resim
Emre Belözoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kasımpaşa
Yaş:45
Uyruk:Türkiye
  • 4401
    fenerbahçe'nin yeni futbol direktörü olacağı konuşulan kişi. mert hakan ve emre kılıç'a yanaştıysa eğer, futbolcuların önünde iki seçenek bulunuyor; galatasaray' a gelip şampiyonluk kovalamak, avrupa'da oynamak ya da fener'e gidip alper potuk, muriç gibi tabiri caiz ise 'gazoz' olmak . ayrıca futbolcuların galatasaray taraftarı olduğu malum. ciddi ciddi yorum yaptım, beş dk gülerim artık. fener büyüklüğüymüş. eski çamlar bardak oldu. geçiniz.
  • 4402
    mert hakan ve emre kılınç'a fenerbahçe büyüklüğünü anlatırken "ben 20 yaşında avrupa şampiyonluğu görmüş, 21 yaşında inter'e gitmiş adamdım. dönüşte bunları yaşadığım kulübe değil fenerbahçe'ye geldim. 12 senedir bi taraflarımı yırtmama rağmen 1'i şaibeli 2 şampiyonluk görebildim. fenerbahçe çok güzel, siz de gelsenize" demiş olabilir. kendisini kılavuz edinecek olan da burnunun bokuna yanmasın.
  • 4403
    "emre belözoğlu, mert hakan yandaş ve emre kılınç'ı arayarak fenerbahçe'nin büyüklüğünü anlattı."

    ne anlattı acaba? çok merak ediyorum.

    "ya işte 20 senedir iyi kötü ilk 2 yapıyorduk, sonra başkanı kovalayarak yolladık. yeni bir yapılanmaya girdik ve amacımız kesinlikle başarı değil. rakiplerin başarısızlığı. haaa nasıl ama. mert buraya bak olm bir şey anlatıyorum. emre dur be olm ne comollisi başka bir şeyden bahsediyorum. ha ne diyordum 2 senedir ilk 5'e giremiyoruz. seneye sizle gireriz sanırım. mert gülme lan."
  • 4406
    mert hakan’la emre kılınç mozambik ligi’nde oynadığı için fenerbahçe’nin büyüklüğünü anlatmış! bin beş yüz şampiyonlukları, iki bin dört yüz yirmi bir kupa aldıklarını anlattı muhtemelen.

    çocuklar türkiye ligi’nde oynadığından ötürü en büyük takımın kim olduğunu çok iyi biliyor.

    kilim kadar boyu, türlü türlü huyu olan fenerbahçeli futbolcu.
  • 4407
    https://www.google.com.tr/...-etti-haberi-5345059

    şöyle bir habere konu olmuş futbolcu.

    diyaloglar şöyle gerçekleşiyor sanırım:

    +alo mert, sana şimdi fenerbahçe’nin büyüklüğünü anlatacağım
    -neden abi?
    +anlatıyorum dinle. fenerbahçe’nin büyüklüğü öyle bir büyüklüktür ki of diyorum, kupa büyüklüğü falan değil yani, sivil toplum örgütüyüz olm
    -anladım abi
    +büyüklük fena yani kardeşim, beni kırmıyosun bize geliyosun ;)
    -size gelmiyorum abi öyle bir şey yok
    +başkan da burda bak selam söylüyor ;))))
    -abi gözünü seveyim rahat ver ya
    +hadi ben kaçtım o zaman ararım ben seni *kıps*
    -arama abi
    +eyvallah ararım ben
    -arama abi güle güle
    +ararım ya
    -arama abi selametle
    +ararım ben seni hadi
  • 4409
    galatasarayımızın ilgilendiği, üzerine galatasaray'ı desteklediklerini de ulu orta dile getiren oyunculara vizyoner abisinden aldığı parayla elinde tuzlukla koşan karaktersiz.

    16 tane ortasaha aldınız böyle böyle. gideninden gelenine şu kulübün başına üç gram beyni olan birini getirmeyecekler mi anlamıyorum. ne olacak mert hakan ile emre kılınç'ı 2 katı paraya ikna edince?

