• 31
    90larda her yaz köye gittiğimde bizde oynardık. çelik çomak ismini ilk defa duydum kurallarına baktım bizimkinden farklı o yüzden anlatayım biraz. bizim oyunun ismi '' kıni ''

    çelik çomaktaki ince sopadan ziyade köyün marangoz işlerini yapan dedemin ürettiği kriket sopasının aynısı ile oynardık.
    http://st.depositphotos.com/...1958-Cricket-bat.jpg

    çelik çomaktaki vurulan tahta parçasının iki ucu sivri bizimkinin düzdü.

    aynen beyzboldaki gibi atış yeri ve vuruş yeri vardı. vurucunun ulaşamayacağı noktaya yapılan atışlar tekrarlanırdı. 3 kere ıska geçince takımlar yer değişirdi.

    vuruştan sonra rakip takım havada yakalarsa 1 puan onların olurdu. yere düşene kadar vurucu olan takım elemanları tahta parçasının gittiği yönün tersine koşardı. yere düştükten sonra rakip takım oyuncusu aldığı an herkes sabit dururdu. kaçan kişilerden birine doğru tahta parçasını eliyle fırlatıp onu vurmaya yada çok yakınına düşürmeye çalışırdı. yakınlık birimide kaçanların elindeki kriket benzeri sopanın çapı kadar oluşturduğu daire alanı kadar. eğer o mesafeye atamazsa vurucu olan takım 1 puan atarsa atıcı olan takım 1 puan alırdı. tabi biz bunu baya geniş çayırlarda 5e 5 falan oynuyorduk.

    sonra ataride beyzbol oyununa rastladığımda lan bizim kıniye ne kadar benziyor diye iç geçirmiştim.
  • 32
    6 senedir abd'de yasiyorum. genel olarak yemekler disinda hic sikayetim yok ancak su beyzbol sacmaligindan ne anliyorlar hala cozebilmis degilim. gidip 3 saat bu zevksiz, mucadelesiz, duragan oyunu seyredebiliyorlar! cocuklari falan da hep kucuk beyzbol takimlarinda falan oynuyor. anne-babalar da gidip haftasonlarini bu iskencede gecirmek zorunda kaliyorlar. zorunda kaliyorlar diyorum cunku bu kadar sıkıcı bir oyunu izleyerek butun gununu gecirmenin baska tanimi olamaz. ilk geldigim zamanlar elemanin birine sormustum bu isin olayi nedir diye, o da bana zaten gordugum sacmaliktan fazlasini soylemedi. adamin tek dedigi su oldu "hit and run". biri topa vurabilsin diye bekliyorlar ve adam topa vurabilince de kosabildigi kadar kossun diye kucuk bir gaz yasiyorlar. iste butun olan biten bu. biri atiyor, digeri vurup kosmaya calisiyor. diger elemanlar da etrafta topu yakalayip geri firlatmaya calisiyor. tabi butun bunlar ancak topa vurulabildiginde yasaniyor. nba ve nfl gibi taktik zeka, guc, dayaniklilik, mucadele, itis kakis, ustun atletik yeteneklerin cirit attigi liglerin bulundugu abd'nin beyzbol konusundaki zaafiyetinin gercekten bir tanimi yok benim icin hala. herhalde bir gun aydinlanirim diye bekliyorum.
  • 36
    sporcuların bu kadar göt göbek nasıl salabildiklerini anlamadığım spor. vücutla alakası olmayan ok atma, havalı tabancayla ateş etme sporcuları bile sporcu vücuduna sahipken bu adamlar dobloyla pikniğe gelmiş enişte eşofmanı ve vücuduna nasıl sahip olur anlamıyorum. ulan biriniz saatte 95 mph ile top atıyor, diğeriniz sopa ile doğru noktayı tutturmak zorundasınız. diğerleri koşup topu yakalayacak. insan kol kası yapar, omuz yapar, baklava yapar. yok arkadaş! 3 tane bigmac gömüp gelmişler maça.
  • 38
    son günlerde anime-manga serileri ve baseball9 adlı mobil oyun sayesinde az da olsa amacını ve kurallarını anlamaya başladığım amerikan icadı spor dalı. her ne kadar amerikan işi olsa da japonlar bu spor dalına karşı daha bilimsel ve teknik yönüyle yaklaşıyorlar. amerikalılar ise dünyayı tiksindiren bir şekilde, milliyetçi romantizmi ile bu sporu film-dizi vs. konu ediyorlar. amerikan değil de japon tarzına kafam uydu şahsen.

    özetlemek gerekirse; 9 kişi sahaya çıkıyor her takımda. biri atış yapılan olmak üzere 4 kale var. 4 oyuncu arkada geniş alanda top yakalayıcı. bir atıcı, bir vurucunun arkasında ki tutucu ve 3 kale savunucusu var. sayı yapmak için en belirgin yol topu tribünlere yollamak. home run deniyor bildiğiniz gibi. ama bu ender olduğu için genelde vuruş sonrası kale kapmak ve topa ilk vuran vurucunun tüm kalelerden geçerek tekrar başladığı yere dönmesiyle sayı kazanılıyor. nitekim izlemesi -uzun sürdüğünden- biraz sıkıcı olabilir. oyun olarak oynamak * ise biraz çözdüğünüz vakit eğlenceli oluyor. baseball9 adlı oyunu oynamanızı öneririm.

    şimdi gelelim bu sporla ilgili yapımlara. açıkçası amerikan yapımı önermeyeceğim başta belirttiğim sebeplerle. bu oyunu daha çok seven ve muhtemelen savaş sonrası abd denetimi oldukları yıllarda amerikan askerlerinden öğrendikleri bu sporu, milli sporları yapan japon yapımlarından önereceğim.

    (bkz: one outs)

    çoğunuz biliyorsunuzdur zaten. beyzbol üzerine bir kumar serisi. animesini izledikten sonra mangasına geçin. manganın sadece yarısı anime yapıldı.

    (bkz: major)

    uzun soluklu bir manga-anime draması. babası beyzbolcu olan goro adlı çocuk başrolde. drama kısmını tekrar belirteyim...

    (bkz: diamond no ace)

    bir okul-spor-shounen serisi. bu tarzı sevenlere göre.

    (bkz: touch)

    80'li yıllardan bir seri. 101 bölümünün 92 bölümünün altyazısı mevcut.

    (bkz: h2)

    90'lı yılların yapımı. lisede geçen arkadaşlık ve beyzbol üzerine bir seri.

    (bkz: cross game)

    h2 mangakasının sonraki eseri. 2009 yapımı 50 bölümlük bir animesi var. baya sevildi.
  • 40
    henüz ufacık bir çocukken, şu alet içerisindeki https://gss.gs/lnp.jpg şu oyunla https://gss.gs/KyQ.jpg o zamanlar odtü softball takımında oynamakta olan kuzenimin kurallarını öğrettiği spor dalı.

    paylaşayım...

    bir profesyonel baseball maçı süre kısıtlaması olmaksızın 9 inning'ten oluşur.

    herbir inning'in ilk kısmında deplasman takımı (top of an inning), ikinci kısmındaysa ev sahibi takım hücum eder (bottom of an inning).

    hücum takımının ilk oyuncusu eğer sağ elini kullanan bir vurucu ise (vurucuya batter veya hitter denir.) https://gss.gs/fLO.png grafikte görünen right handed batter's box'ta yerini alır (solak olan da left handed batter's box'tan vuruşunu yapar).

    hücum oyuncusunun amacı (saat yönünün tersine doğru) tüm base'leri koşarak home plate'e ulaşıp sayı yapmaktır.

    hücum oyuncusu batter's box'a geldiğinde savunma takımı da sahada şu şekilde konumlanır ---> https://gss.gs/NJ3.png
    vurucunun hemen arkasında savunma takımında catcher (tutucu, yakalayıcı) bulunmaktadır. onun da hemen arkasında hakem bulunmaktadır. şöyle ---> https://gss.gs/LW2.jpg

    hücum oyuncusu nasıl sayı yapar?

