takımdan gönderilmesinin sebebi gece hayatı, kilolarının git gide artması, kendine bakmaması, kendine bakmamasından mütevellit sürekli sakatlanması...
352
takımdan gönderilme sebebi, gökhan zan yanlış transferine yer açmaktır.
353
emre güngör türkiye'nin en iyi kademe yapan, markaj özelliği yüksek olan defanslarından biriydi. ama denildiği gibi sakatlıklar ve diğer etkenler bu takımda bırakmadı kendisini, gittiğine ne üzüldü taraftar, ne de çok sevindi.
354
takımımızdayken 2007/2008 sezonunda hayranlıkla izlediğim stoperdi.ancak yaşadığı sakatlıklarda beni bile canımdan bezdirmişti. tahminim kendisine iyi bakmadığı ve başarılı geçen lig ve euro 2008 serüveninden sonra havalandığı yönünde.bu havalanmada sakatlık sırasında kendisine bakmamasına neden oldu diye düşünüyorum. tanım:galatasaraydeyken kendisine bakamamış futbolcu.
355
"bu bir serzeniş değil ama tekrar istanbul'a dönüp emre'nin nasıl futbolcu olduğunu göstermek istiyorum." demiş futbolcudur.karşı kıyıdakiler sesini duymuştur emre ama bilesin ki genel olarak galatasaray taraftarı 2 ay sakat sonra ilk maçında tekrar sakatlandığın dönemlerde dahi seni sevmiştir.senin kendine düzgün bakmaman,bir türlü takıma faydalı olacak şekilde iyileşememen buna sebep oldu,haliyle kimse emre gitmesin diyemedi.
356
bilmiyorum galatasaray'da acaba bu sene gaziantepspor'da oynadigi kadar maca cikmis midir fakat surasi cok acik ki, bugunun badem gozlu eski oyuncumuz dalindan oscar'ini almaya hak kazanmistir. bakalim yarin ve sonraki gunler kimler bu odule layik olacak.
357
ya artık bu durum alışkanlıktan da öte öğrenilmiş çaresizlik olayına dönmüş durumda. bir oyuncu düşünelim ki senin takımında beğenilmesin ve çeşitli sebeblerden ötürü gönderilsin gitsin o oyuncu gittiği takımında formasını başarıyla terletiyor olsun. aklım almıyor arkadaş artık bu örnekleri görmekten bıkkınlık geldi. *
358
iyi oyuncudur ama galatasaray'ın şu anki kadrosunda bulunsaydı yine 3-4 maçta bir ölümcül hatalar yapacaktı. gaziantep'te kafası rahat, kaynayan kazan yok, temiz oynuyor. en ufak bir hatalı pasta uğultu yükselen, mağlup duruma düşüldüğünde yuhlamaların başladığı bir atmosferi kaldırabilecek çelik gibi sinirlere sahip olmadığını düşünüyorum. yine de iyi defanstır.
359
2010/2011 sezonunda takımı gaziantepspor'un oynadığı 26 lig maçının 20'sinde görev yapmış. galatasaray forması giydiği 2009/2010 sezonunda oynadığı lig maçı sayısı 10; 2008/2009 sezonunda ise sadece 5. yani iki sezonda topam 15 lig maçında görev yapılmış, bunların çoğunda da sakatlanıp çıkmak zorunda kalmıştı hatırladığım kadarıyla. şimdi bu istatistiklere bakıp da ne değişti de iki yıldır sakatlıklardan kurtulamayan emre, bizden ayrılınca iyileşip oynamaya başladı? takımda yıllardır bir türlü bitmeye bu sakatlık kabusunun sorumluları kim?
edit: rakamlar için kaynak www.tff.org
360
türkiye'de gaziantepspor'dan başka futbolcu verecek takım olmadığından, beşiktaş'ın transfer listesinde olan stoper. şaşırdık mı? hayır.
milli takım aday kadrosuna çağırılmış eski stoperimiz.
362
günlerdir ersan gülüm aldı başını gidiyor. ersan yerine her zaman kendisini tercih ederim.süper ligin en iyi stoperlerinden biridir. tekrar gelme şansı olsa da geri gelse.
