bugünkü menüde karamelize edilmiş soğan ve mantar ikilisiyle doldurulmuş, üzerine en damar tıkayanından cheddar atılmış 180 g dana etli hamburger var. wtf?
nba'in hatta dünya basketbolunun en bilinen, tanınan ve tutulan takımlarından birisidir bulls organizasyonu. 1966 yılında kurulan franchise'ın söz konusu bilinirliğinin temelinde birçoğumuzun tahmin ettiği gibi michael jordan figürü yatar. biraz daha açarsak; jordan'ı jordan yapan çok değerli parçaların da (başta phil jackson olmak üzere dennis rodman, scottie pippen, şimdinin warriors koçu steve kerr, ron harper, efsaneler efsanesi drazen petrovic sonrası o dönem avrupa'nın arvydas sabonis'le birlikte nba temsili olan toni kukoç vs.) birer simge oluşu bulls'u basketbol tarihinin nadide eserlerinden biri yapmıştır. her şeyden önce takımın logosu bile başlı başına bir pazarlama başarısıdır:
https://gss.gs/HKd.jpg bulls'un logosu sadece bir boğa kafası çiziminden ibaret değil. içeriğindeki saklı meşaz harbisinden saklı. entry'nin sonunda açıklayacağım ama önce chicago'nun boğa ile bağlantısına değinmek istiyorum.
şimdi efenim, en başta leziz bir hamburger betimlemesi yapmıştım ya, işte chicago'nun boğa ile bağlantısı ciddili bunla alakalı; şehrin bağlı olduğu illinois eyaleti zamanında amerikan et pazarının has pazarı imiş, kırmızı et dağıtımı ülkenin her bir yanına buradan servis edilirmiş. dolayısıyla evet, chicago'nun boğa bağlantısı et tanzimiyle (millet et tanzim ederken biz 2019 yılında patates, soğan falan tanzim ediyoruz amk, reva mı lan bu) direkt alakalı.
1920 doğumlu (2000 ölümlü) bir spor adamı olan (aynı zamanda iş adamı) dick klein, bulls franchise'ının kurucusudur. 1966 yılında kurduğu bulls için isim düşünürken chicago'nun birleşik devletler'in et merkezi oluşunu hesaba katmış (bulls'un o dönem maçlarını oynayacağı salonun şehrin et depolarının dibinde oluşu da evrenin küçük bir esprisi olsa gerek?). aslında klein ilk olarak takım için matadors ve toreadors isimlerini düşünmüş fakat rivayet o ki, isimleri duyan küçümen oğlu bu adlara karşı "hey dad, these names are some bunch of bull!" (saçmalık) şeklinde tepki vermiş. baba klein de yine rivayet o ki, oğlunun bu tepkisinden feyzalıp chicago şehrine bulls adını layık görmüş. böyleyken böyle yani.
fazla uzatmadan şu logo olayına gireyim bir de.
bunun çok zorlama bir çıkarım olduğunu yazanlar edenler de olmuş araştırdığım kadarıyla fakat bana çok da sıkma gibi gelmedi; logo var ya, onu ters çeviriyoruz:
https://twitter.com/...s/474772173354041344 biraz dikkatli bakarsanız kürsüde incil okuyan üzgün suratlı bir robot çizimi olduğu fark etmişsinizdir. çıkarımı yapamadıysanız bir de şuna bakın:
https://gss.gs/rkx.png iyi de ne alaka incil mincil? şöyle ki; dick bey (advocaat'a selam olsun) bulls'u kuracağı dönem sık sık kilise ziyaretlerinde bulunmuş, birçok peder arkadaş edinmiş. chicago'nun et stoklarının bir kısmının bu kiliselere yardım amaçlı bağışlanmasını sağlamış falan fişman. kısacası dick, kiliseye saygı ve sevgi besleyen biriymiş. logoyu tasarlatırken kiliseye hitaben böyle de bir jest yapmak istemiş.
üst paragrafta yazdığım kilise olayına çok kıyıda köşede bir iki yerde denk geldim. doğru olmayabilir bu kısım zira pek emin değilim ben de ama paylaşmal istedim. yorumu entry'i buraya kadar okuma sabrını gösteren sana, değerli sözlükçü arkadaşıma bırakıyorum.
evet, bulls konusu bu kadar. kaynak olarak elbette wiki'ye başvurdum. bunun yanında chicago'ya ait birkaç yerel web sitesinden ve chicago public library'den yardım aldım.
https://youtu.be/oqeW9YMHweo ^^
hadi bye.
derleme kaynağı:
https://seyler.eksisozluk.com/...inin-ilginc-oykuleri