telegol programında vediği röportajda, özetle "taraftarımıza saygımdan dolayı ezeli rakibimizdeki arkadaşlarımla görüşmemi kısıtladım" demiştir... bu demeç sonrasında galatasaray sözlükteki bir kesim tarafından yalakalıkla suçlanmıştır... hatta dolaylı yoldan taraftarımıza -yani bize- ve türk futboluna hakaret ettiği söyleniyor
*...
öncelikle telegol isimli programın
savaş ay'ın sunduğu
a takımı isimli programdan tek farkı sürekli futbol bazlı konuşulmasıdır... ana tema aynı: insanların ağzından laf al ya da laf ver, birbirlerine düşür, sonra arabulucu olarak kahraman ol... desteksiz suçlamalarına ve sallamalarına destek olarak insanların ağzından bu tip laflar alan ve bu laflar üzerine oynayan bir program...
elano'nun talihsizliği, bu iyi niyetli beyanatını böyle bir programa yapmış olması... bu tip programların fanları ve müptelaları da onu işte böyle yalakalık ve hakaretle suçlar...
benim nezdimde, türkiye'ye ayak basar basmaz "cimbomu şöle ezicez, böyle yenicez" diye ezberletilmiş cümleler kullanan roberto carlos daha yalakadır!.. ya da taraftarına şirin gözükmek için rakip takımlar ya da taraftar hakkında konuşanlar en yalakadır... hatta nerdeyse bütün sezon yatıp kadıköy'de galatasaray'a gol atan güiza daha da yalakadır...
kimin üzerine ne şekilde oynamasını bilmen gerek yalaka olmak için... bilirsen, yalakalığın da anlaşılmaz ya da görmezden gelinir...