1594
bizim büroda çalışan söförümüz asgari ücretle çalışıyor. ayda ikiyüz lira ekstra kazanmak için haftasonları gelip milletin pisliğini temizliyor. 4 çocuğu var. ortanca kızına kötü bir teşhis koydular. doktor riskleri anlatırken karısına inme geldi. bunlar geçen ay oldu. geçen hafta annesine kanser, daha dün de torununa astım başlangıcı teşhisi kondu. bu adam hergün sabah yedi buçukta ofise geliyor, çayı demliyor, bütün gün direksiyon başında. akşam bulaşıkları topluyor, büroyu kapıyor, ertesi sabah yine, ertesi sabah yine. bu adamın motivasyonu çocukları, ailesi, onlara birşeyler verebilmek. ben yıllarca üniversitede çalıştım hayatta en büyük zevki öğrencilerine zayıf not vermek olan hocalara, kendisini bir bok sanan şımarık veletlere neredeyse asgari ücret gibi bir para karşılığında tahamül edip çocuklara mühendislik öğretmeye çalıştım. bugün kendi işimi yapıyorum daha doğrusu ortaklarımla kendi işimizi yapıyoruz. annem kemopterapi göreceği zaman ilk seans yanına gittiğim için ortağımla kavga ettik. iş hayatı bu. bazen yakının cenazesinden, devlet dairesine toplantıya gidip ordaki memurlara hacı senin taşşak 3 okka, seninki beş okka diye yağ çekiyosun. senin tırnağının ucu olamayacak adamlara ağasın paşasın yapıyosun. tek motivasyonun karın, çocuğun, anan, baban. sen bu hayatı yaşarken, o şöför asgari ücretle 6 kişiye bakarken yine de gidip forma alıyorsun, anahtarlığını bile gs storedan alıyorsun. alıyorsun ki selçuk inan, burak yılmaz, semih kaya, hakan balta, veysel sarı, sabri sarıoğlu, aydın yılmaz, engin baytar, yiğit gökoğlan, yekta kurtuluş, olcan adın, bruma, umut bulut, pandev ve benzerleri kendi iş hayatlarında senelik milyon dolarları cebe koysunlar. koysunlar tabi koysunlar da adam gibi de işlerini yapsınlar. yok dostluk, kardeşlik havası bozulmuş, yok motive olamıyorlarmış, vah taraftar ıslıklarmış. siktirin gidin, siktirin gidin, bir siktirin gidin. ne demek lan motive olamamak, ne demek moralin kötü olması? benim şöförüm bu hayatıyla kendisini her gün işine motive edebiliyorsa, ne demek trilyonluk selçukla burağın kendilerini motive edememesi? ne demek prandelli oyanatamıyor?
prandelliye gelene kadar çok meselemiz var bizim. fatih terimimiz var bir tane sokağa galatasarayın paralarını sıçıp arkasına bakmadan kaçan. ünal aysal var bir tane terime paraları sıçtırtıp arkasına bakmadan kaçan. prandellinin, mancininin, rijkaardın, haginin, skibbenin, geretsin götüne teneke bağlayan, her fırsatta floryayı basıp istifa istifa diye anıran, futbolu rakamlardan ibaret zannedip, 3-5-2 oynatan hocasını, iki bekin iki adım geri orta stoperin iki adım ileri gitsin de sen 4-4-2 oyna diye eleştirebilen kör cahil bir taraftar güruhumuz var. yıldırım kardeşler elinde anası şikeyle, yabancı sınırıyla sikilmiş bir futbolumuz var. hükümet iki adam fişleyecek diye paso ligimiz var. yabancı sınırı yüzünden yeri ronaldonun realdeki yerinden daha garanti olan, bu yüzden de ben sahanın orta yerinde çömelip, şortumu indirip 90 dakika sıçsam beni yine oynatmak zorundalar diyen, işine saygısız, hayata saygısız, kazandığı paraya saygısız, ahlaktan nasibini almamamış futbolcular var. prandelliye gelene kadar, işine geldiği gibi kamuoyunu manüpile eden medya var. ama en kolay hedef prandelli.
herif sabri denen tipi kadro dışı bırakmış, abdürrahim geri alacak. sahaya türkiyenin kağıt üzerinde en iyi onbirini sürüyor. üç merkezi orta saha mı olurmuş? olur kardeşim bak barcelonaya olmuyor mu? 2 forvet çıksa o da olur. 0 forvetle çıksa o da olur. chedjouyu forvete koysa o da olur. 4-3-3 de olur, 4-3-2-1 de, 4-1-3-2 de 4-4-2 de 3-5-2 de 4-3-1-2 de hepsi olur. olur da önce sahaya çıkan heriflerin adam olması lazım. galatasaray formasını bu tipler giydiği sürece hiçbir şey olmaz. bunları kesemiyor demek ki. mancini de kesememişti. bu da kesemiyor. demek ki ortada başka bir sorun var. o sorunların hepsini yukarı da saydım, terim, aysal, demirören, aziz, medya, taraftar, futbolcunun kendisi, abdürrahim... saymakla bitmez bu sorunlar.
hoca kovmak kolay. ver tazminatını gitsin. gitsin de yerine kim gelirse gelsin sorunun köküne inilmedikçe biz tazminat ödemeye devam ederiz. işte yıkıldı bu sözlük bruma, bruma, bruma diye. ne oynadı bruma. terimin galatasaraya 10 milyonluk kazığı başka birşey değil. top toplayamaz top.
evet prandellinin kafasındaki sistem bizim arzuladığımız galatasaray değil. evet prandelli yerine takımın başında başkası olsun. bence de. ama bu iş nereye kadar böyle sürecek. illa terim gelecek futbolcuya ana avrat küfredip, piyasaya 200 milyon sıçacak, sonra gidince biz 10 sene ekonomi düzeltmeye çalışıcaz. sona yine terim gelecek...
prandelli gitsin demek kolay. prandelliden önce, melo, muslera ve sneijder dışında senin paf takımla çıkıp hepsini kovaman lazım, prandelliden önce terimi,aysalı yuhalaman lazım. floryadan önce tffye gidip istifa diye anırman lazım. o burakla selçuğu her maç ıslıklaman lazım.