363
şampiyonluğa oynadığımız 2009-2010 sezonunun en kritik virajına girerken trabzon maçında savunmadaki son adam olmasına rağmen rakibi çalımlamaya kalkmasıyla golü yemiştik,o günden sonra bu adamdan stoper olmayacağını anladım 3 maçlık çok kritik bir dönemeçe girerken böyle basit hatalarla şampiyonluk gitmişti resmen. fenerbahçe istediği söyleniyor,umarım gider.iyi bir stoper değildir.
364
fm tabiriyle çevikliği, markajı ve müdaheleleri yerinde bir oyuncuydu. ara ara saçmalardı ama formayı servet ve zan'dan daha fazla hakediyordu. adnan polat'ın yanlışlarından biriydi kendisi.
365
tek pozisyon yüzünden bileti kesilmiş yetenekli stoper. adnanzedelerden.
366
son şampiyonluğumuzda yaptığı katkı unutulmaz, trabzonspor maçındaki hatası değil de asıl hatırlanması gereken bu olmalı. ama tek handikap sürekli tekrarlanan sakatlığı. bu sezon boyunca bile girdiği veya oynadığı maçların ilk dakikalarında sakatlık yaşadı. yetenekli fakat şannsız sakatlığı bulunan eski oyuncumuz emre güngör. çirkef değil iyi niyetli defans oyuncusu.
367
zaman, hatalarından ve çevikliğinden çok 2 maç oynayıp 10 maç sakat dolanmasını yazmalıdır.
gerçi bizden giden her futbolcu gibi o da istikrarı yakaladı gaziantepspor'da...
368
gokhan zan denilen adamdan iki uc gomlek daha iyi stoperdi kendisi.
369
iyi bir savunma oyuncusudur ama galatasaray'da oynarken sürekli sakatlanıyordu. antep'e gitti sezonda 27 maç oynadı. istanbul da devamlı sakat olan adamlar anadolu takımına gidince bir sezonda 30 a yakın maç yapıyor. ne hikmetse! emre güngör de istanbul da sakat anadolu da turp gibi olan oyunculardan birisidir.
370
kendisi gökhan zan'dan daha az sakat ve çok daha iyi bir stoperdir. fiziği çok güçlü olmamasına rağmen yerinde müdahaleler yapan bir futbolcu. biraz çıtkırıldım.
371
kendisi gökhan zan'dan daha iyi bir stoperdir ancak dışarıda ki hayatı ve tesislerde yaptıklarından sonra florya'ya bir daha kapıdan giremez. diğeri için (bkz: ufuk ceylan).
372
oyuna girdikten sonraki ilk deparında sakatlanan bir oyuncuydu bizdeyken. istanbul'da gezmedik bar bırakmadığındandır.
arkadaş; sen yakın mesafede rakibine arkana dönersen(taraftar tabiriyle götünü dönersen);adam gol de atar,pandik de atar,sana tecavüz de eder.
374
sakatlıklar ve neill'in bomba atar gibi pası galatasaray'da sonunu hazırladı.yoksa şu anda defans problemlerinden bahsetmezdik.
375
7 ekim 2011 türkiye almanya maçının devre aasında trt spor açıp kaçıncı tekrarı olduğunu hatırlamadığım bir şekilde yine euro 2008 deki maçlarımızı seyrettim. seyrederken çek cumhuiyeti maçında yerde yatan ve acı içinde kıvranan emre güngörü görmemle onunla ilgili hislerim depreşti. o acı içinde yerde yatarken ve oyundan ağlaya ağlaya çıkarken bir daha eskisi gibi olmayan olamayan(ya da belki de olmak için çabalamayan) bir emre güngör vardı karşımda. acaba bu turnavanın kendisinin kaderini bu kadar etkileyeciğini, iyi olarak ve kariyeri için güzel adımlar atarak gittiği bu turnuvanın en şanssız isimlerinden biri olarak döneceğini tahmin etmiş miydi?