62
çocukluğumun tamer oyguç'dan sonra gelen en büyük kahramanıydı. draft edildiğinde kendim edilmiş kadar sevinmiş, oynayamadığı her maç çok üzülmüştüm. sonra avrupaya döndü hem de inanılmaz bir gelişim göstererek. cska gibi ekol bir ülkenin en kuvvetli takımının efsaneleri arasına bile girdi. geri döndü, ülker feneri satın alınca oraya geçti. buraya kadar sorun yok ama fenerbahçe'ye geçtikten sonra özellikle galatasaray taraftarına karşı yaptığı anlamsız terbiyesizlikler bir çuval inciri berbat etti. dün jübilesini yaptığında tribünlerde bütün basketbol severler, kendi takımlarının forması ile katılabilecekken o bunu tercih etmeyip; onların nefretini kazanma yolunu seçti. umarım yolu asla açık olmaz, gün geçtikçe mirasını tüketir.