    diyelim ki pitcher (savunma takımının atıcısı) atışını yaptı, batter topa vurmayı başarıp first base'e doğru koşmaya başladı ve top
    https://gss.gs/ieC.png right fielder ve second baseman arasına yani 4 ile 9 numara arasına düştü. eğer right fielder topu yere değdikten sonra yakalayıp first baseman'a vurucu henüz first base'e ulaşmadan yetiştirirse ve first baseman'in ayağı base üzerindeyse hücum oyuncusu out olur.

    diğer out olma varyasyonları:

    a) savunma takımındaki herhangi bir oyuncu, vurucudan gelen topu, top yere hiç temas etmeden havada yakalarsa vurucu oyun dışı kalır.

    b) atıcının topuna vurucu sopasını sallarsa ve topa temas ettiremezse bu 1 strike demektir. atıcı 3 strike yaparsa vurucu strike-out olur.

    diğer bir strike sebebi de şudur; atıcı topu fırlatır, vurucu topa vurur fakat top grafikteki https://gss.gs/0fJ.png foul çizgileri dışına düşerse veya foul çizgileri kısmından top tribüne giderse bu da 1 strike demektir.
    not: bu şekilde yapılan 3. strike, out sebebi değildir. yani diyelim ki vurucu 2 strike ile oynamakta ve tekrar topa vuracak, topu foul çizgileri dışına gönderirse 1 atış hakkı daha kazanır. foul çizgisi dışına her vurduğu top sonrasında 1 atış hakkı kazanır. ebede kadar foul çizgisi dışına top gönderebilir yani.
    not2: savunma takımı foul çizgisi dışına doğru gelen topu yere değmeden yakalarsa (top tribüne düşecek olsa dahi) yine vurucu oyun dışında kalır.

    out kısmı şimdilik böyle, tekrar sayı yapma mevzusuna dönersek; yukarıdaki "hücum oyuncusu nasıl sayı yapar"'ın altındaki oyun aynen gerçekleşmiş olsun ve hücum oyuncusu, savunma takımı topu first baseman'e yetiştiremeden first base'e ulaşmış olsun.

    ilk base'i kapan hücum takımından bu kez diğer bir oyuncu vurucu kutusuna gelir. diyelim ki bu hücumcu da topu güzel bir vuruşla https://gss.gs/pVb.png 7 numarada görünen left fielder'ın arkasına gönderdi. vurucu topa vurduğu gibi (aslında atıcı daha atışa hazırlanırken first base'deki hücum oyuncusu yavaş yavaş 2. base'e doğru koşmak için base'ini terk etmeye başlar. eğer base'den fazla uzaklaşır, bunu fark eden pitcher da topu ayağı first base'in üzerinde olan first baseman'e hücum oyuncusu base'e değmeden ulaştırmayı başarırsa çakallık yapmaya çalışan hücum oyuncusu yine out olur.) first base'deki hücum oyuncusu 2. base'e, topa vuran hücumcu da 1. base'e doğru koşmaya başlar. savunma takımı topu base başlarındaki takım arkadaşlarına yetiştirmekte güçlük çekerse hücum oyuncuları koşularına devam ederler. diyelim ki 2. ve 3. base'e ulaştıklarında savunma takımı topu third baseman'e ulaştırdı ve hücum oyuncuları koşularını bırakarak (out olmamak için) ulaştıkları base'lerde kalmaya karar verdi.

    3. hücum oyuncusu geldi ve yine başarılı bir vuruş yaptı. 3. base'deki hücum oyuncusu home plate'e ulaştı ve takımına 1 sayı kazandırdı. 2. base'deki 3. base'e vurucu da 1. base'e koşmayı başardı.

    hücum takımının iyi gidişi devam etsin... bir sonraki vurucu geldi. pitcher topu fırlattı. hitter nefis bir vuruşla topu foul çizgileri içerisinden tribünlere gönderdi... bu durumda o esnada base'ler üzerindeki tüm hücumcular home plate'e ulaşma hakkı kazanır. yani bizim çizdiğimiz bu oyunda base üzerlerinde 2 hücumcu vardı, topa vuran hücumcu takımına 3 sayı daha kazandırmış oldu. tribüne yollanan bu başarılı vuruş da home run diye adlandırılır.

    hücum takımının sayı yapış şekli bu şekilde. kalan kısmını da televizyonlarda görünen scoreboard üzerinden anlatayım.

    https://gss.gs/Ge6.jpg televizyonun sol altındaki bu tabelanın üzerinde yazan "de la rosa 67" de la rosa isimli pitcher'ın, maçın o anına kadar toplam 67 atış yaptığını gösteriyor. ev sahibi takım "mia", deplasman takımı "col" karşısında 1-0 önde. maçta 4. inning oynanmakta. 4'ün altındaki ok hücum sırasının ev sahibi takımda olduğunu gösteriyor. yukarda da yazmıştım bottom of an inning. 4'ün sağındaki 3 kare base'leri temsil ediyor. grafiğe göre sarı yanmakta olan karelerden anlayacağımız üzere ev sahibi takım, inning'in o anında ilk ve 2. base'i kapmış durumda. altta yazan "0-1"'de 0:ball (az sonra açıklayacağım) 1: strike anlamı taşıyor. yanındaki 2 nokta da ev sahibi takımdan, inning'in o anına kadar 2 oyuncunun out olduğunu ifade etmekte.

    ball: pitcher'ın fırlattığı topun strike zone https://gss.gs/DN9.jpg içerisinde olup olmadığını catcher'ın arkasındaki hakem tayin eder. eğer pitcher topu strike zone dışına atar ve batter da topun kötü geldiğini fark edip sopasını sallamazsa ball olur. 4 kez ball olursa vurucu 1 base ilerlemeye hak kazanır ve yerine yeni vurucu gelir. bu durumda hücum takımının tüm base'leri kapmış olduğunu varsayarsak 3. base'deki hücum oyuncusu otomatik olarak sayı yapmış olur.

    kurallar genel olarak böyle. son olarak da izlemesi en keyifli oyunlardan biri olan double play'i anlatayım.

    hücum takımı 1. ve 2. base'leri kapmış. pitcher topu fırlatıyor ve top https://gss.gs/RqA.png short stopper'ın yakınına düşüyor. short stopper hemen topu third baseman'a fırlatıyor ve 3. base'e koşmakta olan hücumcu out oluyor. third baseman zaman kaybetmeden topu second baseman'a fırlatıyor ve 2. base'e koşmakta olan hücumcu da out oluyor. bu oyuna double play diyorlar.

    bunun triple play'i olmaz mı? mis gibi olur. vurucunun topunu short stopper havada yakalarsa vurucu da yukarıdaki oyundaki out'lara dahil olur ve savunma takımı triple play yapmış olur.

    dipnot: eğer takımlar 9 inning boyunca beraberliği bozamazlarsa beraberlik bozulana kadar maça 1 inning eklenmeye devam eder.

    edit: burada aç

    edit: (saat yönünün tersine doğru)
  • 41
    mlb yani major league baseball amerika'da nba'den sonra en populer organizasyondur. normal sezon 162 mac uzerinden oynanir. nba'de ki bati ve dogu gibi american ve national olmak uzere 2 lig vardir. 2 lig 5'erli olmak uzere 3 gruba ayrilmistir. 6 sampiyon postseason'a kalir. liglerde sampiyonlar disinda en cok galibiyet alan 2 takim wildcard game oynamaya hak kazanir ve kazananlar devam eder. sonrasinda 8 takim sampiyonluk icin yarisiyor.

    kanada'da yasadigim zamanda mecburen takip ettigim, kurallarini ogrenince cok sevdigim spor. toronto blue jays'in altin yillarina denk geldim ama sampiyonluga ulasamadik. tabi toronto'nun basarisiz olmasinin sebebi de grubunda beyzbol tarihinin en buyuk butcelerine sahip 2 dev boston red sox ve new york yankees'in olmasi da buyuk etken.

    normal sezon cok heyecanli degildir ama postseason'da inanilmaz atmosfer oluyor. takip etmesi sporseverler acisindan inanilmaz zevkli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın