• 9
    93 yılında insanlar günlük hayatta bugüne kıyasla birbirlerinden zor haber alıyorlarken, türkiye'de galatasaray diye bilinmez bi deplasmana geliyorlardı. o günün şartları altında yaşadıkları şok bu yüzden önemliydi. fakat artık devir değişti. gelecek olan takım 20 yıllık bu süreçte profesyonelliğin hem kulüp hem takım bazında kitabını yazmış takım. sadece futbol da değil, tüm sosyal ve teknolojik şartlar açısından o günün şartlarıyla bugünün şartları arasında dağlar kadar fark var. teknolojik şarttan kastım dünyanın küçülmüş olması, iletişimin kolaylaşmasıdır.

    bu girişten sonra diyeceğim odur ki bence karşılama yapmanın bence gereği yok. adamlar hiç olmadıkları kadar rahat geliyorlar istanbul'a. hırslandırmanın lüzumu yok. karşılamaya harcanacak enerji ve sinerji maç içi desteğe harcanırsa çok daha önemli iş başarmış oluruz. sudan çıkmış balığa dönmek deyiminin tam karşılığı olur rakip oyuncular.

    özet olarak 2 adet yol var. ilki; karşılama yaparız etkilemeye çalışırız ve stadda başlarına gelecek şeye ellerinden geldiğince hazırlanmaya çalışırlar. ikincisi; karşılama yapmayız, bizi maçı önemsemiyor olarak görürler, cehennem eskidenmiş derler vs vs. stada ayak bastıkları anda gördükleri karşısında şok olurlar. hazırlıksız yakalanırlar. bence ikinci yol daha makul.

    sonuçta karşılama yapsak da yapmasak da kazanmak zorunda olduğumuz bir maç. başka yolu yok. kendi evimizdeki 3 maç sonunda 1 veya 2 puan almış olmayı asla istemiyorum. yenip yolumuza devam etmemiz gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın