bu adamın lise dışında ne başarısı varki sözleşme yeniliyor. takımda inanılmaz bonservisler ve maaşlar veriliyor. gerçekleşmesi muhtemel mali krizin sorumluları başkan, yönetimi ile bu adamdır. bu kadar tepkiye rağmen, takımda hiçbir sorumluluk almayan bu adamın gözümüze sokularak sözleşme yenilenmesi galatasaray’a ihanettir ve bunu kabul edemiyorum. ilerde dursun ve yönetimi gittiği zaman bu adam alacakları için kulübe dava açacaktır, tıpkı zamanında yaptığı gibi.
1664
kendisiyle sözleşme yenilemek ihanetin vesikasıdır.
1665
başkanı ile beraber kulüpten kovulmalarını dört gözle beklediğim kepaze adam.
1666
takımımıza hayırlı olsun. taraftarın ve camianın beklentileri doğrultusunda bir anlaşma olmuş. dışarıdan gelen seslere kulak veren, eleştirileri dikkate alan yönetimimize teşekkür ederiz.
cenk bey'e de başarılarının devamını dilerim. kendisi oldukça sevilen bir isim. şimdiye kadar yaptıkları, gelecekte yapacaklarının teminatıdır.
1667
kendisiyle 2 yıllık yeni sözleşme yapılması, tek başına mali ibrasızlık sebebidir.
galatasaray'ın liseli ve liseci üyeleri, gereğini yapar mı hiç sanmıyorum.
onlar için bunlar önemsiz detaylar, dursun özbek yani onların çok sevdikleri "dursun abi" olarak mutlu olsun yeter.
1668
paralel evrende gardi'yle yaptığımız 2 yıllık sözleşme ile bu evrende kendisiyle yapılan 2 yıllık sözleşme arasında yaklaşık 100 milyon euro zarar edeceğimiz hissine kapılmamak için kendimiz zor tuttuğum, bırakın transferden sorumlu olmayı, hiçbir şeyden sorumlu olmaması gereken profesyonel.
1669
çok başarılı bir transfer sezonu geçirdiğimiz için sözleşmesi uzatılmış, maaşını da artırmışlardır kesin. kendisine verilecek parayı boey ve barış'ı çalıştıran özel performans antrenörüne verin de birkaç oyuncuyu daha geliştirsin. pardon o antrenör liseli değildi unutmuşum, kulüpte liseli olmak liyakatlı olmaktan daha önemli tabii.
1670
kendisi ile sözleşme imzalayana, imzalatana da yazıklar olsun. diyecek başka hiçbir şey yok.
leş kargaları gibi koskoca 120 yıllık galatasaray'a çökenlerden bir diğeri.
yazıklar olsun. çok daha ağır konuşup, hakaretler edesim var ama sözlükten atılmaya gerek yok bu tipler için.
1673
hala kaç milyon dolara imza attığı açıklanmayan kişi. kulübü zarara uğrattığı yetmiyormuş gibi kallavi bir sözleşmeye kondu.
1674
her yerde ulvi bir birlikmiş, çok özel insanlardan oluşuyormuş gibi övüne övüne kendilerini anlatıyorlar da ben cenk ergün'e bakınca galatasaray lisesi mezunlarının kafasının da bildiğin 0 iqlu cemaat yapılanmalarından, akp gençlik teşkilatından farklı çalışmadığını görüyorum.
adamda sadece gs lisesi mezunu etiketi var başka bir dirhem olsun yetenek, çevre, futbol aklı, öngörü hiçbir şey yok. sırf bu etiketi var diye korunuyor, kollanıyor, uğrattığı zarar umursanmıyor. yeter ki bizden biri olsun da isterse herşey bombok olsun önemli değil denerek yerinde tutuluyor. memlekette kendini en elit, en aristokrat gören grup bile dibine kadar varoşluk, liyakatsizlik içinde yüzüyor.
1675
yazılacak her şey insanı pilot eder, hukuki süreçlerle boğuşmasına yol açar: maalesef galatasaray’la 2 yıl sözleşmesini uzatan isim.
neyi iyi yaptı da bu ödülü haketti, anlam veremiyorum.
1676
galatasaray lisesi mezunu. ötesinin berisinin önemi yok. mühim olan bu yozlaşmış kurumdan çıkmış olması. 2 senelik sözleşme de imzalar 20 senelik sözleşme de.
1677
kendisinin yaptığı işi çok daha iyi ve paraları ceplemeden yapacak sözlükten en az 15-20 kişi bulabilirim.
1678
2 yıllık sözleşme imzalamasa ne olacaktı? yani nasıl bir beklentiniz var ki? ajandasında bir liste, plan, program olan adam, biz ne dersek diyelim, o plan program tamamlanmadan yine görevini bırakmaz ama tamamlarsa da bu devir için görevine ara verir. sonra yine gelmek üzere.
1679
kendisinin kendisiyle sözleşme yenilemeyeceği bir çeşit ‘parazit’. sayın yönetim kendisini ve idare etme(edememe) şeklini çok seviyorlarsa kendi holdinglerinde pozisyon versinler; bizim yakamızdan düşürsünler.
1680
sanırım kendi kendine sözleşme imzalıyor. aksi takdirde bu başarısızlık ve işgüzarlığın karşılığı yeni sözleşme olmamalı. galatasaray'ın yüzü olarak geçirdiği süre zarfında artık ne kadar kabiliyetsizlik ve kötü iletişim sergilemiş olacak ki talip olduğumuz adamlar ya reddettiler ya da tercihlerini başka kulüplerden yana kullandılar.
1681
kendisinin imzası ile taraftarın bir gram hükmü kalmamıștır. yönetim kovulana, devran dönene kadar her gün heryerde istifa yazacam. bize de yazıklar olsun.
1682
israrli bir sekilde taraftarlar tarafindan bu kadar istenmezken ustun basarilari(!) sayesinde 2 yillik yeni sozlesmeye hak kazanan galatasaray'imin bankamatik memuru.
normal bir insan belli ozellikler barindirir, istenmedigi yerde durmamak, 2 yil yattigi yerden maas almamak vs. gibi temel seyler yani fazla bir beklentimiz de yok aslinda. herkesi butun transfer donemi boyunca beceriksizliklerinizle gerdiniz ve sisirdiniz, kimsenin burayi fenerbahce ile karistirmamasi gerekir, burada gitme sana muhtacim ezgileri duyamazsiniz.
1683
kulüple göbek bağı uzamış olan büyük vizyoner, iş bitirici, sözleşme üstadı büyük dev adam.
sözleşme yenilendiği haberleri çıkan şahıs. bu yapılan hamle koca camiaya, taraftara rest çekmek anlamına geliyor. sizi takmıyoruz, siz kimsiniz, biz liseliler bize yeteriz demek oluyor. bunu yapabilecek gücü, özgüveni kendilerinde görebiliyorlar. ancak unuttukları şey, burası galatarasay. böyle taraftarla zıtlaşan günün birinde hep kaybediyor.
1685
galatasaray'a ihanetin baş aktörü olan galatasaray sportif direktörü.
kendisiyle yeni sözleşme imzalanması tam bir skandaldır. bu adamı kim koruyor arkadaş?
1686
bu kadar çok ama çok başarılı. bu kadar başarısızlığa rağmen hala galatasaray'da görev alıyor olması cidden başarı ve yetenek. tebrikler.