim. çünkü hakan şükür, benim için galatasaray'ın saf halidir. kimseye de kirlettirmem. gün gelecek, buralarda bu ağız ishali insanlar çocuklarına galatasaray efsanesi olarak anlatacaklar hakan şükür'ü adım gibi biliyorum; ama lanet olsun ki bugün klavyeleriyle o'na kin kusarken azıcık düşünüp de hiçbir sorumluluk, vefa hissetmiyorlar.