    sırf galatasaray 1 birim zarar görsün diye, kendi kulübünü 5 birim zarara uğratan bir başka zekasız fenerbahçe yetkilisi.
  • 4412
    kendisi kesinlikle galatasaraylıdır, en azından suyun karşı yakasındaki takıma imza attığı döneme kadar. geçmişte verdiği demeçler de bunu kanıtlıyor. çocukluğunda malum takımın taraftarı olmuş olabilir, muhtemeldir. bildiğim kadarıyla babası da malum takımın taraftarıydı. ama florya kapısından girdikten itibaren malum kulübe imza atana kadar olan süreçte sağlam galatasaraylıdır. kimseyi kandırmasın, özellikle kendisini. 2008-2009 sezonu yaz transfer döneminde transferin neden gerçekleşmediğini adnan polat bütün şeffaflığıyla açıklamadan bilemeyiz. benim iki tahminim var, birince malum ankaragücü maçı ve sonrasındaki süreç, ikincisi ise tamamen kadro yapılanması. bu adamın şu an taraftarı olduğunu iddaa ettiği kulübe karşı deli gibi gol sevinçleri var, taraftarlarına yaptığı hareketler var. 2006 şampiyonluğunda tura çıkmış adam. hala da içten içe bize karşı sempatisi olduğuna eminim, ama artık ok yaydan çıktı, oraya imzayı attığı gün o kapı kapandı, aslında kapanmayabilirdi, mehmet topal gibi bir süreç geçirseydi eminim ki bir süre sonra tekrardan parçalıyı giyerdi, biraz da onun o camianın taraftarına kendini kabul ettirmek için yaptığı hareketler florya kapısını kapattı bir daha açılmamak üzere. okan buruk örneği gözlerimizin önünde, benzer bir süreç yaşanabilirdi. velhasıl kendisi seçti bu yolu, belki de her zaman pişman olacak. onlar istemeyene kadar dönmeyi düşünmüyorum diye bir demeci de var. bir kaç sezon daha bekleseydi büyük ihtimalle şu an bir galatasaray efsanesiydi. hala avrupada oynuyor olsaydı ki bence istese oynardı, en kötü ihtimalle 11-12 sezonundaki hocanın yaptığı yeniden yapılanma içerisinde kendisine kesinlikle yer bulurdu.

    https://twitter.com/i/status/1261241896204107778

    edit:

    biraz araştırdım bir kaç ekleme yapmak istiyorum. adnan polat süreci zaten açıklığa kavuşturmuş.

    https://www.youtube.com/watch?v=RYXrMRIBAN8

    bir de emre'nin bu süreç ile ilgili bir kaç açıklaması var;

    “ingiltere’de oynarken dönme kararı aldım. evlenecektim, nişanlandım. ailem de çok istiyordu. iki kere üst üste bileğim kırılınca psikolojim de bozuldu. adnan polat’a söz vermiştim. ‘galatasaray ile görüşmeden türkiye’ye dönmeyeceğim’ diye. o dönem bizi düşünmediklerini söylediklerinden dolayı da bu sefer fenerbahçe’den teklif geldi. hiç pişman olmadığım, çok da doğru yaptığım dediğim hayatımdaki ender kararlarımdan biri oldu. gerçekten çok ait hissettiğim, sporcu olarak en olgun dönemlerimde fayda sağladığıma inandığım bir camianın içinde buldum kendimi. fenerbahçeli birinin bana sarılıp gözyaşı dökmesini burnum sızlayarak, bazen ben de gözyaşı dökerek, karşılıyorum.”

    yazının devamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz. galatasaray'a ilk geliş hikayesinden ve galatasaray döneminde yaşadıklarını anlatmış.

    https://t24.com.tr/...yoruz-dediler,387864

    anlaşıldığı üzere “fenerbahçeli emre belözoğlu“ diye bir karakter bugün varsa adnan polat'ın kadro yapılanması içinde onu düşünmemesi sebebiyledir. inter dönüşü zamanı adnan polat'ın da belirttiği gibi maddi kaynaklardandır, o dönemdeki sıkıntıları biliyoruz ama newcastle dönüşü tamamen kadro planması gibi duruyor. çünkü o dönem kewell, baros gibi bir çok dünya yıldızı getirip yüksek ücretler ödemiştik, 2008 de şampiyon olmuşuz ve şampiyonlar ligi'ne katılıyoruz, istesek kesinlikle alınırdı.
  • 4416
    galatasaray forması giyse, her gün fetö'cülüğünden dem vurulacak fenerbahçeli yaşlı futbolcu.

    ülkede samimi bir fetö temizliği olsa, sağlamından 45 yıl yiyecek adam hakkında, açık açık şike bağlantılarını sağlam kurar, hakemleri yemler denmemiş ama daha 'mantıklı' kelimeler sarf edilmiş.

    ülke futbolunun öz hakiki virüsüdür. hangi forma altında olursa olsun, bu tip futbolcuların temizlenmesi şart. ama kimse merak etmesin, doping yapan adamdan, ülke hortumcusundan federasyon başkanı oluyorsa, bu tipten de spor bakanı olur. öyle de suç cenneti bir ülkede yaşıyoruz işte.
  • 4419
    galatasarayda top koşturduğu zamanlardada sevmezdim kendisini. şimdi zaten hiç haz etmem belözoğlundan. bir insan bir zamanlar ekmeğini yediği takıma nasıl düşman olur aklım almıyor. fenerde oynayabilirsin yada herhangi başka bir takımda. galatasaray ne yaptı bu adama. kariyeriylemi oynadı. emrenin bu kuyruk acısı nerden geliyor. sanırım takım bir dönemde kendisini istemediği için böyle düşmanlık ediyor. o zaman biz işsu başvuru yapıp red cevabı aldığımız tüm kurumlara düşman olalım. öyle bir dünya yok. bir insanın karakteri sağlamsa bırakın ekmeğini yediği yeri, o yerin ekmeğini yemese dahi düşmanlık besleyemez.
  • 4422
    kendisine ses çıkartmayacak ne kadar adam varsa etrafında toplamaya başladı. kendi küçük ordusunu oluşturuyor ama yanıldığı şey, kendisini göreve getiren kişinin başarısızlık karşısında ilk yapacağı şeyin, koltuğunu korumak için emre'nin kellesini götürecek olmasıdır.

    satranç gibi hamle hamle ilerliyor herkes, seneye olası başarısızlıkta, eşine rastlamadığımız tartışmaları göreceğiz.

    fenerbahçe'nin kısa boylu, türlü türlü huylu futbolcusu.
  • 4425
    fenerbahçe camiasının yine gerçeklerden uzak, gereksiz olağanüstü misyonlar ve beklentiler yüklediği bireylerden sonuncusu. hava kazanmak için tabii ki beklentiler ve istekler olacak ama bunun sınırını ayarlayamaz ve bulutlara yükseltirseniz, düşüşler ve hayal kırıklıkları da bir o kadar sert ve fazla oluyor.

    ali koç'a öyle aşırı bir yükleme yaptılar ki, genelin aksine 3-4 seneyi bulabilecek farklı bir model getireceklerini belirttiler ama 3-4 ay sürmeden ilk tökezlemede hayallerinden, vizyonlarından ve yol haritalarından vazgeçmek zorunda kaldılar. eski yönetimlerinin tarzını eleştirip, "fair play" diye geldiler ama eski yönetimlerinin daha başarısız bir modeli haline geldiler.

    bu sefer ersun yanal'a aşırı bir misyon yüklediler, fatih terim ile mukayese ettiler, "nisan'da şampiyonuz dediler" keza ersun yanal da "biz birinciyiz gerisi sıralamayı belirlesin" tarzı demeçleriyle, iyice havayı yükseltti ama nisan'a kadar sabredemediler. comolli gibi örnekler de var.

    şimdi de emre belözoğlu'na bir kulübün uzun yıllardır süregelen "futbol aklı ve süreklilik" sıkınıtsını tek başına çözme misyonunu yüklüyorlar. eski futbolcusuna sportif görev verme olayını juventus, milan, real madrid gibi kulüplerde yıllardır görüyoruz. ancak, bu kulüpler genelde çok büyük yetkilerle donatmıyor ve hatta en yüksek yetkiyi verdikleri kişilerden bile tek başına bir takımın kaderini bu kadar değiştirmesini beklemiyorlar. zaten beklesen ne olacak, bu işin en tepesindeki monchi bile roma'yı tek başına değiştirebildi mi ki?

    emre belözoğlu'nda sportif direktörlük görevini başarıyla yapabilecek ve takıma olumlu etki yapabilecek belki bir futbol bilgisi ve potansiyel vardır. belki, başarılı olur ve ülkemizdeki birçok kulübe örnek de olur. (belki diyorum çünkü bu görev için kesin olarak kabul edebileceğimiz hiçbir done yok.) ancak, başarısız olma ihtimali bana göre daha yüksekken böyle inanılmaz beklentilere girmeleri, misyon yükledikleri kişileri daha çok hata yapmaya müsait hale getiriyor farkında değiller.

    bunun yerine, beşiktaş'ın feda döneminde, trabzonspor'un da son yönetimiyle başladığı uygun maaş politikası, fırsat transferleri ve altyapıya yönelik doğru bir planlamaya yönelseler, en azından uzun vadede daha başarılı olabilirlerdi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın